9 Haziran 1908 sabahı Finlandiya Körfezi'nde Baltık kıyısındaki Reval bugünkü Estonya'nın başkenti Tallin'de İngiltere Kralı VII. Edward ile Rus Çarı Nikola bir araya geldiler. İngiltere ve Rusya, Almanya'ya karşı duydukları ortak korkudan dolayı gittikçe birbirlerine daha da yakınlaşmaktaydı ve bu nedenle her iki ülkenin devlet adamları aralarındaki sorunların bazılarını çözmeye çalışıyorlardı. İki hükümdarın katıldığı Reval görüşmesinde İran, Afgan hududu, Girit, Balkan demiryolları ve Makedonya gibi çeşitli konular masaya yatırıldı. Ayrıca Almanya ve Avusturya'ya karşı izlenecek politika da görüşüldü. Görüşmeler hakkında net bir açıklama yapılmaması " Osmanlı devletin parçalandığı düşüncesini" güçlendirdi. Jön Türkler, bu görüşmede sultanın pasif politikasından dolayı imparatorluğun paylaşıldığı yönünde yoğun bir propagandaya başlamışlar. Ve propagandanın sonucunda İkinci Meşrutiyeti ilan ettirip, İkinci Abdulhamid dönemini resmen olmasa da fiilen sona erdirmişlerdir.( 23 Temmuz 1908)
İngiltere ve Rusya bu görüşmede Osmanlı'yı paylaşmasa da bu durum dışarıya farklı yansıdı. İttihat ve Terakki'nin; Karadeniz ve Boğazlar Rusya'ya bırakılıyor. Mısır, Sudan ve Basra Körfezi'ne kadar Irak İngiltere'nin oluyor, Fransa ise Suriye ile Lübnan'ı alıyormuş gibi bir propagandaya yönelmesine sebep olmuştu. Geçmişte olup bitenler şüphelenmeyi haklı çıkarıyordu. Rusya 1768'ten sonra izlediği politika ile Osmanlı imparatorluğu'ndan devamlı toprak koparmış, Balkanlar'daki Hıristiyanları imparatorluktan ayırmıştı. Gerek İkinci Abdulhamid, gerekse Jön Türkler Reval'de neler olup bittiğini anlamaya çalıştılar. İkinci Abdulhamid, Rus elçisini kabulünde nelerin görüşüldüğünü sorunca, elçinin Tibet'le ilgili bir görüşme yapıldığını, önemli bir buluşma olmadığını söylemesi sultanı daha fazla şüpheye düşürmüş olmalıdır.
Jön Türkler, bu dönemde İttihat ve Terakki çatısı altında teşkilatlanıp, Sultan Abdulhamid'e karşı faaliyet yürütüyorlardı. İttihatçılar, Reval görüşmesini yabancı postaneler aracılığıyla kendilerine ulaşan Avrupalı gazeteler ile Makedonya'daki Avrupalı Konsoloslardan öğrendiler. Avrupalı gazeteler de iki hükümdarın görüşmelerinde çeşitli meselelerin yanı sıra Makedonya'nın da masaya yatırılıp, bu Osmanlı toprağında yapılacak ıslahatın ele alındığı yazıyorlardı. Islahat demek, o bölgenin kısa bir süre sonra imparatorluktan koparılması demekti.
İttihatçılar, Reval'de Rusya ile İngiltere'nin Türkiye'ye son darbeyi vurmaya, hasta adamın ölümünü erkene almaya, Makedonya'yı hatta Osmanlı İmparatorluğunu paylaşmaya karar verdiklerine inandılar. Bu duruma da ikinci Abdulhamid'in pasif ve yanlış dış politikasının sebep olduğu kanaatindeydiler. Eğer meclis açılır, Hıristiyanlara eşitlik verilirse Makedonya elden çıkmaz, ülkenin bütünlüğü sağlanır diye düşünüyorlardı. Reval görüşmesini sultana karşı siyasi bir propaganda olarak kullandılar. Bu da uzun süreden hazırlanılan ihtilal sürecini hızlandırdı. 12 Temmuz'da harekete geçip, 23 Temmuz'da anayasayı yürürlüğe koydurup, İkinci Meşrutiyet Dönemi'ni başlattılar. Ancak kurtardıklarını sandıkları Balkan toprakları izledikleri yanlış siyaset yüzünden dört yıl içerisinde tamamen kaybedildi.
Kaynak: http:/ msxlabs.org/forum/osmanli-imparatorlugu/240671-revel- görüsmeleri.html
Selahattin Demiraco dipnot: " 1908 Reval görüşmeleri ile beraber Ruslar Osmanlıyı Balkanlardan atmak için Balkan devletlerini kışkırttılar. Balkan savaşı sonrası Osmanlı, İttihat Terakki Partisi'nin Almanya'nın yanında yer almasıyla I. Dünya Savaşı'ndan mağlup çıkınca paramparça oldu. Türkiye İstiklal Savaşı'yla küllerinden doğdu.."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol