19 MAYIS YÜRÜYÜŞLERİ BİR MUSTAFA KEMAL KLASİĞİDİR

Mustafa Kemal ATATÜRK 19 Mayıs 1919 da çıktığı Samsun- Erzurum Yolculuğu sırasında bir süre yürümüştür. Arabası bozulmuştur. O zaman "Dağbaşını Duman Almış, Yürüyelim Arkadaşlar" demiştir. Yürümüştür. Yolculuğu sırasında tarlasını süren bir Anadolu Çiftçisi'ne rastlamıştır. Zaman zaman bozularak yol alan arabasını durdurmuş, çiftçinin yanına gitmiştir. Çiftçi ile konuşurken bir ara "Düşman İzmir'den çıktı, geliyor. Fakat bakıyorum sende hiçbir telaş görmüyorum." Etilerden kalma sabanın kuyruğuna yapışmış çiftçi başını kaldırır, Mustafa Kemal'in yüzüne manalı manalı bakar, "Düşmanın İzmir'den çıktığından, buraya doğru geldiğinden haberim var. Düşman tarlamın sınırına geldiğinde ne yapacağımı düşünürüm" der.
Mustafa Kemal çiftçinin yanıtından dehşetli irkilir. Çiftçinin vatanı tarlasından ibarettir diye düşünür. "Yürüyelim arkadaşlar, yer gök inlesin (Birileri bizi dinlesin) gibi bir şeyler söyler.
Babaeski Rahmi Apak'a ne olduğunu söyleyemem, TÜRK olduğunu bilmeyen Yüzbaşı Selahattin olayına benzer bir durumla karşı karşıya kaldığını düşünerek, KURTULUŞ ÖNCESİ yapacağı HALK MESAİSİ'ne yeni çalışma usulleri ekler, Erzurum'a doğru yol alır. Bu yolculuk onun için bir KURTULUŞ MARATONU"dur. Ya İstiklal Ya Ölümdür.
Mustafa Kemal, Erzurum'da bir tehlike ile karşılaşmıştır. Padişah ferman buyurmuştur ki "Mustafa Kemal'i nerede görürseniz yakalayıp, gönderin" Mustafa Kemal bu durumda ne yapacaktır? KURTULUŞ YOLU'ndan mı dönecektir? Bir an düşünür, üstündeki askeri elbiseleri çıkarır, "Artık hürüm, Ferd-i Milliteyim" der, 15. Kolordu Komutanı Kazım Kara Bekir'in "Emrinizdeyim komutanım" selamını alır. Yalnız olmadığını görerek, sevinir. Bir an gelir ki Hürriyet Şairi Namık Kemal'in dizelerini hatırlar:" Düşman dayamış hançerini vatanın bağrına/Yok imiş kurtaracak bahtı kara maderini" (Mealen yazıyorum.) Bu deyişe mırıldanarak yanıt verir, (Mealen), Düşman dayasın hançerini, bulunur kurtaracak kara maderini."
Ancak askerlikten istifa eden Mustafa Kemal'in maaşı kesilir, parasız kalır. Kurtuluş Yolu'nda gitmeye kararlıdır. Yardımına Erzurumlu yurtseverler yetişir. Yardım ederler. Arabasına benzin koyarlar. Yolculuk Sivas'a doğrudur. Erzurum toplantısı iyi geçmiştir. Mustafa Kemal yalnız değildir, umutludur, çünkü halk yanında ve arkasındadır. Halk Mustafa Kemal'e inanmakta ve güvenmektedir. Çanakkale'de kahramanlığını duymuştur. Sarışın, mavi gözlü biridir, yörüktür (Yürüyen Türk'tür). Erzurum da yabancılar da yardım etmek isterler. Hiç değilse arabasına benzin koymakla yetinelim derler, Yabancıların yardımını reddeder. Sivas'a varır ki işbirlikçiler kendisine bir süre için güçlü bir yabancı devletin himayesine girmeyi teklif ederler, Bunların içinde Halide Edip Hanım da vardır. Tekliflerini şiddetle reddeder. Heyeti Temsiliye Başkanlığına seçilir, Anadolu ve Trakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerini birleştirerek, Ankara'ya gelir. Milletin vekilleri ile Büyük Millet Meclisi kurar. Millet Meclisi ve hükümet Başkanlığına seçilir. Büyük Millet Meclisi Hükümeti'ni kurar. Komutanları cephelere tayin eder. Bir takım hazırlıklardan sonra kendisi de cepheye gider, düşmanla KURTULUŞ SAVAŞI başlar. Bu bir MUSTAFA KEMAL KOŞUSU'dur, devam eder. Böyle biline.