“YILDIZIN PARLADIÄzI ANLAR” kitabinin yazari Avusturyali Stefan Zweig’i bilir misiniz, bilmem. O, kendisini anlatirken söyle baslar:
“1881’de büyük ve kudretli, ortalikta iz birakmadan kaybolan Habsburg Hanedani’nin sinirlari içindeki topraklarda dogdum.” Böyle bir tanitimi bizde ünlü hikayeci Ömer Seyfettin de yapar. “GÖNENDE DOÄzDUM” diye kendini tanitir.
Bu Avusturyali yazar “Birlesik bir Avrupa düsünen” insanlardan biridir. Hayatinda savassiz bir Avrupa’yi düslemistir. Almanlarin Ikinci Dünya Savasi’nda vahsetini görünce de insanlik barisina dair umudunu kaybetmis, Avrupa’ dan kaçarak, Brezilya’ya yerlesmistir. Ancak bu arada 1930 yillarinin basinda bir süre Londra’da oturmustur. O, bir biyografi yani insan hayatini yazan biriydi. Sayisiz kitaplar yazmis, sayisiz kisileri anlatmistir. “YILDIZIN PARLADIÄzI ANLAR” kitabiyla ünlenmistir. Evlendigi ikinci esi ile gittigi Brezilya’da intihar etmistir.
Yazar David Ojalvo Onun “Yildizin Parladigi Anlar” kitabinda, dünya tarihinde belirleyici öneme sahip olaylardan 10 tanesini ele aldigini yazmistir.
Avusturyali yazara göre “Fatih’in Istanbul’u alisi, Güney Kutbu’nun kesfi, Telgrafin Amerika ile Avrupa’yi baglamasi, Büyük Okyanus’un bulunmasi, Buharli makinelerin kesfi, Demiryollarinin kullanilmasi, Rus devrimcisi Lenin’in mühürlü bir tren ile yolculugu ve Rusya’ya varisi” gibi olaylarin insanligin yildizinin parladigi anlar ve zamanlarda meydana gelen olaylardir. Bu olaylar insanliga ufuk açmistir. Ilerlemenin, degisimin yolu üzerindeki engelleri asmanin, kaldirmanin imkanini vermistir.
Bati dünyasinda bazi yüksek beyinlerde simsegin çaktigi, yildizin parladigi zamanlarda Asya’da, Ortadogu’da, Anadolu’da, Osmanli Devleti sinirlari içinde yasayan insanlarin yildizi parlamamis midir? Tarih dünyanin bu cografya bölgesinde yildizi parlayan insanlarin kaydindan pek söz etmiyor. Bugün de Doguda bu tür insanlarin varligindan söz edilmiyor. Oysa BILGELER ASYA’ya, PEYGAMBERLER ORTADOÄzU’ya gelmistir. Åzüphesiz bunun bir nedeni olmak lazimdir.
Stefan Zweig’i intihara sürükleyen Avrupa insanliginin yasadigi trajedidir, vahsettir, Yahudi ve Romanlarin (Çingenelerin) firinlarda yakilisidir. Kütüphanelerin atese verilisidir. Bütün bunlari Avusturyali yazar “AHLAKI ÇÖKÜNTÜ ORTAMINDA YÜKSELMEK” olarak ifade etmektedir. Ahlaki çöküntü ortaminda yükselmek vahsetle medeniyetin beraber yürümesi anlamina gelmektedir. Ama Allah ahlaki çöküntünün yasandigi Avrupa’ya bir peygamber göndermemistir. Buna ihtiyaç duymamistir. Tabii bunun da bir sebebi vardir.
Stefan Zweig benim sevip okudugum yazarlarin basinda gelir. Üretken bir yazar olarak yasamistir. Birbirinden kiymetli kitaplar yazmistir. Ancak dünyada huzur bulamamistir. Huzursuz yasamistir. Hayatina da bu yüzden kiymistir. Ve intihara bilerek gitmistir. O yazmamis, söylememis ama öyle anlasiliyor ki Insanoglu’nda Yildizin Parladigi Anlar gibi Yildizin Söndügü Anlar da vardir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol