AKLINIZDA BULUNSUN

Birkaç yıl önceydi… yine bu köşede sizlerle, ‘tüketicinin mağdur edilme’ yol ve yöntemlerinden bir olayı sizlerle paylaşmıştım. Hatırlayan olsa bile, aklınızda bulunması düşüncesiyle tekrar ediyorum. Zira, bu durum her zaman sizin de başınıza gelmiş ya da tekrar gelebilir. Bu olayın muhatabı, kamu niteliği taşıyan bir kurum ve adı TREDAŞ’tır. Olay, özetle şöyle;
Birgün, Tüketici Hakları Derneği Kırklareli şube bürosundayım ve derneğe ait yaklaşık üç saate yakın bir çalışmanın neredeyse sonuna yaklaşmıştım. Birden elektrikler kesildi ve benim hazırladığım 3-5 sayfalık çalışmam silindi. Normal bir elektrik kesintisi olduğunu düşünerek yok olan üç saatlik emeğimin yok olmasına ‘tuh Allah kahretsin’ diyerek hayıflandım. Baktım, her tarafta elektrik var, ve TREDAŞ’a gittim sordum: Meğer, benim ‘bir faturayı ödemediğimden’ kesilmiş olduğunu öğrendim. Buraya kadar her şey normal. Ancak; maksat ‘üzüm yemek’ değil, ‘bağcıyı dövmek’miş. Üstüne üstlük, elektriğin kesilme anı, ben bürodaydım. Ve de, elektriği kesme-bağlama işi bir taşeron firma aracılığı ile yapılıyor, her kesme-bağlama işinden bu firma kazanç sağlıyor. Dahası, TREDAŞ’tan gönderilen fatura, ihbar ve kesme uyarıları abonelere tebliğ yerine ‘görevimizi yaptık’ diyerek ulu orta bırakılıp gidiliyor. Bu ve benzeri olaylarda, varın siz benim kusurumdu, cezamı hak ettiğimi düşünün.
Bu olayın daha ötesi de var: Biz, bir tüketici hakları örgütüyüz… benzer durumda birçok tüketicimizin haklarını savunduk… öyleyse tüzel kimliğimizin haklarını da savunmak için, bizden haksız koşullarda alınan 23 TL.lik mağduriyetin telafisini de talep etmek amacıyla hukuk mahkemesine baş vurduk. Vay, sen misin hak arayan! Tamam öyleyse. Başvurumun ekonomik bedeli olarak 200 TL.nin üzerinde bir yasal ücret talep edildi. Tabii, (size örnek olmasın ama) 23 TL’lik cezayı sineye çektik ve davacı olmaktan vazgeçtik. Diyeceğim odur ki; vazgeçilme nedenin bir tüzel kimlik adına olması bizi bu hak-hukuk mücadelesinden alıkoydu ama, bir tüketici olarak sizleri bireysel mücadeleden asla yıldırmamalı ve vazgeçirmemelidir.
POŞET MESELESİ…
Son günlerde ülke gündemini meşgul eden, ‘Poşet Meselesi’ne de tüketici hakları açısından bir göz atalım istedik. Nedir bu poşet meselesi?
10 Aralık 2018 Tarihli Resmi Gazetede yayınlanıp, 1 Ocak 2019’da yürürlüğe giren 7153 sayılı yasada ek olarak plastik poşet ile ilgili ‘depozito’ başlığı altındaki (Ek) değişiklik aynen şöyle;
“Depozito
EK MADDE 12- Çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla Bakanlık, belirleyeceği ambalajlar için depozito uygulamasını 01/01/2021 tarihinden itibaren zorunlu tutar. Bu doğrultuda, depozito kapsamındaki ambalajlı ürünlerin satışını gerçekleştiren satış noktaları depozito uygulaması toplama sistemine katılım sağlamakla yükümlüdür.
Depozito sisteminin uygulanmasına yönelik usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
Poşet ücreti:
EK MADDE 13- Kaynakların verimli yönetimi ve plastik poşetlerden kaynaklanan çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla plastik poşetler satış noktalarında kullanıcıya veya tüketiciye ücret karşılığı verilir. Uygulanacak taban ücret 25 kuruştan az olmamak üzere Bakanlıkça oluşturulacak komisyon aracılığı ile belirlenir ve her yıl için güncellenir.
Bu maddedeki düzenlemelere ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.” Denilmektedir.
Yasadaki bu değişiklikle ilgili sosyal medya üzerinden yetkili kuruluşlar ile vatandaşların yaptığı görüşler ise;
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı: -poşet kullanımında yüzde 70 azalma görüldü. Ancak; yeni uygulama tartışmaları da beraberinde getirdi.
-Diğer görüş ise, bu şekilde plastik üretiminin azalacağı ve çevre kirliliğinin belli bir oranda önüne geçilmesinin mutluluk verici olduğu.
Tüketici Hakları Derneği; -poşetlerin tamamen ortadan kaldırılmasını istiyor.
Dernek Başkanı Turhan Çakar; -vatandaşa alternatif olarak bez torbalar ve fileleri gösteriyor.
Vatandaşlar; -paralı olması dar gelirlileri zora sokar.
-Tüketiciye yük getiren bir uygulama olur mu?
-Hemen, ‘Avrupada da böyle’ denir.
-Avrupada ‘Asgari Ücret’ ile Türkiyedeki ‘Asgari Ücret’ bir mi?
-Avrupadaki ‘Grevli Toplu Sözleşmeli Sendika’ hakkı istersin.
-Bırakın ‘Grevi, Toplu Sözleşme’yi, aylardır Flormarda sendikalı oldukları için işçiler işten çıkarılır ses çıkmaz.
-Fazla ses çıkaran Jopu yer oturur, yada içeri tıkılır.
-Çözüm büyük marketlerin karlarından kısıp, yurttaşa ücretsiz bez torbalar verilmeli.
-Bakkaldan 1 tl ye ekmek alıyorsun poşet parası vermiyorsun.
-Ama, BİM’den yada yabancı sermayeli AVM’lerden alınca 25 kuruş veriyorsun.
-Günlük milyarlarca vurgun vuruluyor.
-Pazardan alınca, gariban pazarcı 25 kuruş almıyor.
-Madem plastiğe karşısın, bez torba ver neden paralı yapıyorsun?
-Yani; bu uygulamanın gerekliliğini savunmak çok yanlış.
-Vatandaş marketlerde ateş püskürüyor, halk ta destekliyor ve tepkili.
-Bunu Tüketiciler adına onaylamak kabul edilemez. Ben bunları paylaşıyorum.
-‘ZAMLARI’da, son ‘POŞET ZAMMINI’da çarşı pazarda anlaşılabilir şekilde açıkladım. Protesto ettim.
-KRİZİN yükünü, KRİZİN sorumluları ödesin. Halk ödemesin diye. Halkın, tüketici ve üreticinin desteğini gördüm.
-Onlara da siyasilerin hepsinde hata olabileceğini ama asıl sorumlunun 17 Yıldır Ülkeyi tek başına yönetenler olduğunu, yolsuzluklara, vurguna, israfa ve kötü-basiretsiz hatta, yanlış uygulamalarla aşırı borçlanma, üretim yerine betona ve yandaşa kıyak yapan yönetimin zamlara neden olduğunu güzellikle, sıcaklıkla, örnekleri ile açıkladığınızda da size itiraz etmiyor. Yeter ki; halkı suçluyor gibi, azarlıyor gibi, konuşmayın. Siz oy verdiniz, sizde suçlusunuz demeyin. Sakın ha…
Böyle diyecekler konuşmasın daha iyi. Suçlarını örtmek için halk arasında çekişme çıkarmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürersiniz.
-Toplumsal sorumluluk ve görevini sokakta fısıltıyla bile yapmayan ama, bugün ‘Poşet Zammı’na haklı tepki gösteren halkımızı suçlayan, halkımıza tepki gösteren ‘Seçkinci Aydınları’ kınıyorum.
-Vay efendim! halkımıza destek vereceğine, dün ‘ZAM’lara ses çıkarmadınız da, bugün ‘POŞET ZAMMI’na neden karşı çıkıyorsunuz demez mi? Halka, gerçekleri anlatmaktan korkmayın…”
Evet sayın okuyucular; ülkemizde ‘Poşet Meselesi’ hakkında yapılanlar, yazılıp-çizilenler ve söylenenler bunlar. Ve, durum daha çok tartışılacağa benziyor.
Sorunsuz ve sağlıklı
bir yaşam dilerim.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol