Ahmed Cevdet Paşa vefatının 120. Yıldönümünde anıldı

Kırklareli Üniversitesi Kültür Merkezi'nde, 14 Aralık 2015 Pazartesi günü saat 15.30'da Pınarhisar Meslek Yüksekokulu tarafından "Vefatının 120. Yıldönümünde Ahmed Cevdet Paşa" isimli panel düzenlendi.  

Panelin açılış konuşmasını Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç yaptı. Aykaç konuşmasında şu ifadelere yer verdi; "Öncelikle siz değerli misafirlerimize hoş geldiniz diyorum. Ahmed Cevdet Paşa ile ilgili üniversitemiz bünyesinde yapılan ikinci program. Daha öncesinde küçük çaplı katılımla gerçekleşen bir program yapılmıştı. Ahmed Cevdet Paşa'nın ilimizle olan irtibatı, bağlantısı ve buraya olan aidiyeti bizim açımızdan ayrı bir önem arz ediyor. biz üniversite olarak tabi ki ülkemizin başka bir ilinde göre yapıyor olsak da ya da ülkemizin başka bir ilinde yaşıyor olsak da Ahmed Cevdet Paşa çok farklı yönleriyle anılmaya, istifade edilmeye, yaşadığı dönemin büyük çalkantılarını, büyük mücadelelerini, bir anlamda şahsında ifade eden bir ilim adamı olarak anılacaktır. Ancak buna bir de ilimize olan irtibatı, ilimize olan aidiyetini düşününce, onu anmak ayrı bir zevk oluyor bizler için. Onun fikirlerini yeniden gündeme getirmek ve onun etrafında geçmişe, tarihimize bakmak yarınımızı daha iyi görmemizi sağlayacak fikirlere erişmemizi sağlıyor. Çok değerli hocalarımız bizlere eşlik ediyorlar. Gerçekten de değişik yönleriyle bizlere Ahmed Cevdet Paşa'yı anlatacaklar. Bizim açımızdan Ahmed Cevdet Paşa hakkında yeni ufukların açılmasına yardımcı olacaklar. Ben bir kez daha huzurlarınızda kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bu panelin faydalı geçmesini temenni ediyor, hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum."
"Bu ilgi ve alakayı görmek gerçekten gurur verici"
Yoğun katılımla gerçekleşen panelin yöneticiliğini Doç Dr. Mesut Ayar yaptı. Panele konuşmacı olarak "Bir Hukukçu olarak Ahmed Cevdet Paşa" ile Prof. Dr. Mehmet Akif Aydın, "Bir Devlet Adamı olarak Ahmed Cevdet Paşa" ile Prof. Dr. Fehti Gedikli ve "Bir Tarihçi olarak Ahmed Cevdet Paşa" konuları ile Prof. Dr. Mehmet İpşirli katıldı. İlk olarak söz alan Panel Başkanı Mesut Ayar, konuşmasında şu ifadelere yer verdi; "Bu konunun en değerli hocaları aramızda. Sözü hocalarımıza vermeden önce ben Ahmed Cevdet Paşa'nın hayatı ve eserleri hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Tanzimat Devrimi'ni hem yaşamış hem de yazmış bir devlet adamı olarak Ahmed Cevdet Paşa'nın hayatını ve eserlerini inceleyip ortaya koymak, Osmanlı Devleti'nin bu en zor ve en değişken devrini anlamak açısından önem taşımaktadır. Gerçekten Ahmed Cevdet Paşa 19. Yüzyılın tarihçi, hukukçu, alim ve devlet adamı olma vasıflarını birlikte taşıyan önemli bir figürdür. Atalarından Kırkkilesi'yi, Yularkıran Ahmet Ağa, 1711'deki Hudut Savaşı'na katıldıktan sonra geri dönmemiştir ve Lofça'ya yerleşmiştir. Cevdet Paşa da 1823'te bu kasabada doğmuştur. İlk eğitimini Lofça'da aldıktan sonra 1839 yıllarının başlarında İstanbul'a gönderilmiş, burada devrin önde gelen alimlerinin derslerine katılmıştır. Geceleri yatağa yatmayıp, kitap mutayla ederken, kitap üzerinde uyur ve uyanıp yine kitaba sarılırdı. İlim aşkı ömrü boyunca devam etti. Ahmed Cevdet Efendi'ye 1855 yılında devletin resmi tarihçisi olarak görev verildi, bu görevi on yıl sürdürdü. "Tarih-i Cevdet" adıyla şöhret bulan on iki ciltlik eserinin geri kalan bölümlerini yazdı; eserin son cildi 1886'da yayınlandı. Ahmed Cevdet Efendi, bir yandan da zamanın siyasal olaylarını anlatan "Tezâkir-i Cevdet" adlı eserini de kaleme aldı. Ayrıca hayatının daha sonraki bir döneminde peygamberler tarihini anlatan altı ciltlik "Kısâs-ı Enbiyâ" adlı eseri yazmıştır. 1856 yılında otuz üç yaşında iken Galata Kadılığına, aynı yılın sonunda Mekke-i Mükerreme kadılığına getirilen Ahmed Cevdet Efendi, gene aynı yıl içinde "Meclis-i Âlî-i Tanzimat" üyesi oldu ve devrin kanunlaştırma çalışmalarında yer aldı. 1861'de İstanbul kadısı oldu. O günlerde İbn-i Haldun'un meşhur Mukaddime'sinin tercümesini tamamlamıştı. Aynı yıl Meclis-i Âlî-i Tanzimat, yapısı değiştirilerek "Meclis-i Ahkâm-ı Adliyye" adını aldığında Osmanlı Devleti'nin kanunlarını yapacak olan bu kuruma üye tayin edildi ve meclisin nizamnamesini de o hazırladı.
1863 yılında Anadolu kazaskerliği payesi ile Bosna vilayetinde teftişe gönderilen Ahmed Cevdet Efendi, orada bir buçuk yıl içinde ıslahatlar gerçekleştirmede ve orduya asker sağlamakta başarılı olmuştu. Başarısı, daha önce hiçbir ilmiye mensubuna verilmemiş olan ikinci rütbeden "Nişân-ı Osmânî" ile ödüllendirildi. 1864'te ıslahat için gönderildiği Kozan'da da başarılı oldu, çalışmaları halkın devlete güvenini güçlendirdi. Bu başarılardan sonra Abdülaziz tarafından şeyhülislamlığa getirilmesi beklenen Ahmed Cevdet Efendi, bunun yerine ilmiye sınıfından mülkiye sınıfına nakledildi. Vezirlikten, paşalığa 1866 yılında getirilmişti."
Ayar'ın konuşmasını tamamlamasının ardından konuşmacılar tek tek söz aldılar. Ahmed Cevdet Paşa'nın farklı yönleri, bilinmeyenleri ve hayatı anlatıldı. Akabinde katılımcılara plaket verilerek panel son buldu.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol