BEYPINAR KÖYÜ’NDE 30 HANEDE BİRER KİŞİ YAŞIYOR

Geçen Cuma günü Değerli Dostumuz Ahmet Morgül ile Bünyamin Çelik'in davetlisi olarak Beypınar Köyü'ne gittik. Bünyamin Çelik orada yaşamıyor ama doğa tutkusu ve meşguliyeti nedeniyle bu köyde avuçiçi kadar bahçesinde zirai işlerle uğraşıyor. Ahmet Morgül'ün de böyle bir meşguliyeti ve tutkusu var. Onun ise Kavaklı Kasabası'nda birkaç dönümlük bahçesi bulunuyor. Anadolu kökenli bir aydın ve iyi insanlar memuriyetten emekli olduktan sonra Kırklareli'ne yerleşmişler, dostlarımız arasına girmişlerdir. Kendileri edebiyatçı şair falan değiller ama bilgi ve kültürleri belli bir seviyenin üstündedir. Ahmet Morgül ile Beypınar'a vardığımızda kahvede Bünyamin Çelik ile buluştuk. Kahvede dört kişi vardı. Mehmet Şahin köyün muhtarı idi. Fakat kendisine sorarsanız ''Köyün Her Şeyi Benim'' diye size yanıtlar. Babası Hasan Şahin orada, 90 yaşı ile sanki Beypınar'ın nüfus kütüğü, yaşayan beyni idi. Necmettin Türkmen ise bir bilge kişi, Atatürk'ün Çarıklı erken harp dediği ağzı laf yapan biri olarak dikkatimizi çekti. Hüseyin Ercan Cumhuriyetin bilgili, bilinçli Köy Aydın'ı konumunda biri olarak ilgimizi çekti. İnsanımız birtakım saplantılardan kurtulmuş olmasa bile değişen Türkiye, değişen kent ve köylü ile birlikte o da değişiyor. Artık o eski köyler ve köylüler yok. Ancak köylerde insan da yok. Köylü yeni umutlarla yeni özlemler ve beklentilerle köyünü bırakıp gitmiş. Şüphesiz onları şehirlere ihtiyaçlar, köyün sıkıntıları sürüklemiştir. Bugün Beypınar Köyü’nde kalan 50-60 haneden otuzunda sadece birer kişi yaşıyor. Bu gerçeği söyleyen Yunus Çelik köylerde yeni sorunların bulunduğuna işaret ediyor. Bu YALNIZ İNSANLAR köylerde, evlerinde nasıl yaşıyorlar? Bilen var mı? Onları kahvede görmedik. Yaşlı olsalar gerek. Yaşlı insan sorunlu insandır. Bakıma ihtiyaç duyan insandır. Yalnız insandır. Bu durum hayatın en acımasız sorunudur. Özellikle köyde yaşayan birisi için bunlar dayanılmaz şeylerdir. Beypınar'da eski evlerin yanında mimari tarzı az çok farklı yeni evler dikkatimizi çekti. Öğrendik ki yıllar önce şehirlere göç etmiş, bu süreçte sosyal ve ekonomik yönden değişmiş olan ŞEHİRLİ KÖYLÜLER yazın köylerine geliyor, tatillerini burada geçiriyorlarmış. Bir anlamda modaya uymuşlar. Köy Evi, Deniz Evi, Bağ Evi, Kır Evi, uymuşlar. Modanın sınırları yoktur. Modayı takip etmesek bile taklit genlerimizde vardır. Şimdi Türkiye’de insanlar KIR EVİ modasını yaşamaktadırlar. Köylerden kaçış, yıllar sonra tatil için köylere dönüş. Fransız şehircilik uzmanı bir bilim adamının ''İnsanlar yüz yıl sonra şehirlerden bunalıp köylere gidecekler, büyük ölçüde köylerde yaşamaya başlayacaklardır'' görüşü Kırklareli'nde yerini bulmuştur. Beypınar'da eski sorunlarla yeni sorunları çatışır durumda gördüm. Türkiye'de köy hayatı büyük ölçüde yapısal ve bünyesel değişikliğe girmiştir. Çok değil 50 yıl sonra köyler, şehirlerde yaşayan Köylü Kentliler için bir ziyaret yeri ve vesilesi olacaklardır. Bu DEĞİŞİM gelecekte ne sorunlar yaratacaktır. Onu zaman gösterecektir.

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. Yasli insanlari neden CAMiDE aramaSin aklina sasarim.

  2. orman köylüsü gündüz eğer köyde kahvede oturuyorsa zaten sıkıntı orada açtığınız bu konu tamamıyla yanlış bir yorumla insanlara aktarılmış bir durum Mehmet ŞAHİN mesela hiç muhtar olmadı azalık yaptı ve anlattığınız gibi büyüklenmesi yoktur ..

  3. Köylerimizi tanımak istiyorsanız 2 çay muhabbetiyle değil bir bilenle bütün herşeyiyle yazınki bizde güzel röportaj yapmışınız helal olsun diyebilelim