Balkan savaşlarının 100.yılı anısına 13 Ekim 2012 Cumartesi günü ilimizde çeşitli etkinlikler düzenlendi. Program saat 13:00 İstasyon Caddesi girişinde "Balkan Göçü Rölyefine" çiçek bırakılması ile başlandı.
Burada Kırklareli Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan bir konuşma yaparak şunlara değindi "Keşke savaşlar olmasa ve bu tür etkinlikler yapılmasa. Ama maalesef ki yüzyıllardan beri çeşitli nedenlerden dolayı değişik coğrafyalarda savaşlar yapılıyor. Şunu herkes bilmeli savaşta kazanan taraf olmaz. Çünkü ne olursa olsun mutlaka bir şekilde zahiyat veriyorsun ve kazansan da kaybetmiş oluyorsun. Ancak savaş konusunda belki yüzyıllardan beri en çok yıpranan bölgelerin başında Balkanlar geliyordur" dedi. Konuşmanın ardından Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan, Kırklareli CHP Milletvekili Turgut Dibek, Belediye Başkan Yardımcısı Ünal Başkur, Kırklareli Belediyesi Basın ve Halkla ilişkiler Müdür Hakan Peran, Kent Konseyi Başkanı Münir Saygın ve DAYKO Vakfı Kırklareli temsilcisi Göksal Çidem ile birlikte Rölyefe karanfil bıraktılar. Program daha sonra bir panel ile Yayla mahallesindeki Papazın evinde "fotoğraf sergisi" ile devam edildi.
Panelde konuşmacılar olarak çok değerli araştırmacılar ve Akademisyenler yer aldı. Programı Trakya Üniversitesi Profesör Dr. Hasan Dilan yönetti ve kendiside "Günümüzde Balkanlar" ile ilgili yaptığı araştırmalarını izleyicilerle paylaştı ve başlıca şunlara değindi: "Birincisi savaşın çok kötü bir şey ve olgu olduğunu söylemek istiyorum. 1912-1913 yıllarında Balkanlarda yaşanan savaşların getirdiği çok şey olmuştur. Getirdikleri hastalık, öksüzlük, salgın hastalıklar ve ölüm. Ana sebeplerini çoğu yerde anlatılmıştır ve anlatılacaktır. Ana sebeplerinin başı da Makedonya ve Arnavutluk'tur. Bu bölgede olanların çoğu "Balkanlar" kelimesini değil "Rumeli"ni kullanıyor. Rumeli'nin asıl anlamı ise Doğu Roma İmparatorluğu demek. Bu bölgede olan çoğu ülkeler ve savaşlarda işgal ettikleri yerlere genelde felaket ve hüzün götürmüşlerdir. Bizim getirdiğimiz ise yüzyıllardan beri burada kalmamıza rağmen en önemli şey bir arada yaşama felsefesi olmuştur. Bu kadar uzun senelerde buraya hükmetmemizin sebeplerinin başında da bu geliyor" dedi.
İkinci konuşmacı olarak ise Araştırmacı bir yazar olan Lüleburgazlı Ali Aslan "Fotoğraflar ve Görsellerle Balkan Savaşları" adlı araştırmasını slâyt gösterisi eşliğinde hem anlattı hem gösterdi. Anlatımına Ali Aslan şöyle başladı "Resimlerin çoğu Bulgaristan'dan ve Fransa'da ve dış ülkelerden aldığım resimlerden oluşuyor. Kırklareli savaşları Balkan savaşında bizim açımızdan önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle Lüleburgaz, Sakızköy, Karıştıran ve daha sonra Çatalca'ya kadar olan bölümde ciddi boyutta savaşlar yaşanmıştır. 22-23 Ekim 1912'de Bulgarlar, Türk ordusunun seferberliğini tamamlayamadığını öğrenmişti. Osmanlı ordusunun toparlanmadan Istranca Dağlarını aşarak Kırklareli'ni ele geçirmeyi düşünüyordu. İkinci ordu ile de Edirne'yi ele geçirmeyi düşünüyorlardı. Türk-Bulgar Savaşı Kırklareli'nin batısında Gerdeli civarında başladı. Yağmur sebebi çamurlaşan yollarda Şevket Paşa'nın kolordusu yardıma gelemedi.
Akşama kadar süren çatışmalarda galip gelen taraf olmadı. Ancak Bulgar ordusuna takviye güçler gelince anlaşılmadık bir şekilde yeniden taarruza geçtiler doğa şartları da Bulgarlar tarafında olunca bu bölgede bulunan Mahmut Muhtar Paşa ve askerleri hazırlıksız yakalandı ve çareyi kaçmakta buldular. Böylece bu bölgede bulunan ordunun düzeni de dağılmış ve bozulmuş oldu. 22-23 Ekim 1912 Kırklareli'nde kaybedilen muharebenin ardından ordu Lüleburgaz'a çekilmişti. 28 Ekim ile 2 Kasım tarihleri arasında Lüleburgaz'da çarpışmalar yaşandı ve burada komutanlar Çorlu hattına çekilmeyi emir ettiler.
Bu emirler doğrultusunda yine büyük karmaşıklıklar yaşandı. Burada savaşların kaybedilmesinin asıl sebeplerini daha sonra yapılan değerlendirmelerden Doğu Ordusunun keşifsizlik, bilgisizlik ve duyarsızlık olduğu anlaşılmaktadır. Burada bölgelerin terk edilmesi sırasında düşmana erzak ve mermilerin bırakılması büyük bir hata olarak düşünülüyor. Ancak Bulgar kuvvetleri ilerleyen zaman içerisinde Yunanistan, Makedonya ve Sırpların saldırması sonucunda diğer bölgede cephelerin çoğalmasından dolayı geri çekilmek durumunda kalmıştır" dedi.
Araştırmacı Ali Aslan'dan sonra ise Marmara Üniversitesi Yardımcı Doçent Ercan Süel ve Profesör Doktor Hüseyin Salman "Balkan Savaşlarının Askeri sonuçları" ile konuşmalarını yaptı. Birçok kişinin bu paneli hem hayranlıkla hem de bir savaş paneli olması sebebi ile düşünceli bir şekilde izlediği gözlerden kaçmadı.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol