Milli mücadele döneminde Gazeteci Ali Kemal olayını duyan olmuş mudur, bilmiyorum. Duyan olmuştur, demek isterim çünkü çok yazılmıştır. "BİR YETMİŞLİK SUBAYIN ANILARI" kitabı yazarı Babaeskili Rahmi Apak onu, yani ALİ KEMAL OLAYI'nı önce o yazıp anlatmıştır.
Evde Gripten dışarı çıkamazken şu Ali Kemal'i okuyayım dedim, Orhan Karaevli'nin yazdığı "ALİ KEMAL/Belki de Bir Günah Keçisi" kitabını alıp okudum. Ali Kemal'in linç olayı tanığı Rahmi Apak'ın da bu konuda ne yazdığını olaya nasıl baktığını öğrenmek istedim. Milliyet'te Hasan Pulur'un da bu konuda bir yazısı bulunduğunu hatırladım. Hepsini okuyarak Ali Kemal Hadisesi'ni bir köşe yazısına sığdırmaya çalıştım. Ama öncelikle kitabı okumak şart diye düşündüm. Ali Kemal milli mücadeleye karşı çıkmış, bu mücadelenin içinde ve başında olanları "SERSERİ" diye vasıflandırmış bir gazeteci yazardır. Şu an oğlu Londra Belediye Başkandır. Mücadelenin ve savaşın kazanılmayacağını düşünüp yazan Ali Kemal, zaferin kazanılması üzerine İstanbul'da yakalanmış, I. Ordu Komutanlığına götürülmüştür. Babaeskili Rahmi Apak da orada, Birinci Ordu Komutanı Nurettin Paşa'nın yanındadır. Nurettin Paşa, Rahmi Apak'a, "Ali Kemal'i linç ettirelim. Sen 250 - 300 kişi kapının önüne çağır Ali Kemal dışarı çıkarken ona saldırsınlar" diye bir öneride bulunmuştur. Ancak Rahmi Apak bu teklife yanaşmamıştır. Ali Kemal'i İstanbul'dan uzaklaştırmak için İzmit'e götürdüler Orada sorgulanması yapılır. Ali Kemal bir soruya yanıt olarak, "Ben Türk milletini tanımakta yanılmışım. Milletin bu kadar büyük yaşama gayreti olacağını düşünmemiştim. Yanılmışım" Bu sıra Nurettin Paşa Ali Kemal ile görüştükten sonra dışarıya çıkartırlar. Bu sıra orada toplanmış olanlar üzerine atılıp, kendisini linç ederler. Mesele budur.
Ali Kemal, yabancılarla işbirliği yapanlar için bir semboldür. Zira milli mücadelede az değildir. Bir Büyük ülkenin himayesini isteyenler, Ali Kemal gibi Müdafaa-i Hukukçulara hakaret edenler pek çoktur. Ali Kemal onlardan bir adım ilerdedir.
Ali Kemal kitabını yazan Orhan Karaevli iyi bir araştırmacı yazardır. Yalçın Bayer dostumun dediği gibi, Orhan Karaevli cesur bir yaklaşımla Ali Kemal'i anlatmıştır. Ali Kemal etrafında milli mücadeleyi anlatan Orhan Karaevli dramatik sahneler, hüzünlü manzaralar içinde bir Ali Kemal çizmektedir ki insanın bu ortamda bu kadar aptal olması ihtimal dışıdır diyesi geliyor. İnsanın basiretleri bağlandıktan sonra bunlar oluyor demektir. Ali Kemal'in böyle durumlarda ders verici bir yanı da vardır. İnsan halkını, ulusunu tanımalıdır. Bu tanıma işini en iyi Mustafa Kemal yapmıştır. Milletini tanımamış olsaydı her halde yanlış yapardı. Mustafa Kemal olamazdı.
Orhan Karaevli, kitabın sonunda "TÜRK OLMAK KOLAY DEĞİLDİR" diyor ki gerçekten de insan kolay kolay Türk olamaz. "Türk" birçok meziyetleri, faziletleri, özellikleri olan bir insandır. O, adı saygıyla söylenecek bir ulustur.
Bu kitabı tavsiye ederim.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol