CHP'de kazan kaynıyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli İl Başkanlığı ve Merkez İlçe Başkanlığı'nda önceki gün istifaların yaşandığı söylentileri, gündeme damgasını             vurmuştu. Hala yetkili ağızlardan tarafımıza resmi bir açıklama  yapılmazken, dün de İl Başkanlığı ve Merkez İlçe Başkanlığının düştüğü, parti Genel Merkezi  tarafından yeni bir yönetim oluşturulacağı belirtildi. Parti içerisinden birçok isim bu uygulamanın anti-demokratik olduğunu vurgularken, eski Belediye Başkanlarından Kadir Gökçe'nin sosyal medya üzerinden yaptığı "yönetimden zorla istifa ettirdiler" iddiaları ise partideki vahim durumu gözler önüne serdi…

CHP'de sular durulmuyor. Önceki gün İl ve Merkez İlçe Başkanlığı'nın, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte istifa ettikleri söylentileri büyüyerek devam ediyor. Parti İl Başkanlığı'ndan konu ile ilgili resmi ve kesin bir açıklama ise dün haberimizin hazırlandığı saate kadar tarafımıza ulaşmış değildi.
17 Aralık Çarşamba günü yapılan partinin geleneksel Çarşamba günü toplantısında bu konunun görüşüldüğü ve zaman zaman gergin anların yaşandığı da belirtildi. Buna göre İl Yönetiminden 15 kişi, Merkez İlçe Yönetiminden ise 8 kişinin istifa edildiği söyleniyor. Yönetimden istifa edenler; Recep Zengin, Elif Karaçam Güne, Özge Düzen, Aysun Vardar, Ayfer Sevil, Gökçe Kanal, Tuncay Şenol, Mesut Keskin, İzzet Kaymaz, Şavaş Kahveci, Ekrem Eker, Türkan Alpagut, Yasemin Ertaş, Yüksel İbrikçi ve Zafer Şirin oldukları kaydediliyor. Dün ise bazı partililerden edindiğimiz bilgilere göre CHP Kırklareli'nde İl Başkanlığı ve Merkez İl Başkanlığının düştüğünü, düşen yönetimlerin yerine CHP Genel Merkezi tarafından yeni isimlerin atanacaklarını ifade ettiler. Bazı partililerce bu uygulama anti-demokratik bulunurken, seçilmişlerin yerine atanmışların getirilmesini uygun bulmadıklarını ifade ettiler.
Gökçe'den
çarpıcı iddialar
Tüm bunlar yaşanırken Kırklareli'nin eski Belediye Başkanlarından, ayrıca son yerel seçimlerde CHP'den Belediye Başkan aday adayı olan Kadir Gökçe'nin sosyal medya üzerinden yayınladığı iddialar kafalarda soru işareti bıraktı.
Gökçe, iddialarında yönetimin zorla istifa ettirildiğini söyledi. Söz konusu iddiaları noktasına virgülüne dokunmadan okuyucularımızla paylaşıyoruz;
"Geçen hafta Ankara'ya gittiğimde söylenen senaryo başrol oyuncuları tarafından fiiliyata dönüştürülmeye başlandı. İl ve Merkez İlçe yönetim kurulu üyelerine baskı yaparak istifa etmeleri istendi, etmeyenler tehdit edildi, Belediyede çalışanlar işten atılmakla tehdit edildi, işsiz olanlara ise Belediyede işe başlatma sözü verildi. İstifalar alelacele Genel Merkeze götürüldü. Şimdi yeni yönetimleri atanmak üzere. 3 silahşör (Atos Portos Dartanyan) Genel Merkezde. Yönetimlerdeki genç çocukları ağlatarak imza attıran, evlerine giderek zorla imza toplayan, istifa etmeyenleri tehdit eden sahte Sosyal Demokratlarla, Sahte Atatürkçüler ve bunların yandaşları, bu Halk sizi iyi tanıyor. Çevirdiğiniz dolapları halk görüyor. Hak ettiğiniz cevabı bu halk size sandıkta verecektir.
Not 1:Geçen hafta Ankara'ya gittiğimde Turgut Dibekle M.Siyam Kesimoğlunun anlaştıklarını ve Recep Zenginin İl Başkanı olarak atanmasını Genel Merkeze ilettiklerini öğrenmiştim. Böylelikle 2015 dizayn edilmiş oldu, 2019'un da bağlantıları sağlandı. Aday olmayı düşünen arkadaşların dikkatine.
Not 2 : Başka partilere söz söyleme hakkımız yok bizde dolap daha hızlı dönüyor."
Bu iddialara gelen yorumlar da parti içerisinde kazanın kaynadığını gösteriyor. İşte o yorumlardan bazıları;
- Atamalarla il ve ilçe başkanlarını atayacaksın, sonra ben sosyal demokrat partiyim diyeceksin, oy isteyeceksin. CHP onun içindir ki 1970'leri yakalayamıyor. % 41'lere erişemiyor. Kongre ile gelmeyen il başkanları ön seçimle gelmeyen milletvekilleri. Bu parti bu kadar olur, halkı kandırmayalım, koltuklara yapışmayalım. Ülke elden gidiyorsa sizin hatalarınızdan gidiyor.
- Bizler seçmen değiliz seçilenleri tasdikliyoruz. Seçim kanununu değiştirerek tercihli sistemi getirsinler bakalım. Yapamazlar. O zaman gerçek halkın iktidarı oluşur. Her partideki her siyasi Halktan korkar.
Halkın tercih ettiği kişiler seçilirse partilerdeki faşizm biter. İpler elden gider. Bu yüzden doğruları söyleyenleri " PARTİ DİSİPLİNİ" ne aykırı diyerek ihraç etmiyorlar mı?. Ülkenin kurtuluşu, tercihli veya ön seçimli seçimi getirmedikleri sürece oy kullanmamaktır.
- Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Kesimoğlu'nun dayatmaları bunun başlangıcıydı.
- CHP'yi çok daha kötü günler bekliyor…