CUMHURIYETIN MEMUR SORUNU BASTAN BERI VARDIR

11 Kasim 2009 tarihli gazetelerde Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Ömer Dinçer’in bir beyanati çikmisti. Bakan o beyanatinda bugünkü bürokraside çalisan devlet memurlarinin özelliklerini açikliyordu. Daha dogrusu Sayin Bakan bu açiklamayi “17. Ulusal Insan Yönetimi Kongresi”nde yapmisti. Bakan burada “ En temel sorunumuz istihdam” dedikten sonra sunlari söylemisti:

“Ülkemizde lise alti ögrenim görmüs olanlarin yüzde 36’si issiz. Gençlerin mesleksiz yani vasifsiz olmalari sorunlarimizi derinlestiriyor. Bu sorun son yillarda tarim kesminde açaga çikan yani tarimdan kopan insanlar da eklenince mevcut istihdam sorunumuzun kalitesi daha da bozuldu. Bu egitim düzeyi düsük mesleksiz insanlarla uluslararasi rekabet gücümüz olumsuz etkilenmektedir. Bugün devlet katinda çalisanlarin uzmanlik orani yüzde 20 dolayindadir. Hatta onun da altindadir. Su anda 2 milyon 600 binin üstünde bulunan devlet memurunun yüzde 36’si bütünüyle vasifsizdir. Yüzde 11’i ise kamuya yani halka, devlete hizmet veremiyor. Bakan açiklamasina ve konusmasina devam ediyor ve sunlari ekliyor:

“Nüfusumuz 2013 yilinda 79 milyona ulasacak. Iyi planlayamazsak gelecegin Türkiyesi büyük ama VASIFSIZ olacak. Sen-Ben kavgasi, vasifsizlik Domuz Gribi’nden daha tehlikelidir.

Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakanina göre Türkiye’de devlet kadrolari genelde ve büyük ölçüde devlet hizmetlerini daha kaliteli, daha uzmanca omuzlayip tasimakta yetersizdir. Devlet hizmetinde, hizmet üretmede uzmanlasmis memur yüzde 20 dolayindadir. Aslinda Bakan Türkiye’de INSAN KALITESI’nin düsük oldugunu VASIFLI INSAN’a ihtiyaç duydugunu böyle giderse gelecekte Türkiye Nüfusunun Vasifsiz Insanlar’dan olusacagini söylemek istemektedir.

Cumhuriyetin kurulusundan beri Türkiye’de memur sorunu hep olmustur. Cumhuriyetin ilani yillarinda, Yazi Devrimi’nin yapildigi zamana kadar devlete, halka hizmet verecek memur bulmakta zorlanilmistir. Rahmetli Ismet Inönü Basbakan iken her sabah Ankara’da, Istanbul’dan gelecek treni karsilamaya gider, iyi giyimli, cumhuriyete uygun tipleri, okuma yazma bilen gençlere sarilarak olanlari memur yapardi. Çünkü YENI DÜZEN’e YENI MEMUR gerekiyordu. Osmanli Idaresinden devren gelen memurlarla Cumhuriyet Türkiye’sini ileriye tasimak zordu. Osmanli’nin memuru, Osmanli Zihniyeti’nde olan insandir. Yeni Türkiye’de yeni bir zihniyet olusmustur yada olusturulmak gerekmektedir. Bu Yeni Zihniyet önce devlet katlarinda görülecektir. O nedenle devlete Cumhuriyete, onun temel ilkelerine inanmis, onlari kavramis memur lazimdir. Fakat ne yazik ki yetersizlikten Devlet Memurlari Reformu olmamistir. Devleti idare edenler hala bundan sikâyetçidirler. Hem devleti bu hale getirmislerdir hem devlet memurunun vasifsizligindan sikâyetçi olmuslardir. Oysa sikâyete haklari yoktur. Zira Hukuk Devleti’ni Ahbap Devleti haline getirenler onlar olmustur. Ise göre adam aranacagina adama göre is vermek, adama is bulmak bir uygulama sekli olmustur. Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakani Sayin Ömer Dinçer simdi bundan sikâyetçidir. O zaman insana “Sikayeti ortadan kaldir” derler. Öyle degil mi?

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol