Cumhuriyetin yetistirdigi kadin yazarlardan Neziha Araz bir süre önce 87 yasinda iken hayata veda etti. Cenazesinde az sayida kisi vardi. Hanim arkadaslarinin çogu cenazesine gelmemislerdi. Oysa Cumhuriyetin bu Öncü Kadin’i siradan bir insan degildi. ‘’1952 yilinda gazetecilige baslamisti. Milliyet, Yeni Sabah, Aksam, Tasvir, Yeni Istanbul, Yeni Gazete, Hürriyet ve Meydan gazetelerinde yazi ve röportajlar yayimladi. Anadolu Evliyalari’nin yani sira ‘’Anadolu Kadin Erenleri’’ Hz. Muhammed’i, Dertli Dolap Yunus Emre’yi, Mevlana’yi, Mustafa Kemal Atattürk Ile 1000 Gün’’ Kirk Pencereli Konak’ta yürükleri yazip anlatti. Cumhuriyetin ilk kadin Tiyatro sanatçisi Afife Öale Hanim’i dile getirdi. Türk sinemasinin Afrodit’i Cahide Sonku’yu anlatti. 1940’li yillarda Türkiye’de Ilk Kadin Parti Genel Baskani olan Behice Boran’in Ankara Dil Tarih ve Cografya Fakültesinde asistanligini yapti. Neziha Araz böylesine de bir kültür insani idi.
Bu memlekette zenginin sofrasi ve cenazesi bereketli olur. Fikir adami imis, Kültür Insani imis, sanatçi imis bunlar insanin cenazesini pek kalabalik kilmiyor. Çok yurtsever, çok kültür ve sanat adami az sayida insanlarla abedi yolculuga ugurlanmislardir. Özellikle tasra kasabalarinda bu daha da fazla görülmektedir. Mesela ünlü müzikolog ve folklar arastirmacisi sair ve yazar Vahit Lütfi Salci, Bulgaristan’da ilk Türkçe Gazeteyi çikaran egitimci Mehmet Rüstü Açar Kirklareli’nde son yolculuklarina üçbes kisinin omuzunda gitmislerdir. Bu ilgisizlik elbetteki nedensiz degildir. Ünlü kadin yazar Neziha Araz da bu yazgidan kurtulamamistir. Oysa Neziha Araz çok okunan bir yazardi. Adi, fikirleri, düsünceleri genis kitleler tarafindan biliniyordu. Özellikle ‘’ATATÜRK ILE 1000 GÜN’’ ‘’YUNUS EMRE DERTLI DOLAP’’ kitaplari, Kadin Erenleri gibi önde gelen kitaplari genis okuyucu kitlesi bulmustur.
Neziha Araz’i Cumhuriyetin Öncü Kadinlari arasina koyan elbetteki onun kültür ve basin hayatindaki rolüdür. O da kendisi gibi öncü Kadinlar Çizgisi’nde olmak için büyük mücadele ve emek vermistir. Hayatta mücadele etmeden, emek vermeden büyük olmak, bir yerde olmak mümkün degildir. Insan kendi gayreti ve yetenegi sayesinde büyür, topluma yararli olur. Böyle insanlari siradan insanlardan farkli kilanda ortaya koyduklari eserler, hizmet hanelerindeki birikimlerdir. Neziha Araz onlardan biriydi. Yillarca yazdi, yillarca toplumun içinde kalmaya, karanliga isik tutmaya çalisti ve sonunda bir kaç yakin dostunun omuzlarinda dünyaya veda etti. Hazin olan budur. Bir yazar, bir öncü kadin siradan olmamalidir. Çünkü yillarca fikir üretmistir ve bu fikirlerle toplumun karanligina isik tutmustur. Atesböcegi kadar aydinligina toplumun karanligina tutan, kalkip bir mum yakan, karanligin sinirlarinda nöbet tutan insanlar ölüsünde de dirisinde de farkli olmalidir. Insanlar bu ‘’Farki’’ ona çok görmemelidir.
Ne diyeyim? Okuyanlara Neziha Araz’i tavsiye ederim. Onu Cumhuriyetin Öncü Kadinlari’ndan oldugu için okusunlar. Bir Büyük Dava’nin öncüsü, bir Cumhuriyet Projesi’nin izleyicisi olmak, Atatürkçü bir kadin olmak kolay degildir. Neziha Araz böylesine bir Öncü Kadin idi. Su günlerde Kirklareli’nde Cumhuriyetin Öncüleri’ni, Kirklareli’nde Tarihin Önde Gelenleri’ni yazarken bu insanlarin yücelikleri beni çok etkilemis ve düsündürmüstür. Yillar ve yillar sonra birileri tarafindan onlarin anlatilmasi biraktiklari derin izlerden dolayidir. Süphesiz böyle bir IZ birakmak herkesin harci degildir ama herkes öldükten sonra kendini andiracak bir seyler yapabilir. Yapanlari konusuyorsak, siz de konusulursunuz. Hiç merak etmeyin. Insanlar o kadar duygusuz ve ilgisiz degildirler.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol