Günümüzün genç insanlari Nalbantlik Meslegi oldugunu bilirler mi bilmiyorum. Çünkü, bu meslek kaybolmustur. Meslegin kaybolmasi hayvanlarin artik yük tasimada, kosumda kullanilmaz olmasindandir. Eskiden tasimada (nakliyede), ulasimda hayvanlar kullanilirdi. Öküz, manda, at ve merkep (esek) arabalarinda, bu arabalara adlarini veren hayvanlari kosulurdu. At ve merkep, katir binek hayvani olarak da kullanilirdi. Hatta yük tasimada merkep ve katir büyük rol ynuyordu. Çiftçilikte de bu hayvanlari kosuluyordu. Ayaklarinin asinmasini önlemek için de bu nallaniyordu. Bu nallama isini yapana da Nalbant deniliyordu. Bunlarin çalistiklari yerler Nalbant Dükkani diye aniliyordu. Simdi gençler böyle bir dükkan biliyorlar mi? Nalbant isinin nasil bir is oldugundan haberleri var mi? Bu is cumhuriyet ilan edildigi 1923’lü yillarda ülkenin en önemli sorunlarindan biriydi.
Geçenlerde cumhuriyetin 1936 TRAKYA KALKINMA PROGRAMI’ni gözden geçirirken köyler ve bölgeler arasi Nalbat açilmasi sorun olarak görülüyordu. Bu amaçla daha önceki yillarda Bulgaristan’dan getirtilen uzman nalbantlarin yetistirdikleri nalbantlar yeni nalbantlarin yetistirilmesi için usta olarak kullanilmalari öngörüldü.
Cumhuriyetin Nalbantlari hayvan sagligina Yardimci insanlardi. Okuma yazmalari belki yoktu ama cumhuriyetin onlar için öngördügü meslek önemliydi. Bu amaçla köylerde, kasabalarda ve kentlerde Nalbant Dükkanlari açilmisti. Birtakim aletlerle bu dükkanlar donanimliydi. Nallar, çekiçler, mihlar, tirnagi düzlestiren biçaklar, hayvani yatiracak falakalar vardi. Bugün bu meslegi yeni yetislenlere fotograflarla dahi göstermek imkani kalmamistir. Müzeciler kaybolan, kaybolmaya yüz tutmus mesleklerin kullandiklari araç ve gereçleri henüz müzelerde toplama anlayisina gelmis degildirler. Oysa ileri ülkelerde ve özellikle Israil’de kaybolmus herhangi bir meslegi bütün hüviyeti ile müze içersinde görmek ve göstermek imkani vardir.
Geçen yil bir gazete Veteriner Fakültesi mezunu nalbantlarin is bulamadiklarini yazmisti. Gençlerin kaba bir is gibi görünen nalbantlik meslegini seçmis olmalari ideal bir anlayistir. Ancak bu meslegin Türkiye’de artik sonuna gelindigini bilmeleri gerekirdi. Simdi bu gençler nerede çalisir? Herhalde örnekleri görüldügü gibi, fark imtihanlari vererek, baska mesleklere geçis yapacaklardir.
Aslinda ülkemizde bazi meslekler doyum noktasina gelmislerdir. Onlarin yerine yeni meslekler dogmustur. Gençlerin bu degisimi ve gelismeyi iyi takip etmeleri lazimdir. Ona göre tercihde bulunmalari gerekir.
Ülkemiz bugün itibariyle birtakim çeliskileri, terslikleri yasamaktadir. Kalkinma iddiasini issizligin artmasi sorgulamaktadir. Bu nasil bir kalkinmadir ki issizlik artmaktadir? Demek ki bir yerde yanlis vardir veya halka dogrular söylenmemektedir. Üniversiteli nalbantlar dahil, onbinlerce üniversite çikisli genç is bulamamaktadir. Okumus insanin issizliginin okumamis olandan daha tehlikeli oldugunu unutmamak gerekir. Çünkü issizlik iskencedir. Japonlar bir insan için en kötü duanin ona “Allah Seni issiz biraksin” demek oldugunu söylerler. Çocuklari okula giderken Japon analarin söyledikleri ise, “Sakin basarmadan gelme”.
Nalbant deyip geçmemek gerekir. Onlar bir zamanlar köylerde dis bile çekiyorlardi. Bu isi berberler de yapiyorlardi. Bugün bu isleri üniversitelerden özel yetismis olanlar yapiyor. Bugün köylerde köyün marangozu, köyün demircisi, köyün terzisi, nalbant da tarihe karismistir. Onun yerine köye köfteci ve kasap dükkanlari girmistir. Bu bir degisimdir. Ancak ne var ki Türkiye degisimi bozulma, yozlasma ile birlikte yasamaktadir. Sorun burada dügümlenmektedir. Çözüm için de bir gayret görülmemektedir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol