Geçmiste devletin lojman sorunu varken basin araba saltanatindan söz ederdi. Hatta bazi gazete habercileri resmi araba ile saltanat süren, keyif yapan memurun, müdürün pesine düser, fotograflamaya çalisirdi. Åzimdilerde böyle bir sey yok. Çünkü haberciler için daha önemli seyler var ya da Türkiye'de araba saltanati yoktur. Var veya yok ama son açiklamalara göre devletimizin 86 bin araci vardir. 236 bin 811 de lojmani bulunmaktadir. Araç ve lojman sayisi ihtiyaci karsiliyor mu yoksa yetersiz mi, bilmiyoruz. Fakat hemen sunu ilave edelim ki bu rakamlarin içinde belediyelerin de lojman ve araçlari bulunmaktadir. Bana göre büyük bir devletin bu kadar araç ve lojmani olmasi normaldir.
Basinda yer alan habere göre kamu kurumlari içersinde Emniyet Genel Müdürlügü lojman sayisi bakimindan birinci sirada bulunmaktadir. Verilen bilgiye göre genel müdürlügün 46 bin 200 lojmani bulunmaktadir. Lojman sayisi itibariyle ikinci sirada Milli Egitim Bakanligi bulunmaktadir. Bu Bakanligin 43 bin 813 lojmani bulunmaktadir. Ancak lojmanli köy okullarinin yikima birakilmislari bu sayinin içinde midir onu bilemiyoruz. Ancak sosyal tesis açisindan Milli Egitim Bakanligi bütün Bakanliklarin önünde bulunmaktadir.
Bizim devlet hayatina girdigimiz yillarda memurlari, ordu mensuplarini, ögretmenleri düsündüren, canindan bezdiren, gittikleri yerlerde ev bulamamakti. Mesela ben 1948 yilinda Kirklareli'nin Karadere Köyü'ne gittigimde ne okul ne de lojman vardi. Köyün kamu hizmetleri ve bu hizmetleri görenler çitten örülmüs iki katli bir binanin içinde kaliyorlardi. Köyün 18 ögrencisi vardi ve ben bu 18 ögrencinin okudugu sinifta yatip kalkiyordum. Köyde kahve de yoktu. Bu binanin içinde kahve yerine kullanilan bir oda vardi ki kahvenin ocagi, sandalyesi yoktu. Köyün kahyasi rahmetli Kara Recep hasir üzerine oturmus insanlari bir testi su ile idare ediyordu. Bir testi, bir masrapa, yere dösenmis bir hasir.. Karadere Köyü'nün 1948 yilindaki hali buydu. Bu bakimdan devletin memuruna lojman düsünmesi son derece yararli olmustur. Mesela ayni sikintiya Cumhuriyetin ilk yillarinda Ankara'ya giden Milletvekilleri meclisin siralari üstünde yatmislardir. Kalacak yer sikintisi onlari zorda birakmistir. Çok sonraki yillarda Milletvekillerine lojman yapilmistir. Saniyorum simdilerde onlar da artik lojmanlarda oturmuyorlar. Dogru mudur bilmiyorum ama yeni lojmanlar yapildigi, daha dogrusu yapilmakta oldugu söylenmektedir.
Devletin çarki kendiliginden dönmez. Onun çarkini döndüren memurlardir. Memur devletin çatisi altinda halka hizmet veren kisidir. Onun rahat olmasi lazimdir. Tabii devletin her memura lojman ve araç verecek hali yoktur ama bir uçtan memurun da düsünülmesi gerekir.
Åzuraya gelmek istiyorum:
Devlet büyük bir yapidir. Büyük bir organizasyondur. Is verendir. Halkin hizmetindedir. Halka hizmet için vardir. Bu nedenle araci da olacaktir, lojmani da.. Halk bosuna mi ona DEVLET BABA demistir. Her seyi düsünecek, en iyisini yapacak. Sayin Demirel'in agzi ile, Va mi bunun baska türlüsü?
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol