"DOĞAL VARLIKLAR VE ÇED SÜREÇLERİ" KONULU TOPLANTIDA IŞIYAN GERÇEKLER

Birkaç gün önce Kırklareli Barosu, Kırklareli Kültür Merkezinde "DOĞAL VARLIKLAR VE ÇED SÜREÇLERİ" konusunda iki oturumlu bir seminer düzenlenmiştir. Türkiye Barolar Birliği'nin de katıldığı toplantıyı Kırklareli Barosu Başkanı Av. Harun Saygılı bir konuşma ile açtı. Toplantıyı izleyen Anadolu Üniversitesi Açık öğretim Fakültesi Kırklareli İl Temsilcisi Öğretim görevlisi Münür Saygın'dan dinlediğime göre bu iki oturumlu toplantıda Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Av. Ali Arabacı, Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Av. Bera Besler, Kırklareli Milletvekili Av. Turgut Dibek konuşmuşlardır. Toplantıda oldukça da kalabalık bir dinleyici kitlesi yer almıştır. Bu bakımdan yararlı bir toplantı olmuştur.
Trakya ağırlıklı konuşmalarda şu bilgiler ortaya çıkmıştır:
"Trakya'da üç ilin (Edirne, Tekirdağ, Kırklareli) alanı Türkiye'nin yüzde 3'ünü oluşturmaktadır. Trakya'nın nüfusu ise 1,6 milyon kadardır. Ancak on yıl sonra Trakya 2,5 milyonun üstünde bir nüfusa sahip olacaktır. Bugünkü çevre ve çevreye bağlı diğer sorunlara çözüm bulunmadığı takdirde sorunlar daha büyümüş olacaktır. Nüfus artışı bağlamında Tekirdağ önde gitmektedir. Daha öncede belirttiğimiz gibi Trakya'nın yüzölçümü Türkiye'nin yüzde 3'ünü oluşturmaktadır. Fakat Trakya Buğday üretiminin yüzde 10'nunu, çeltiğin yüzde 47'sini, ayçiçeğinin de yüzde 67'sini vermektedir.
Trakya sanayi, kültür ve lojistik açıdan önemli bir konumda bulunmaktadır. Tarım yönünden de ülkenin önemli bölgesi sayılmaktadır. Tarihte Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluklarını beslemiş olan Trakya bugün itibariyle ÇEVRE KİRLİLİĞİ tehlikesi altında bulunmaktadır. Bu yüzden yetiştirdiği, ürettiği ürünler nitelik ve nicelik açısından değer yitirmektedir.
Trakya, Türkiye'nin DOĞA DEĞERLERİ yönünden de önemli bir coğrafya bölgesidir. Toplantıda konuşanların söylediklerine göre Trakya'da 3 Milli Park, 5 tabiat Parkı, 1 Tabiatı Koruma Parkı, 1 Özel Çevre Koruma Alanı ve çok sayıda Av Bölgelerine sahiptir. Ancak bu doğa varlıkları ve zenginliğini çevre kirliliği tehdit etmektedir. Kirlilik yaratanlardan Kırklareli’nde 79, Tekirdağ’da 57, Edirne’de 32 Taşocağı, faaliyet göstermekte çevre kirliliği yaratmaktadırlar. Ocakların bulunduğu coğrafya bölgeleri buralardan kalkan toz bulutlarının yarattığı kirlilik içersindedirler. Yörelerinde yetişen ürünler, insanlar, hayvanlar ve de bitki örtüsü bundan zarar görmektedir. Bu yetmiyormuş gibi Trakya'da bu Taş Ocaklarına paralel Kömür Ocakları da yer almaktadır. Dolayısıyla bölgede yani Trakya'da ÇEVRE KİRLİLİĞİ giderek ciddi bir sorun haline gelmektedir ve tabii Trakya'yı ilgilendiren ÇEVRE bağlamında başka ciddi sorunlarda vardır. Ergene başlı başına Ulusal Çevre Sorunu olarak ortada durmaktadır. Yeryüzünde insanlar âlemi gibi bitkiler ve hayvanlar da temiz ortamları severler. Çevrecilik böyle havası, suyu, toprağı temiz ortamlarda yaşamaktadır. Gül açan bahçeleri kül edersek bundan zarar görecek olan çevremizdeki varlıklardır. Özellikle Kükürtlü Kömür Ocakları Çevre Kirliliği tehlikesini arttıran faktörlerin başında gelmektedir. Kükürtlü kömür tozlarının yağmurda akan sularda eriyiklerle gelmesi kirli suyun toprağı derinliklere kadar kirletmesi tehlikesi vardır.
Devamı Yarın...

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol