Ülkemizde, Istanbul'da kar yagdigi, kis oldugu yillardi.
Ögretmen arkadasimizin babasi ile anasi, bir zaman bekâr oglunun yaninda kalmak için gelmislerdi.
Havalar soguk.
Kar üstüne kar yagmis.
Alttaki tabaka buzlasmis.
Ana ile baba, aksamüzeri gezintiye çikmislar.
Gaziosmanpasa'da, cadde kiyisinda yürüyor, orta yasin üstüne tirmanmis iki insan.
Anlayamiyor baba…
Basiveriyor buzlanmis ve karla örtülü alana.
Kayiyor ayagi.
Sendeliyor.
Tutunayim mutunayim derken…
Yere…
Uzatmayalim…
Bacagi kiriliyor.
Hemen Cerrahpasa'ya kaldiriyorlar.
"Hey gidi Cerrahpasa!"
Yatiriliyor kirik-çikik bölümüne.
Tedavi basliyor.
Ekrem ögretmen, birkaç gün izin aliyor ve babasinin basinda kaliyor.
Iki gün kadar geçiyor aradan.
Bir gün doktor, yaninda birkaç ögrenciyle giriyor içeri.
Kirik üzerine uygulamali ders anlatiyor.
Ders bitiminde…
"Uzun zamandir kar yagmiyordu, kirik çikik vakalari gelmiyordu. Bereket kar yagdi da…" diyor.
Ekrem ögretmenin yürecigi cizzz ediyor.
Trajikomik mi derler bu gibi durumlara.
Neyse…
Bunu tatliya baglayalim, Karadenizli bir teyzenin agzindan.
Profesör, ögrencileriyle birlikte hastane'de yatmakta olan Karadenizli yasli teyzenin yataginin basina gitmis...
Onlara yeni bir hastaligin belirtilerini ögretecek...
Yatakta bitkin, kendinden yari geçmis vaziyetteki hastayi göstererek konusmaya baslamis:
"Bakin, yüz rengi sariya yakin... Gözler içeriye dogru çökmüs, o yüzden burun daha sivri görünüyor... En fazla degisik kas yüzümüzdedir... Bakin kaslar tepki vermediginden ifade anlamsiz... Çene asagiya sarkmis duruyor..."
Hasta da ögrenciler gibi dikkat kesilmis dinliyor…
Profesör, "Bu bir batin sendromu belirtisidir!" diyecek…
Yerinden zorlukla dikilmeye çalisan teyze firsat vermemis.
Zor bela mirildanmis:
''Sen sanki tünya küzelisun..."
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol