Çocukluk yıllarımda en büyük sıkıntım ailenin tek çocuğu olmamdı.
Çok çocuklu ailelerin çocukları, arkadaş aramaya mecbur kalmadıkları için kendi aralarında gönüllerince eğlenceler paylaşıyorlardı.
Rahmetli babam herkesle arkadaş olunmaz diyerek beni dilediğim her yere yollamazdı.
Henüz ilkokul çağlarında iken aşağı mahalleden bir kız beni onlara çağırdı, derlerimizi çalıştıktan sonra biraz oynayacaktık birlikte.
Yaz tatili de olsa o zaman öğretmenler bize yaz tatilinde okunacak kitapların listesini verir ve bu kitaplar okula başlayınca derslerde önümüze çıkabilen kitaplar olduğu için hiç eksiksiz okumaya gayret gösteren bir öğrenciydim.
O gün babam isteksiz de olsa, bana müsaade etti, ama sabahı tutup kolumdan beni köy kütüphanesine götürdü ve kütüphane görevlisi ne Kızım yalnızca sıkılıyor ona sadık arkadaş bulman için sana getirdim dedi.
…… Zamanın geçmesiyle kitaplardan dana iyi arkadaş olmadığını ben de anladım ve kitaplarla arkadaşlığımıza diyeceğim yok, hala başucumda, el atında, masamda, raflardan bana el uzatıp duruyorlar.
Bazen dertlerimi unutturuyorlar, bazen çocukluğuma götürüyorlar, bazen de dünyayı geziyoruz adım, adım.
Ama tek çocuk olmak hâlâ, içimde, çocukluğumun acı bir hatırası olarak yaşıyordu.
Geçenlerde çoktan, izlerimizi kaybetmiş olduğumuz bir kuzenim gelip beni buldu uzun yıllar sonrasında.
Onlar dört kardeştiler, bana gelen en küçük kız kardeşti.
Sevindik biri birimizi görünce anıların tozlu yollarından iz sürerek ta bu günlere kadar geldik.
Ablalarını sorunca kuzenime dudaklarında buruk bir tebessüm yakaladım.
Biraz düşünceye dalar gibi oldu ve hiç sorma dedi, aynı kentte olmamıza rağmen hepimiz biri birimize yabancıdan yabancı olduk annemi kaybedince demesiyle gözündeki yaşlar kesti cümlelerini.
Hani bazen mesafeler ayırır ya insanları, mesafelerin ayrılık olmadığını anladım, insanları biri birinden düşünceler ve kalpler ayırırmış meğer.
Rahmetli babamın sözleri geldi aklıma, kitaplardan başka dost arama! Diye tembihlemişti beni.
Ben kardeş sevgisine hasret yaşarken bunca yıl, kardeş olanlar buzlar kadar soğuk biri birine, yıllardır hal hatır sormuyorsa o kardeşlik kardeşlikten çıkmıştır artık.
İnsanların arasında ki bağlar kan bağıyla değil, can bağıyla ölçülüyor olduğu da aşikâr.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol