FESTİVALDE KONSER İPTALLERİ SENARYONUN BİR PARÇASI MI?

Aslında bu hafta ki yazım geçen haftanın devamı olacaktı ama adet olduğu üzere; 'memleket yangın yeri' iken ben de hiç bir şey olmamış gibi davranamadım, konuya değinme ihtiyacı hissettim. İnanın insanın nutku tutuluyor, ne söyleyip yazacağını, ne düşüneceğini bilemiyor.        
Olimpiyatlar, ulusal uluslararası büyük (spor, kültür, ticaret, turizm, müzik vb.) organizasyonlar düzenlendikleri ülkelerin tanıtımına büyük katkıda bulunurlar, ve onların kendi ülkeleri veya taraftarı oldukları bir ülkede yapılması için ne entrikalar çevirdiklerine hepimiz şahidizdir. Ülkeler için onlar ne ifade ediyorsa bölgeler, iller için de festivaller, panayırlar vb. aynı şeyi ifade ederler. Bölgenin adıyla özdeşleşen bu organizasyonlar tanıtıma ve kısa süreli de olsa ekonomik ve kültürel hareketliliğe katkıda bulunurlar. İlimizde günden güne yenileri eklenip festivaller şehri kimliğine bürünmemize rağmen Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali'nin yeri bir başkadır, her zaman da başka olacaktır. İki yıldır KIRKSEDER çatısı altında ben de katılıyorum, Sabahattin ALİ Parkı'nda halkla iç içe müzik ve şiir etkinliği yapıyor, katılımcılar olarak bizler büyük keyif alıyor, keyif vermeye çalışıyoruz. Belediyemiz de bize yeme içme ikramında bulunup katılımdan dolayı birer de teşekkür belgesi vermektedir.
Benim favorim folklor, kültür sanat ve spor etkinlikleri ancak her ne kadar adında kültür sanat olsa da halkın büyük çoğunluğu için Festivalin en önemli bölümü müzik eğlence, dolayısıyla konserler ve konserlere kimin geleceğidir, asıl en önemlisi final gecesi sahne alacak olan ağır topun kim olduğudur. Cebimde taşıdığım belediyenin festival tanıtım broşürüne kim baktıysa ooo Sertab ERENER dedi, belki iki isimle daha ilgilendi.
Müziği severim de beni böyle büyük konser türü müzik etkinlikleri hiç ilgilendirmiyor. Ne yazık nasıl ki İstanbul Taksimde ağaçlar bahane edilerek ortalık savaş alanına çevrildi talan edildi akıl almaz olaylar yaşandı, aynı şekilde oradaki olayları bahane ederek burada büyük umutlarla beklenen son iki gece konserlerinden biri yarım kaldı biri iptal edildi. Ortalık yangın yeriyken hiç bir şey olmamış gibi çıkıp şarkı söyleyemezmiş, sevsinler senin milliyetçiliğini. Yemezler be gözüm...
Yahu! yangın çıkarmaya çalışanlarla yangın var diyenler aynı. Bu güzelim vatanda onlarca vatan evlâdı şehit olurken, yüzlerce binlerce ocağa ateş düşüp, millet olarak bağrımız cayır cayır yanarken, hiç bir etkinlik iptali aklınıza geldi mi? Ben bilmiyorum varsa hepinizden özür dilerim. Hani sanatçı için sanat ve seyirci her şeyden önemliydi, bize böyle öğretmediniz mi? Hani sanatçı en yakını ölse de seyirciyi bekletmez, bağrına taş basar önce sahneye çıkar görevini yapar sonra kendi acısına dönerdi. Bize bellettiğiniz sanat kurallarına göre; ya sanatçı değilsiniz, ya da bu provake işinin içindesiniz. Bizim kültürümüzde bir yerde cenaze olsa da kurulan düğün bozulmaz. Hem insanın her ruh haline hitap edecek müzikler de vardır, kanun değil ya repertuarın, kültür etkinliğindesin o da yanlış ama illâ da mesaj vereceksen çık o sahneye Aldırma Gönül'ü söyle, Karlı Kayın Ormanı'nı söyle, Eşkıya Dünya ya Hükümdar olmaz'ı söyle ne bileyim ben güzel söyleyemesen de içinden geldiği kadar bir şeyler söyle ama milleti tahrik edecek şeyler, en önemlisi yalan söyleme.     
Bence ya bu sözde sanatçılar belediyemizi kandırdı, ya da belediye de bu çirkin senaryoya alet oldu. (Nerden mi biliyorum: Günler öncesinden sanal alemde beni de dahil ettikleri gizli gruplar, davet ettikleri 1 Haziran'da <Hükümet İstifa> gibi etkinlikler vardı. Toplum mühendisleri gelecek günlerde olaylar olacağına kehanet ediyorlardı, ve tarihler 1 Haziranı gösterdiğinde bombayı patlattılar; hükümet istifa...) Her iki durumda da kandırılan Kırklareli Halkı olmuştur yazık. İnsanlar tatillerini, işlerini, yatırımlarını kısacası tüm yaşantılarını Festivale göre düzenlemişken çok yazık. Şimdi birileri çıkıp haklı olarak belediye istifa diyecek olsa; hooop halkın seçtiği başkana saygı duyacaksınız derler, eyvallah ta mesele halkın seçtiği iktidara gelince; hooop bizim dediğimiz olacak, hükümet istifa, biz hep haklıyız. Bana en acı gelense yakînen tanıdığımız bir çok sanatçı ruhlu aydın hemşehrimizin tavrı oldu. Sanatçının o kural, sınır tanımaz, kabuklara kalıplara sığmaz ruhu, tarif edecek kelime bulunamaz bir şekilde kafeslere kapanmış, olayı öyle kabullenip benimsemişler ki bu tavırlarını da aydınlığın gereği olarak görür olmuşlar, bu daha da yazık.

Yorum Yazın

Yapılan Yorumlar

  1. Çok güzel söylemişiniz.Ne yani Sertab Erener gitti de Taksim'de destek mi verdi? Yoo sadece bu durumu kullandı. Sonra bu işte bir samimiyetsizlik var. geçtiğimiz sene Trakya'dan şehitlerin yakın zamanda geldiği yaz sonunda örneğin İpsala'ya 4 km uzaklıkta bir köyden şehidimiz vardı.Ama 2 gün sonra İpsala "hayat devam ediyor" diye festivalini yaptı.Şimdi meydanlarda nutuklar atan bir başka şarkıcı olan şevval sam pekala gelip şarkı söylediparasını cebine koydu gitti.O yakın günlerde mesela babaeskimizin festivali vardıkimse kalkıp bırakın trakya'dan -Türkiye'mizden yakın zamanda çok sayıda şehidimiz var iptal edelim-demedi.Pınarhisar festivali çok yakın tarihteydi mesela. Kimse iptal etmedi sanatçılarda pekala cebine koyduğu paraya baktılar. Ama şimdi çevreci havasına bürünüp gösterdikleri bu tepkiyi görünce -trakyadaki taş ocakları ergene kirliliğiistanbulun çöplüğü olduğumuzıstranca sularının istanbullunun malı yapılması-konularında gösteremiyorlar.