“30 Agustos Zaferi’nin 87. yili geçmis yillara oranla, bu yil halkin beklentisi ve özlemleri dogrultusunda, daha farkli bir biçimde kutlandi. Muhtesem kutlama törenleri yapildi. Halk meydanlarda, stadyumlarda, caddelerde, ekran baslarinda büyük bir coskuyu, onur ve gururu yasadi. Her tarafa “Asker Millet” sevinci yansidi.
“GÜÇLÜ ORDU GÜÇLÜ TÜRKIYE” vatani kurtaranlarin, cumhuriyeti kuranlarin slogani idi. Yüz milyonluk idi. Yüz milyonluk bir Türkiye, ülkeyi savunacak, düsmani caydiracak bir silahli kuvvet, Yeni Türkiye’nin hedeflerinin basinda gelmistir. Tarih yazmis ve göstermistir ki Türkiye’nin bulundugu cografi bölge dünyanin çok önemli bir yerindedir. Her ne kadar bazi yabanci çevreler “Türkiye, Türklere birakilmayacak kadar önemlidir” demis olsalar da bu sözün bir hikmeti harbiyesi yoktur. Zira dünyanin güçlü devletleri Osmanlilar zamanindan beri Türkiye üzerindeki diplomatik çalismalarinda, silahli çatismalarinda Türkiye’nin, Türklerin elinde kalmasinda kendileri için sayisiz yararlar görmüslerdir. Bunu ilk önce 1853 Kirim Savasi’nda göstermisler. Bati, tarihte ilk defa Rusya’ya karsi Osmanli devletinin yaninda yer almistir. Ikinci Dünya Savasi’nda Hitler Türkiye’ye saldirmamis, Batili güçler Türkiye’yi yanlarinda görmek istemislerdir. Türkiye’nin bu stratejik ve jeopolitik konumu özelligini bugün de korumaktadir. Avrupa Birligi Türkiye’yi içine almak istemese bile, elinin altinda tutmak için planlar yapmaktadir. Amerika, Türkiye’yi Stratejik ortak olarak görmektedir.
Türkiye dünyanin enerji kaynaklarinin bulundugu, enerji hatlarinin geçtigi yerdedir. Asya-Avrupa arasinda bir köprüdür. Cazibesi, dogal ve kültürel zenginligi hayranlik uyandiran bir ülkedir. Çevresi bir kaos içersindedir. Türkiye’nin kendi için de ayrilikçi gruplar vardir. Bu yüzden Türkiye’nin GÜÇLÜ ÜLKE olmaya, Güçlü Ordu’ya hayati önemde ihtiyaci vardir. Bu nedenle bu yilki 30 Agustos Zafer Bayrami’nin bu sloganla kutlanmasi, ulusa böyle bir hedefin gösterilmesi son derece isabetli olmustur. Ve tabii Güçlü Ordu-Güçlü Türkiye’ye duyulan gerek ve gerçeklerin günün olaylari isiginda anlatilmasi, bu konuda halkin bilgilendirilmesi gerekir. Silahli Kuvvetler mesajini vermis, halkin yönlendirilmesi gereken hedefi göstermistir. Bundan sonrasi ülkeyi yönetenlerin ve halkin kendisinindir.
Dogruluk derecesini bilmem ama Atatürk’ün hep 100 milyonluk tonton (gürbüz) bir Türkiye düsledigi söylenir. Cumhuriyetin ilani ile birlikte nüfusun arttirilmasi dogrultusunda alinan tesvik tedbirleri bu cümledendir. O tesvik tedbirlerinden birinde çok çocuk yapan aileler vergiden muaf tutuluyorlardi. Çok çocuk yapan kadinlar taltif ediliyorlardi. Bugün Türkiye’nin nüfus artisina ihtiyaci yoktur. Zaten Dogumu kontrol altina almistir ve halk da bunun geregini anlamistir. Artik Türkiye nüfus artisi sorununu geride birakmis, nüfusu saglikli ve egitimli yapmayi hedeflemistir. Güçlü Ordu Güçlü Türkiye olmanin sartlarindan biri de saglikli ve egitimli bir nüfusa sahip olmaktir. Ama her seyden önce Güçlü Ordu ve Güçlü Türkiye için GÜÇLÜ EKONOMI önde gelmektedir. Ekonomin yoksa, ekonomin disa bagimli ise ülke güçlü degildir. Bunu Büyük Önder Atatürk, “Ekonomisi disa bagimli ülkenin siyasi bagimsizligi yoktur” diye söylemistir.
Halki 30 Agustos Zaferi Slogani dogrultusunda tetikleyecek çalismalara, telkin ve konusmalara ihtiyaç oldugunu bir kez daha altini çizerek vurgulamak istiyorum.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol