"HALeF"iMİZ

"AK Parti nesillerle de asırlarla da sınırlı değildir. Kıyamete kadar sürecek olan bir adalet ve hak mücadelesinin adıdır AK Parti. Sürekliliğimiz devlet geleneğimizden milli kültürümüzden kaynaklanır. Bu ilkelerden hiçbir şekilde taviz verilemez. Bu ilke ve tutum bu duruş bu sağlam tarihi bakış değiştirilemez" gibi,  net ve ilk açıklamanın altına imza atan, Halkın tayin ettiği Cumhurbaşkanı'nın uzun istişareler neticesinde netleştirdiği isim

10 Ağustos tarihindeki halkın Cumhuriyet yönetimine direkt olarak belirleyici bir role soyundurulmasının ardından, Milyonlarca vatandaş tarafından seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni Türkiye yolunda yeni dönemin yeni Başbakanını Ahmet Davutoğlu olarak açıkladı.
Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesiyle boşalan Başbakanlık ve genel başkanlık koltuğuna Ahmet Davutoğlu oturdu. Abdullah Gül, Çankaya'daki veda resepsiyonunda "Görünüyor ki Ahmet Bey Başbakan olacak" diyerek o da Davutoğlu'nu işaret etmişti. Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni başbakanı olan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu (55), beş yıldır Dışişleri Bakanlığı yapıyor.
AK Parti'nin 10 Ağustos öncesi ve sonrası tek gündemi olan ve İl Başkanları, Milletvekilleri başta olmak üzere tüm kademelerin işaret ettiği isim olarak ön plana çıkan Davutoğlu, başarılarla dolu hayat hikâyesiyle dikkat çekiyor.
Yeni Başbakan Ahmet Davutoğlu, partililere 'birlik ve davaya sahip çıkma' mesajı verdi. Konuşmasında paralel yapıya da vurgu yapan Davutoğlu, "İster paralel yapı adı altında, ister başka isim altında, kimler bu yürüyüşü durdurmak isterse, AK Parti kadroları onların karşısında kaya gibi duracaktır, durmaya da devam edecektir" dedi.
AK Parti Genel Başkan adaylığı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ilk konuşmasınında altına imzasını attı.
Ahmet Davutoğlu'nun ilk konuşmasındaki vurgular ise dikkat çekiciydi
"Sayın Cumhurbaşkanım, değerli dava arkadaşlarım, sizleri ve bütün vatandaşlarımızı saygıyla muhabbetle selamlıyorum. Sayın cumhurbaşkanım, zatı alinizin öncülüğünde, yoğun istişareler neticesinde böylesi bir kutlu göreve aday gösterilmiş olmaktan büyük bir onur duyuyorum. Bu vesileyle zatı alinize MYK üyesi kardeşlerime dostlarıma, il başkanlarımıza, belediye başkanlarımıza, istişarelere katılmış olan kadın ve gençlik kolları üyelerimize teşekkür ve minneti bir borç biliyorum. Ak Parti hareketi konjektürel şartlarda çıkmış bir siyasi hareket değildir. Köklü bir devlet geleneği içinde ortaya çıkmış ve bu köklü devlet geleneğini inşa etmek üzere yol açıkmış bir kadrodur. Sayın cumhurbaşkanımız bu kadronun öncüsüdür, lideridir. Türk siyasi hayatına yeni bir istişare kültürünü kazandırmıştır. Bundan sonra daha da güçlü şekilde yolumuza devam edeceğimiz konusunda kimsenin tereddütü olmamalıdır. Eğer bu adaylık süreci sonrasında genel kongremizde de bu adaylığımız kabul görürse ve bu göreve onlar tarafından da layık görülürsem, yine kimsenin tereddüdü olmasın ki büyük restorasyon hareketi hiçbir ara ve kesintiye uğramadan devam edecektir. İster paralel yapı adı altında, ister başka ad altında, kimler bu yürüyüşü durdurmak isterse, AK Parti kadroları onların karşısında kaya gibi duracaktır, durmaya da devam edecektir. Demokrasimiz bir inşa süreci yaşamıştır. Ekonomimiz yeni bir kalkınma hamlesiyle taçlandırılmıştır. Bütün bunların AK Parti hareketiyle birlikte yeni bir evreye geçmiştir. Aramıza herhangi bir şekilde görüş ayrılığı veya fitne tohumu ekmek isteyenler buna fırsat bulamayacaklardır. Bu devlet ve demokrasi restorasyon hareketi içinde tabi ki ak partinin kurumsallaşması yönünde de istişare temelinde yep yeni bir dönem yaşanacaktır. Aslında diğer partileirn kongre öncesi hazırlıklarıyla AK Parti istişare süreci karşılaştırıldığında, bizde kongreler parçalanmaya değil bütünleşmeye vesiledir. Yine devletler ve siyasi yapılar süreklilik ve yenilenme arasında denge kurdukları zaman devam edilebilir. AK Parti nesillerle de asırlarla da sınırlı değildir. Kıyamete kadar sürecek olan bir adalet ve hak mücadelesinin adıdır AK Parti. Sürekliliğimiz devlet geleneğimizden milli kültürümüzden kaynaklanır. Bu ilkelerden hiçbir şekilde taviz verilemez. Bu ilke ve tutum bu duruş bu sağlam tarihi bakış değiştirilemez. Bu kutlu göreve bu istişareler neticesinde bendenizi aday göstererek hem büyük bir onuru yaşattınız hem de tarihi sorumluluğu omuzlarımıza verdiniz. Her zaman sizlerden güç alacağımdan eminim. Sizlerden de omuz omuza yürümeyi rica ediyorum. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin. Bunun için AK Parti'ye de zeval vermesin."
Prof. Dr. AHMET DAVUTOĞLU
Türkiye Cumhuriyetinin yeni Başbakanını tanıyalım
26 Şubat 1959 Konya doğumlu Ahmet Davutoğlu  
Siyasetçi,
Uluslararası ilişkiler uzmanı,
Akademisyen ve Büyükelçi.
1 Mayıs 2009'da, Dışişleri Bakanı olarak TBMM dışından atandı.
58 - 59 ve 60.hükümetler döneminde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ve hem Bakanlık hem de Cumhurbaşkanlığı görevlerinde Abdullah Gül'e dış politika Başdanışmanlığı yaptı.
24. Dönem Konya Milletvekili olarak TBMM'ye giren Ahmet Davutoğlu, evli ve dört çocuk babası olup; İngilizce, Almanca ve Arapça bilmektedir.
Eğitim hayatı
1959 yılında Konya'nın Taşkent ilçesinde doğan Ahmet Davutoğlu, İstanbul Erkek Lisesi'ni bitirdikten sonra, 1983-84 eğitim öğretim yılında Boğaziçi Üniversitesi'nin Ekonomi ve Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümlerini çift ana dal programıyla(ÇAP) bitirdi. Aynı üniversitenin "Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler" bölümünde doktora yaptı.
90'lı yıllar
1990 yılında, Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi'nde yardımcı doçent olarak çalışmaya başladı. Üniversitenin Siyaset Bilimi bölümünü kurdu ve 1993 yılına kadar bu bölümün başkanlığını yürüttü. 1993 yılında doçent oldu ve 1995-1999 yılları arasında Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde çalıştı.
1995 - 1999 yılları arasında Yeni Şafak Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaptı. Davutoğlu bu sürede Yeni Şafak'ta 200'den fazla yazı kaleme aldı. 1998-2002 yıllarında, Silahlı Kuvvetler Akademisi ve Harp Akademilerinde misafir öğretim üyesi olarak ders verdi.
1999-2004 yılları arasında profesör oldu ve Beykent Üniversitesi'nde, üniversite yönetim kurulu üyeliği, senato üyeliği ve Uluslararası İlişkiler Bölümü başkanlığı, Marmara Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde de misafir öğretim üyeliği yaptı.
Adalet ve Kalkınma Partisi
Ahmet Davutoğlu, dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve dönemin Başbakanı Abdullah Gül'ün 17 Ocak 2003'te birlikte aldıkları ve 18 Ocak 2003'te Resmî Gazete'de yayımlanan kararla Büyükelçi ünvanı verildi.
Davutoğlu, Gazze Savaşı'na çözüm getirmek için Türk Hükümeti'nin uyguladığı mekik diplomasisinin önde gelen aktörlerindendi. 1 Mayıs 2009'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından Dışişleri Bakanlığı'na atandı. Halen Dışişleri Bakanıdır.
Dış Politika
30 Haziran 2010 tarihinde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile İsrail Ticaret Bakanı Ben Eliezer, Brüksel'de gizli bir toplantı yapmış, TBMM'de gizli görüşmeyi ayrıntılandıran Davutoğlu, toplantının gizli olmasını İsrail'lilerin istediğini belirterek, "İsraillilere temel taleplerimizi yüzlerine doğrudan ve net şekilde söylemek için bu görüşmeyi yaptık" demiştir.
Eserleri
"Alternative Paradigms: The Impact of Islamic and Western Weltanschauungs on Political Theory". University Press of America, 1993"
Civilizational Transformation and the Muslim World". K.L., Quill, 1994"
Tarih idraki oluşumunda metodolojinin rolü: Medeniyetlerarası etkileşim açısından dünya tarihi ve Osmanlı". Divan Dergisi, 1999/2"
Rewriting of Muslim Politics in the 20th Century: A Retrospective". Border Crossings (ed. Fred Dallmayr, Lexington, 2000, 91-112)
"Stratejik derinlik: Türkiye'nin uluslararası konumu'". Küre Yayınları, 2001"Küresel Bunalım". Küre, 2002.
"Osmanlı Medeniyeti: Siyaset İktisat Sanat". Klasik, 2005"Teoriden Pratiğe:Türk Dış Politikası Üzerine Konuşmalar". Küre Yayınları, 2013.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol