Hayat düşündüğümüz değil yaşadığımızdır. Ancak hayatımızın doğal tarafı kadar kurgulandığı tarafı da vardır. Fakat her şeye rağmen hayata iyi taraftan, iyi gözle bakmak gerekir. Ancak ne var ki insan hayata her zaman iyi bakamıyor. Baktığında ise ilk gördüğü ve düşündüğü şey çevresindeki, yöresindeki insanların bir yere gittiğidir. Bunu başkaları da söylüyor. Kim demiş ise demiş, "Herkes biliyor ki savaş bitti/ Herkes biliyor ki iyi insanlar kaybetti/ Yoksullar yoksul, zenginler zengin kaldı/ Böyle gelmiş böyle gidiyor ve bunu herkes biliyor."
Hayat hep düşündüğümüz Düz Çizgi değildir. Hayatın inişli çıkışlı yolları ve yanları da vardır. O hep bir değirmen taşı gibi döner ve zamanı bir yumak haline getirir. Yıllar sonra da birileri bu yumağı çözer, hayatı okumaya çalışır. Ancak hayat anlaşılır şey değildir. Hani, insanlar derler ya "Hayattan hiçbir şey anlamadım. İşte geldim işte gidiyorum. Bir kapıdan girdim bir başka kapıdan çıkıyorum. "Gideceğimiz yer Ünlü Halk Ozanı Aşık Veysel’in dediği "Sadık yarimiz olan kara topraktır." Yeryüzünde insanın eşitlendiği yer, en son gittiğimiz yerdir. Dünyada gerçek anlamda eşitlik yoktur. Tanrı insanlar arasında eşitlenmeyi öbür tarafa bırakmış, öbür tarafa havale etmiştir. Oradan da kimsenin haberi yoktur.
İnsan yeryüzüne, hayatın içine aldatılmış olarak gelir. Her şeyi kendisininmiş gibi görür. Onun için hayata asılır, "O da olsun, bu da olsun ve hep benim olsun" der. Fakat bir zaman gelir ki "Hep Benim Olsun" dediklerinin hiçbiri onun değildir. O, gidici, benim olsun dedikleri kalıcıdır. Kalanlar da her zaman sahiplerini bulmaz. Bu nedenle hayat bir acayip döngüdür. Ona aldanmamak gerekir. Her zaman düşündüğümüz gibi yaşayamayacağımızı bilmemiz gerekir. Nimetin ve külfetin bir arada olduğu dünyanın bir gerçeğidir. Kainatın kışı vardır, yazı vardır, İlkbaharı, Sonbaharı vardır. İnsan da bir mevsime benzer. Bu nedenle hayatında dört mevsim olduğunu bilmelidir. Mevsimlerin hangisini daha çok sevdiği ona kalmıştır.
67 yıldan beri yazıyorum. Yazdıklarım iyidir, kötüdür, onu okuyucular bilir. Ama bir şey var ki 67 yıldan beri insanlara bir şey anlatmaya çalışmışımdır.
Hayatta her zaman iyi yaşanmaz, buna inanmışımdır. Hayatın acı ve tatlı tarafları vardır. Ölümle birlikte doğan, ölümle birlikte yaşayan insanoğlunun dünyadan ders alacağı, insanlara ders vereceği yaşanmış bilgi ve tecrübeleri vardır. Önemli olan hayatımızı zenginleştiren bilgi ve deneyimlerimizi gelecek kuşakların yararına sunabilmektir. Japonların ölen bir yaşlı insan için, "BİR KÜTÜPHANE YANDI" demeleri yaşlı insanın bilgi ve tecrübesi ile hayata veda edip, gittiğidir. Gidenin de bir daha dönüşü yoktur. Unutmayalım ki milyarlarca yıldan beri milyarlarca insan yeryüzüne gelmiş, bir süre çalıştıktan sonra, "Buraya Kadar" deyip gitmiştir. Unutmayalım ki öbür tarafa gidenler dünyada kalanlardan daha fazladır. İnsan için iki dünya vardır. Biri yaşadığımız öbürü gideceğimiz sessiz dünya. Yeryüzündeki hesabımı buna göredir. Böyle biline.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol