Kazim Karabekir milli mücadele baslangicinda Erzurum'da Mustafa Kemal'e "EMRINIZDEYIM" demis fakat is Cumhuriyetin ilani asamasina geldiginde muhalif olmustur. Ancak zaman zaman da Mustafa Kemal ile görüsmüstür. Atatürk'e Izmir suikastinda yargilanmistir. Balkan Savasi'nda Edirne'de, Bulgarlara esir düsmüstür. Birinci Dünya Harbi'nde, Istiklal Savasi'nda önemli görevler yapmistir. Mustafa Kemal Samsun'a çiktigi siralarda Dogu'da 15. Kolordu Komutani idi. Milli mücadeleye buradan katilmisti. Bundan dolayi bu bölgenin halki tarafindan sevilen, sayilan bir komutandir. Fakat onun bütün bu yanlari yaninda SAVAÅz ÇOCUKLARI'na ilgisi ve bu çocuklarin cephe gerilerinden toplanip, hayata döndürülmelerindeki gayreti büyük önem tasimaktadir.
Savaslarin en büyük kurbanlari, çile çekenleri çocuklar ve kadinlardir. Osmanli Devleti "Savaskan Devlet" oldugundan dolayi her savasta analarini, babalarini, yakinlarini yitiren çocuklar sonradan devlete sorun olmuslardir. Balkan Savasi'nda, Birinci Dünya ve Kurtulus Savaslarinda ortada kalan çocuklar, savas ortaminda, savasin agir sartlari altinda devletin önemli sorunlari arasinda yer almistir. Özellikle Birinci Dünya Savasi sirasinda Ermenilerin cephe gerisinde halka yaptiklari katliamda aç ve açikta kalan çocuklar cephe komutanlarini, yerel yöneticileri çok ugrastirmistir. Mustafa Kemal, Fevzi Çakmak, Kazim Karabekir bu konuda büyük duyarlilik göstermislerdir. Kazim Karabekir Dogu'da bu çocuklari toplayip himayesi altina alirken, Fevzi Çakmak Anadolu'da her gittigi yerde bu çocuklarin sorunlarini Ankara'ya rapor etmistir. O sartlarda ve sonraki zamanlarda Kazim Karabekir'in topladigi bu kimsesiz çocuklara "KAZIM KARABEKIR'IN ÇOCUKLARI" denmistir. Bu çocuklar illerde yurtlara yerlestirilmislerdir. Çogunlugu öksüz ve sehit çocugu olan bu çocuklardan 150 kadari Kirklareli'nde barindirilmislardir. Ancak Mustafa Kemal'in istegi ve emriyle bu çocuklarin bakim ve egitiminden, birer beceri kazanarak hayata atilmalarindan Kirklareli Milletvekili Dr. Fuat Umay sorumlu idi. Nitekim daha sonraki asamada Dr. Fuat Umay bu çocuklari daha güvenli sartlarin bulundugu ÇOCUK ESIRGEME KURUMU himayesi altina almis, ÇOCUK YUVALARI'ni kurmustur.
Kazim Karabekir'in himayesinde oldugu zamanlarda yani bunlarin sagligi ve egitimi ile ilgilenildigi zamanlarda kaldiklari yurtlarda birer meslek sahibi olmalarina özen gösterilmistir. Asker gibi yetistirilmeleri öngörülmüstür. Bundan dolayi da zaman zaman bazi kimseler bu çocuklara KARABEKIR'IN GÜRBÜZLER ORDUSU demistir. Ancak Cumhuriyetin ilani ile bu öksüz ve sehit çocuklari devletin himayesinde, Dr. Fuat Umay'in baskanliginda, ki yuvalarda bakilarak, egitilerek hayata kazandirilmalari süreci devam etmis, bugüne gelmistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 23 Nisan 1920'de kurulusu bu çocuklarin bayrami olmustur. "ÇOCUK BAYRAMI" dünyada ilk defa Atatürk zamaninda tesis edilmistir. Daha sonraki yillarda bu bayram resmilesmis, uluslararasi Çocuk Åzenlikleri'ne dönüsmüstür.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol