KENT KONSEYLERİ'NİN YEREL DEMOKRASİDE YERİ VE İŞLEVİ

Kent Konseyleri, Birleşmiş Milletler düşüncesidir. Yerel Demokrasi'yi işletmek, katılımcı bir sistemle Belediye uygulamalarına yardımcı olmaktır. Ancak ülkemizde demokrasi iyi anlaşılmadığı, demokrasi eğitim ve eğitimi henüz tabana inmediği için Kent Konseyleri yeterince destek bulmamaktadır, katılımcılık ve paylaşımcılık olmadığı için kadroları zayıf kalmaktadır. Hatta bazı Belediyelerce Kent Konseyleri gereksiz görülmektedir. İlk aşamada kentin Akil İnsanları Kent Konseyleri'nde yerlerini bulan kişilerin daha sonra, ki bu Toplumda Yer Bulmak anlamına gelen ( sosyal statüdür ) kuruluşla ilgilerini gevşettikleri görülmektedir. Bu, doğal ki bilgi ve kültür yetersizliği, kentli olmanın bilgi ve bilinç noksanlığıdır. Bana gelen bazı Trakya Yerel Gazetelerinde gördüğüm budur. Ancak Kırklareli bu durumdan birkaç adım ilerdedir. Gerçi Kent Konseyi İngiliz yazar Virginia Wool'un dediği gibi KENDİNE AİT BİR ODA'sı yoksa da bildiğim kadarı ile koordinatör vazifesi gören bir personeli ile bir sekreteri vardır. Ancak Belediye Kent Konseyi Yürütme Kurulu'nun ve Başkan Münür Saygın'ın organize ettiği etkinliklerin zorunlu masraflarını karşılamaktadır. Bu bir aşamadır. İyi doğru bir gidiştir.
Kırklareli Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı A. Ü. Açıköğretim Fakültesi İl Temsilcisi, Öğretim Görevlisi Münür Saygın, Atatürk'ün Kırklareli'ne gelişinin yıldönümü dolayısıyla yaptığı etkinlikte çok başarılı olmuş, kaliteli bir organizasyon olduğu dikkati çekmiştir. Münür Saygın'ın Ankara'dan davet ettiği konuşmacılar Prof. Dr. Anıl Çeçen, Yazar Hüsnü Merdanoğlu, Amerikalı yazar Judy Ayyıldız'ın konuşmacı olmaları panele bir nebze uluslar arası boyut getirmiştir, konuşmacılar dinleyicilere yeni şeyler söylemişlerdir. Belediye, Kent Konseyi ve Atatürkçü Düşünce Derneği organizasyonda yer almışlardır. Kent Konseyi Kent Konseyi, ADD, Belediyenin resmiyeti altındaki bir Tarihi Olay'ın etkinliğinde sorumluluk almışlar, ziyareti anlatıp yaşatmada görevi paylaşmışlardır. Kent Konseyi bir Belediye Organı olmamakla beraber Belediyeye yardımcı demokratik bir kuruluştur. İyi bir Belediye Yönetimi Kent Konseyleri'nin hizmetinden, işlevinden son derece yararlanabilir. Ancak Kent Konseylerinin sağlayacağı faydaya Belediyenin destek vermesi, kuruluşu yanı başında bulundurması gerekir. Burada sorun şudur:
Türk Demokrasinin TABAN KÜLTÜR ve kitlelerin Demokrasi EĞİTİMİ yoktur. Bu nedenle demokrasimizin Çağdaş Anlamda Demokrasi olduğunu söylemek mümkün değildir. Delege seçimleri kongreler sırasında, seçmen ( Halk ) seçimden seçime gündeme gelmektedir. Bizim demokrasimiz 1908 Meşrutiyeti sloganına benzemektedir. ( SEÇİMDİR BU MİLLET BUNA NE KARIŞIR. ) Buna göre halkın Parti içi Demokraside hiç rolü yoktur. Demokratik Mekanizma merkezin kontrolü altındadır. Son söz Delegenin değil, Genel Merkezindir. Kent Konseyleri Yönetmenliği dahi konseyin işlevine bir takım kısıtlamalar getirmiştir. Demek ki azgelişmiş ülke demokrasisi böyle oluyor. Ancak Halksız Demokrasi olmayacağına göre bütün etkinliklerin halkı kapsaması, fikir, düşünce ve eylemlerin halka ulaşması, halkı etkilemesi gerekir. Demokrasilerde her eylem yani HAREKET halkla ilgilidir. Kent Konseyleri yaşanabilir bir kent yaratmanın ve bunu sürdürmenin bir disiplin içinde çalışma yeridir. Küresel bir davanın gerçekleştirilmesi için çalışma alanıdır.