KÜRESEL ISINMA TÜRKIYE'YE NASIL YANSIYACAK?

2007 yilinda yapilan Davos Toplantisinda öne çikan sorun dünyadaki küresel iklim degisikliginin dünyanin Cografi Bölgelerine ve bu arada Türkiye'ye nasil yansiyacagi idi. Insanlik bu degisimin farkinda degil ama sonuçlar onu etkileyecektir. Bilim adamlarina göre önümüzdeki 30 yil içerisinde dünya insanligi küresel degisimden çok yakinacaktir. NASA raporlarina göre dünyanin buzul kisminda büyük erimeler vardir. Bir bilgiye göre 730 bin kilometrekare buzul alani erimis, dünyada denizlerin seviyesinde belli bir oranda yükselme meydana gelmistir. Dünyanin birçok bölgesinde geleneksel iklim degismis, yer yer su baskinlari, seller ve kuraklik alanlar olusmustur. Kuraklik ve asiri sicaklar insanlarin yasam biçimini olumsuz etkilemekte, is gücünü azaltmakta, refah seviyesini düsürmektedir. Bu konuda hazirlanan uluslar arasi bir raporda yer alan bilgilere göre dünyamizda sunlar olacaktir:
"Deniz seviyesinin yükselmesinden kiyilarda yasayanlar büyük zarar göreceklerdir. Sel ve su baskinlari tehlikesi dogacaktir. Asiri sicakliktan topraklar kurak ve çorak hale gelecektir. Yetisen ürünlerin kalitesi düsecektir. Insanlarin sagliginda olumsuzluklar görülecektir. Denizlerde dogal hayat olumsuz etkilenecek, dengeler bozulacaktir. Bu yüzden dünyada SANAYI DEVRIMI'ne es degerde bir dönüsüm baslayacak, yeni sartlar yeni uygulamalar ve yeni yasam biçimi ortaya çikacaktir."
Uluslar arasi bu senaryoya göre dünyanin AKDENIZ BÖLGESI'ni kuraklik vuracaktir. Son 25 yil içerisinde Akdeniz Bölgesi'nde yagislar yüzde 20 azalmistir. Bu, Türkiye'nin bazi bölgelerinde yüzde 80'e kadar varmis bulunmaktadir. Mesela 2050 yilina kadar. Akdeniz'de su seviyesinin 30-40 santimetre yükselecegi tahmin edilmektedir. Normalin üstünde isinma nedeniyle daglik alanlarda bitkilerin yüzde 50 oraninda kaybina yol açacaktir. Bitki kaybi özellikle Fransa, Ispanya gibi Akdeniz ülkelerinde daha fazla görülecektir. 
Akdeniz bölgesindeki iklim degisikligi, küresel isinma Türkiye'de kuraklik gün ve haftalarinin uzamasina neden olacak, sicak dalgalar orman yanginlarina neden olacaktir. Bu yüzden turistik bölgeler etkilenecek, turist sayisi azalacaktir. Tabii bunun sonucu bölgesel susuzluk tehlikesi görülecektir. Böylece dünyada Su Zengini, Su Fakiri, Su Azligi yasayan ülkeler ortaya çikacaktir. Türkiye bugün itibariyle Su Fakiri bir ülkedir. Bu nedenle Türkiye'nin susuzluk yasamasi daha muhtemel görülmektedir. Bu durum yasanmaya baslandiginda Türkiye SU TASARRUFU'na gidecektir. Su sikintisi o zaman baslayacaktir. Tarimda sulama teknikleri degisecektir. Salma suretiyle yapilan sulamanin yerini Damla Sulama alacaktir.
Türkiye bu küresel iklim degisikligi ihtimaline karsi ne yapmaktadir? Görünürde bir sey yaptigi yoktur. Çünkü iklim degisikligini henüz hissetmis degiliz. Gerçi halk iklim degisikligini, degismekte oldugunu söyleyip yasamaktadir ama su tasarrufuna gitmemektedir. Tas ve maden ocaklari nedeniyle su kaynaklari kurutulmakta, su yollari saptirilmaktadir. Senaryo bizim hikayemizi anlatiyor fakat biz orali degiliz. Herhalde dumani görmek yetmiyor, yangini görmek gerekiyor. 

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol