KÜTAHYA'DA OLMAYAN ŞEY TRAKYA'DA DA YOKTU

Atatürk'ün çevresi yazarlarından Falih Rıfkı Atay 1933 yılında yazdığı bir yazıda Rumların ülkede bulundukları zamanlarda "Bir tek Türk kunduracısı, bir Türk mahallesinde bir tek bakkal olmadığı zamanlarda Kütahyalıların Mustafa Kemal'den bakkal istediklerini yazar Zira Osmanlılar zamanında toplumun esnafı, sanatkarı, zaanatkarı, tüccarı, ticaret erbabı Rumlar ve Yahudiler idi. Bu acı gerçeği "Osmanlı Panayırları" adlı kitapta da okumuş, panayırlara mal götürenlerin çoğunlukla Rumlar olduğunu görmüştüm.
Atatürk'ün kurmay subaylarından Kazım Dirik, Trakya Müfettişi iken 1936 yıllarında Trakya'da NALBANT yoktu. O yıllarda hazırlanan TRAKYA KALKINMA PLANI'nında NALBANT SORUNU vardı. Rumlar gidince Trakya'da nalbant kalmamıştı. Hayvanlar nallanamıyordu. Tabii diğer meslekleri yapanlar da yoktu. Hepsi mübadilde gitmişlerdi. Bunun üzerine Kazım Dirik Paşa Bulgaristan'dan usta nalbantlar getirterek, bölgesel kurslar açtırmış nalbant yetişmesini sağlamıştır. Bu durumda Cumhuriyeti kuranların memlekete bir çivi çakmadıklarını söyleyenlerin aynaya bakıp gerçeği görmeleri lazımdır. 1934 TRAKYA YAHUDİ YAĞMASI olayının temelinde de Yahudilerin icra ettikleri sanatları, meslekleri ele geçirmek vardır. Bu nedenle Cumhuriyetin kalkınma hareketinde DEVLETÇİLİK bu ihtiyaçtan doğmuştur. Osmanlı az buçuk elinde bulundurduğu işleri, meslekleri ödeyemediği borçlar yüzünden kaybetmiştir. Duyun-i Umumi yani o zamanın IMF'si Osmanlı'nın gelir kaynaklarına el koyunca bu durum ortaya çıkmıştı. 1950'li yıllara kadar devletin kurucu unsurları ortalıkta görünmemişlerdir. Çünkü işler, meslekler, ticaret başkalarının elindeydi. Mustafa Kemal'in Türk'ün eline bunları vermesi şüphesiz ki zaman almıştır. Ama sonunda, kenarda köşede, dağda bayırda ve kırda iş yapanlar şehrin merkezine inmişlerdir. Bu nedenle Mustafa Kemal Atatürk baştan beri Türk insanının aradığı Devlet Adamı olmuştur. Dolayısıyla Cumhuriyet'in geçmişini karalamak kimseye bir yarar sağlamaz. Herkes kendi işine baksın Mustafa Kemal'in ne yaptığını, ne yapmak istediğini anlamaya çalışsın. Tabii yüzyıllar ötesini de etkileyecek bir DEVRİM yapmış. Yüce bir insanı anlamak kolay değildir.
Söz Mustafa Kemal'den açılmışken, İstanbul Kültür Üniversitesi'nde söylediğimi burada da söylersem, derim ki TÜRK'ÜN KURTULUŞ YOLU açılmışken, o yolu kapatmayın. Türk halkı tarihinde ilk defa kendini Mustafa Kemal ile ifade etmiştir. Zira Türk halkını tarih sahnesine çıkaran olmuştur. Belki denecek ki Türk halkı tarih sahnesinde vardı, evet vardı ama "SAVAŞ İNSANI" olarak tanınıyordu. Onu bütün yönleri ile sahneye oturtan Atatürk olmuştur. Şimdi 70-80 milyonuz ve insanlığın, uygarlığın her alanında az veya çok varız kendimizi kanıtlamaya çalışıyoruz. Bu olay var ya, herkes bilmelidir ki "MUSTAFA KEMAL OLAYI EVRENSELDİR" bizim bazı insanlarımızın anlamadıkları da budur. Kütahyalı, Trakyalı Mustafa Kemal'i öğrendiği için ona çağrı     yapmıştır.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol