KIRKLARELI'NDE IKI TARIHI BINANIN HIKAYESI

Kirklareli’nde tarihi dokunun korundugu söylenemez. Gerçi Edirne Kültür ve Tabiat Varliklari Kurulu Kirklareli’nde birçok (200’ün üstünde) bina için koruma karari almistir ama bu kararlar tarihi eserlerin korunmasina yetmemektedir. Örnegin Kirklareli merkezinde Rum yapimi tarihi bir okul yanmis (neden yandigi açiklanmamistir), bir baska tarihi bina ve bir tarihin tanigi, ve tarihin mekani olan Türk Ocagi binasi ise yikima terk edilmistir. Geçmiste bu iki binada cereyan eden olaylar, konusmalar ve tarihi kisilerin ziyaretleri yakin tarihimizde yer alan bazi seyleri ifadede belge niteligindedir. Ama öte yandan Kirklarelili bir is adami Ergin KALINOÄzLU çikiyor kentin Yayla Semti eteklerinde yer alan ve halkin “PAPAZIN EVI” olarak adlandirdigi binayi satin aliyor ve gelecek kusaklarin ilgisine ve bilgisine sunmak üzere restore ettiriyor. Yanan ve yikima birakilan iki bina devlete aittir. Su anlasiliyorki devlet kendisine ait tarihi eserlerin korunmasinda, onariminda zorlanmakta yada yerel yöneticiler ihmalkâr davranmaktadirlar.

Geçenlerde Ergin Kalinoglu ile Yayla’ya (Kocabayir’a) çikan Eski Hükümet Caddesi üzerindeki (simdilik papazin evi diyelim) kendisine ait restore ettirmekte oldugu binada idik. Restorasyon ustalari çalisiyordu. Uzun zamandan beri sürdürülen çalismalardan sonra binanin muhtesem tarihi görüntüsü büyük ölçüde ortaya çikmisti. Kalinoglu, binanin mimari tarzina uygun onarildigini söylüyordu. Binayi Kirklareli’nde halkin kültürel ve sanatsal etkinliklerinin hizmetine sunacagini, ama binanin görecegi hizmet biçimine göre daha ismini pek belirlemedigini, bina Kent Müzesi, Kent Kültürevi gibi isimler verebilecegine vurgu yaparken burada aydinlarin, kültür ve sanat erbabi kisilerin etkinliklerde bulunabileceklerini de konusmasina ekliyordu. Tarih bilinci ve bilgisi ile hareket eden Ergin Kalinoglu binaya genis bir alan kazandirmak için yakininda bulunan bazi arsalari da satarak bina alanina dahil ettigini belirtiyordu.

Önce sunu söylemek istiyorum. Kirklareli’nde bir sey olmak ve bir sey yapmak istiyenler, tarihe ilgi duyanlar, Kentli olduklarini söyleyenler bu binayi gezip görmelidirler. Bir devrin mimari biçimini ve sosyal karekterini ifade eden bina, çevrenin tarihi dokusu içinde ayri bir özellige sahiptir. Çünkü bu tarihi bina siradan bir bina olmadigi gibi, siradan bir hizmete de tahsis edilmis binalardan degildir. Biz binanin dünyaevi ve uhrevi hizmetler için kullanildigini biliyoruz. 1923 yilindan 1948 yilina kadar da bu binanin cumhuriyet tarihinde Kirklareli Deftardarligina hizmet verdigi bilenlerce ifade edilmektedir. Ama binanin yapilisi amaci ile yapildiktan sonra kullanilmasi sürecinde hizmeti arastirmalar sonrasi ortaya çikacaktir. Yalniz su kadarini söyleyeyim, bu tarihi bina kent halkinin ve aydinlarinin toplanti yeri, sosyal, kültürel ve sanatsal etkinlikler mekani oldugunda çok turist çekecege benzemektedir. Kalinoglu bu binayi kent halki için almistir. Kendisine ev olarak almis degildir. Bulunacak bir formülle binanin gelecegi tayin edilecektir.

Bu olayda asil öne çikan sey tarih bilgi ve bilinci olan bir is adaminin kent için örnek olusturmasidir. Bildigim kadari ile Sayin Ergin Kalinoglu sadece bir is adami degil, gazeteci yazardir. Bilgisi ve ufku genis bir insandir. Ilerde bu hizmetin ayrintilarini daha iyi anlatacagimizi umuyorum. Kalinoglu’nu da örnek olusturdugu için kutluyorum.