KIRKLARELİ TURİZMİNİ TETİKLEYİP ATEŞLEYECEK OLANLAR

Bizim de içinde yaşadığımız Kırklareli içine kapanmış görünmektedir. Kırklareli'ye ne olacaktır, NE OLMALIDIR? Belki var da biz bilmiyoruz. Ancak kamuoyunun bildiği bir şey yoktur. Bazı söylemler dile getirilmektedir ama bunlar kamuoyuna mal olmuş değildir. Mesela, PEYNİR KENT olsun diyenler var. Bizim gibi KÜLTÜR-SANAT olsun diyenler var. Buna karşılık Kırklareli'ne turist gelsin beklentisi yaygındır. Turizm yapılsın diyenler vardır. Fakat kamuoyunun benimsediği, daha doğrusu bildiği bir şey yoktur. Biz kültür-sanat kenti olması üzerinden hareketle Kırklareli turizmini tetikleyip ateşleyecek şeylere değinmek istiyoruz. Tabi Kent Konseyi'nin sustuğu, akil insanların konuşmadıkları yerde bazı kimseler konuşacaktır. Bize göre şunların turist çekme özellikleri vardır. Ancak bu özelliklerin yansıması, yansıtılması gerekir. Örneğin, Özgürlük Savaşçısı SPARTAKÜS, Türk Gölge Oyunu'na adını veren KARAGÖZ, Hıristiyan azizlerden AYANİ KOLOS ve SARI SALTUK, Aşağıpınar köyü ve AÇIK HAVA MÜZESİ, Kültür Bakanlığı Müzesi'nin arkeolojik eser deposu olmaktan kurtarılması, Kaynarca Tearos kaynakları, DUPNİSA MAĞARASI, Longoz ormanları ve İğneada, Vize ve Kıyıköy, Kaynarca'nın tarihi, hüviyetlerinin ortaya çıkarılması, tarihin en uzun su yolu ve yaylanın tarihi kimliği, Mustafa Kemal Atatürk'ün Kırklareli'nde başlattığı, KÜLTÜR DEVRİMİ fakat bunlara ilgi yaratabilmek için bunların bilgi, kültür ve sanat özelliklerinin ortaya çıkarılması, nasıl teşhir edileceklerinin tespiti yapılması gerekir. Bunlar turist çekme, motivasyon yaratma özellikleri olan unsurlardır.
Turizmin altyapısını oluşturmak için bir yerden başlamak gerekir. Ama her şeyden önce turistik yerlerin ve değerlerin, kültürlerin turizm açısından önem derecelerini somut biçimde belirlemek lazımdır.
Zamanımızın turisti gezip görmenin ötesinde kültür araştıran, soran, soruşturan, tarihi dokuyu, doğal çevreyi görmek, incelemek isteyen bir tiptir. Tabi temiz kent, yemek çeşitleri, zengin lokantalar, beyaz gömlekli garsonlar, son derece temiz tuvaletler, estetiği olan yapılaşma, üstü başı temiz insanlar, parklar görmek ister. Zamanımızın turisti ekonomiyi, tarihi bilen, coğrafyayı okuyan, çevre bilgi ve bilinci olan biridir ve doğal ki turistlere kenti anlatacak, Kırklareli'ni tanıtacak bilgi ve rehberlere ihtiyaç vardır. Belki bu yazdıklarımız Kırklareli'nde vardır, uygulanıyordur da bizim haberimiz yoktu. Olabilir.
Kırklareli ve kent merkezi için bir değişim isteniyorsa, böyle bir beklenti varsa herkes bu değişime, turist beklentisine hazır olmalıdır. Geçen yıl Trakya Cam'ı ziyaret eden kadınlı erkekli bir heyetin Lüleburgaz'dan İğneada'ya kadar temiz bir tuvalet bulamadıkları söylenmişti. Hela deyip geçmemek gerekir. Cumhuriyet'i kuranların ilk eğitimi halka tuvalet bilgi ve kültürünü vermek olmuştur. TRAKYA'NIN KALKINMA PROGRAMINDA BİR MADDE GENEL VE ÖZEL TUVALET YERLERİNİN NASIL OLACAĞINA İLİŞKİNDİR.
Görülüyor ki A'dan Z'ye kadar her alanda bilgiye, eğitilmeye ihtiyacımız vardır. Eğitilmekten, bilgilenmekten kaçmamak gerekir. Bu noktada öğrendiklerimizi yapmak, uygulamak da büyük önem taşımaktadır. Bilgi kullanılmak içindir. Unutmayalım ki zamanımız BİLGİ ÇAĞI'dır. Türk toplumu BİLGİ TOPLUMU olmak zorundadır. İşimiz zor fakat zoru başarmak zorundayız. Biz 1960'lı yılların sonunda Bulgaristan ve Romanya'ya yaptığımız bir gezide buralarda farklı hizmetler ve çalışmalar görmüştük. Bükreş sanki bir Tarih Dokusu, Bulgaristan bir Yeşil Park gibiydi. Biliyor musunuz Kırklareli'nin 19 isminden biri Meyve Cenneti anlamına gelmektedir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol