1960 yıllarının başında Mustafa Kemal Atatürk’ün Özel Telgrafçısı Yazar Sadi Borak, Vali Mehmet Saraçoğlu’nu makamında ziyaret etmiştir. Vali o sıra yakın tarih ile ilgili “İktidar Koltuğundan İdam Sehpasına” adlı kitabı okuyormuş. Bu ziyarette Sadi Borak kendisini bir gazeteci olarak tanıtmış. Gazeteci olduğunu söyleyince vali “burada bir haber mi araştırıyorsunuz?” diye sormuş. Borak "evet" demiş. Bunun üzerine Vali Saraçoğlu okuduğu kitabı eline alarak, sesinin dozunu da arttırarak, "Bana bak gazeteci efendi. Araştırma yapacaksan bu kitabı yazan gibi araştırma yap. Adam araştırmış, soruşturmuş, birçok kişi ile görüşmüş, olay sonuçlanmış, oturmuş bu kitabı ‘İKTİDAR KOLTUĞUNDAN İDAM SEPHASINA’ adlı kitabı yazmış.” Sadi Borak hiç renk vermeden valiyi sonuna kadar dinlemiş, sonunda, “Vali Bey okuduğunuz elinizdeki kitabın yazarı benim”, Vali şaşırmış, “Birader baştan söylesene de böyle yanlışlıklar yapmayalım.”
Rahmetli Sadi Borak bu olayı bana İstanbul Mustafa Kemal Derneği'nin Devrim Konseyi Toplantısı’nda söyledi. Kendisini de o zaman tanıdım, dost olduk ve daha sonra Kırklareli'nde yaptığı araştırma ile Vali Mehmet Saraçoğlu'nun yukarıya yazdığım söylemini yazıp gönderdi. “Özel notunda da bu olayı yazmakta olduğun kitapta ilgili yerine not et” dedi.
Vali Mehmet Saraçoğlu çok yakın görüştüğüm bir yönetici idi. Yerel gazeteleri dolaşır, gazetecilerle sohbet ederdi. Sadi Borak ile sohbet ederken, “ne konusunda araştırma için buradasınız” deyince Sadi Borak gazetecilere “haberin ve bilginin kaynağı sorulmaz” demiş, Saraçoğlu “belli ki usta gazetecisiniz” diye yanıtlamış.
Sadi Borak Mustafa Kemal'e suikast olayına karışmış olan Ankara Valisi Abdülkadir Bey üzerine başarılı bir gazetecilik yapmıştır. Bilindiği üzere suikast meydana çıkınca Ankara Valisi asker kökenli Abdülkadir Bey yakalanmaktan korkarak kaçmış, İstanbul'da saray kadını Enver Paşa'nın eşi Naciye Sultan'ın Bakırköy Çiftliği'deki tavuk kümesinde saklanmıştır. Saklandığı yer öğrenilince buradan Bulgaristan'a kaçmak isterken Kıyıköy ormanlarında yakalanmıştır. Sorgulanmak üzere Kırklareli'ne getirilmiştir. Yıl 1928'dir ve Kırklareli Valisi Kavalalı Sait Bey'dir. Kırklareli'nde sorgulanması bitince trenle Anakara’ya götürülmüş, yargılandıktan sonra idam edilmiştir. Sadi Borak bu olayı "İktidar Koltuğundan İdam Sehpasın” adlı kitabında anlatmıştır.
Yazılı bilgi kaynaklarına göre Ankara Valisi Abdülkadir Bey, “1908 Meşrutiyeti’ne kadar siyasi faaliyetler içersinde bulunmuştur. Selanik’te Mustafa Kemal’in arkadaşıdır. Güvenilir bir kişidir. Zaten öyle olmasaydı Ankara’ya vali yapılması mümkün değildir. İzmir Suikastine karışması şaşırtıcı olmuştur. Ancak olaydan sonra Bulgaristan'a kaçmak istemesi, firar etmesi, Bulgaristan sınırlarına yakın bir yerde yakalanması kuşku yaratmıştır. Mustafa Kemal'e suikast hazırlandığını öğrenip haber veren o sıra İzmir Valisi olan yakın arkadaşı, Kurmay Subayı Kazım Dirik olmuştur. Kazım Dirik Cumhuriyet ilan edildiğinde İzmir Valisi’dir, daha sonra yani 1935 yılında Trakya Genel Müffetişi olmuştur.
1942 yılında Cumhurbaşkanı İsmet İnönü Trakya'daki askeri birlikleri denetlerken Kazım Dirik İnönü'nün yanında Poyralı’ya gelmişti. O sıra II. Dünya Savaşı devam ediyordu, sınırlarımıza dayanmıştı. Oğlu, babası Kazım Dirik'i anlatan bir kitap yazmıştır. Gerek bu kitap, gerekse Sadi Borak'ın Atatürk ile ilgili kitaplarını tavsiye ederim.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol