Bizim askerlik tarihimizde savaşta yara almış fakat sağ kalmış askere GAZİ denir. Bundan dolayı halkımız Gazi olan eski bir askere yabancı değildir. Tarih bilenler de hatırlayacaklardır Osmanlı Devleti'nin kuran da bir Gazi idi. Osman Gazi 600 yıllık Osmanlı Devleti'nin kurucusudur. Devletin adı ondan gelir. Bu devlet yani Osmanlı Devleti bir aile, bir Sülale devletidir. Devletin yönetimi aileden aileye ya da babadan oğula geçerek 1299 yılından 1923 yılına kadar yaşamıştır. Ama Osmanlı Devleti bir Türk Devleti'dir, kurucusu Osman Gazi'dir. Bu da tarihin bir gerçeğidir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuran ise Mustafa Kemal Atatürk'tür. O da bir Gazi'dir. Mustafa Kemal vefat edinceye kadar halk bu büyük Devlet Adamı'na "GAZİ BABA" demiştir. Bundan dolayı Türk insanı biraz göçmen biraz gurbet olduğu kadar aynı zamanda biraz ŞEHİT biraz GAZİ'dir. Kore Savaşı'na kadar ülkenin hemen hemen her evinde bir şehit bir Gazi vardır. Gazilik, Şehitlik bir rütbedir. Şehitler, Gaziler vatan için cephelerde savaşarak bu manevi rütbelere sahip olmuşlardır. Bizim tarihimizde her savaşın bir Gazisi bir Şehit'i vardır. Şehitler, Gaziler vefat ettiklerinde genelde ŞEHİTLER MEZARLIĞI'na gömülürler. Çünkü onların kutsal rütbeleri vardır. Bundan dolayı mezarlıkları ayrıdır. Kutsallıkları vatan için savaşmış olmalarından ileri gelir. 1969 yılında Kırklareli İl Genelinde yaptığım bir araştırmada çeşitli savaşlara girip de o güne kadar sağ kalmış 400 gazi kişi tespit etmiş, onların bir kısmı ile görüşüp, GAZİLİK HİKAYELERİ'ni "YURT SEVGİSİ İLE YAŞAYANLAR" adı ile anlattım. Bu araştırmada Gaziler'in nerede ve hangi savaşta Gazi olduklarını, yaralandıklarını, madalya alıp almadıklarını, sakat olup olmadıklarını tespit etmiştim.
Türk tarihinde en çok Gazi olanlar, en çok şehit olanlar Osmanlı Devleti'nin son 40-50 yıllık döneminde olmuştur. Bu savaşlar 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı, 1897 Türk-Yunan Savaşı, 1911 Türk-İtalyan Savaşı, 1912-1913 Türk-Bulgar Savaşı, 1915 Türk-İngiliz, Fransız Çanakkale Savaşı ve Türk-Arap, Türk-Ermeni, Türk-Rus Sarıkamış, Türk-Rus Galiçya, Türk-Arap Savaşları ile tabii 1920-1922 Türk-Yunan Savaşı'nı da unutmamak gerekir. Bu savaşlara 1952'de cereyan etmiş olan KORE, 1974 Kıbrıs Savaşları'nı da eklemek lazımdır. Çok şükür ki Mustafa Kemal Atatürk 1920-1922 Türk-Yunan Savaşı'ndan sonra Savaş Dönemini kapatmıştır. Savaşı cinayet olarak vasıflandırmış, YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ diyerek savaşmaya nokta koymuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra çeşitli yerlerde ve bölgelerde meydana gelen çatışmaları savaş olarak vasıflandırmak da zordur. Fakat ne var ki her savaşta Türk halkı şehit ve Gazi vermiştir. Yani her savaşın bir şehidi, bir Gazisi vardır.
2-3 gün gecikme ile de olsa GAZİLER GÜNÜ'nü kutlarım. Sağ olanlara sağlıklar, şehit olanlara rahmetler dilerim. Bugün bir vatanımız varsa, onun üstünde özgür ve bağımsız yaşıyorsak başta bütün zamanların en büyük askeri (Komutan ve Devlet kurucusu) Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere Gazilere sağlıklar, şehitlere rahmetler dilerim.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol