MİLLİ MÜCADELEDE TRAKYA

Trakya, milli mücadeleye işgal altında iken katılmıştır. 1918 de Mondros Anlaşması imzalandığında Osmanlı Devleti'nin sonunun  geldiği anlaşılmıştı. Sonucu tahmin eden bazı yurtseverler arayış içersine girmişler, örgütlenme yoluna gitmişlerdir. Kırklareli'nde bu hareketin önderliğini Arızbaba Çiftliği sahibi Muhittin Özenbaş yapmıştır. Trakya'da ilk Müdafaa-i Milliye Cemiyeti'ni Kırklareli'nde o kurmuş, kadrosuna Kırklareli'nde bazı yurtsever kişileri almıştır. 1920 de Trakya işgal edildiğinde Muhittin Özenbaş İstanbul'dan Anadolu'ya silah sevkiyatında görev almıştır. Şevket Dingiloğlu ise, at arabaları ile Dereköy üzerinden Bulgaristan'a geçmişler, Bulgarların himayesi altına girmişlerdir. Bundan sonra işgal altındaki Trakya'da Yunan ordusu ile mücedeleyi Mustafa Kemal'in kurmay subayları yapmışlardır. Şevket Dingiloğlu ve arkadaşları Bulgaristan'dan Trakya kurtulduktan sonra Türkiye'ye dönmüşlerdir.
Bu süreçte bir takım Trakyalı yurtseverler ise arayışlarında bir başka yol izlemeye kalkışmışlardır. Mustafa Kemal'in onlara uyarısı çok sert olmuş, Trakya'nın kurtuluşunu Ankara'daki Büyük Millet Meclisi ve Hükümeti'nin sağlayacağını bildirmiştir. Bu uyarının içeriğini bundan kısa bir süre önce burada yayınlamıştım.
Milli Mücadelede Trakya ile ilgili bir gerçeğin bilinmesi lazımdır. Bu konuda bazı sorulara muhatap olmaktayız. 1920 de Trakya Yunan ordusu tarafından işgal edildiğinde Trakya'nın Anadolu ile her türlü bağlantısı kesilmiştir. Yunanlılar, Trakya'nın gelirlerine el koymuşlar, ilan ettikleri, Sıkıyönetim ile Trakya'yı hapishaneye çevirmişlerdir. Bir yandan da vergi tahsilâtına başlamışlardır. Bu yüzden Trakya çaresiz kalmış, Anadolu'daki Türk-Yunan Savaşı'na doğrudan yardım etme imkanı olmamıştır. Yunan işgali iki yıl sürmüş, bu süreçte Kırklareli, Edirne, Tekirdağ yani Trakya illeri, idari yönden Yunanistan'a bağlanmışlardır. Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'dan seçtikleri işbirlikçileri Yunan parlamentosuna sokmuşlar, onlara İllerini temsil yetkisi vermişlerdir. Biz, bu işgal döneminde yaşanan olayları Trakya'nın tutsaklığını çeşitli isim ve kılıkta silahlı milislerin başında bulunan Mustafa Kemal'in subaylarının Yunan işgal ordusu ile başarılı bir mücadele verdiklerini yazıp anlatmışızdır. Onların mücadelesini, işgal altındaki Trakya'yı "MİLLİ MÜCADELEDE TRAKYA/Bir Mücadelenin Perde Arkası" kitabımızda dile getirmişizdir. Bu kitap Genel Kurmay ve Milli Güvenlik Kurulu tarafından belgesel kabul edilmiş, okunması tavsiye edilmiştir. Bu destansı mücadelenin yetişen kuşaklar tarafından bilindiğini sanmıyorum. Bu topraklara kan ve can verenlerin bilinmemesi kimlerin ayıbıdır bilmiyorum. Bir takım kimselerin de Bilgi Kaynakları'nı söylemekten kaçınmalarını anlamakta güçlük çekiyorum.
Yurdumuzun Tarihi'ni özellikle Cumhuriyet Dönemi Tarihi'ni iyi bilmemiz gerekir. Tarih bilgisi ve bilinci yetersiz kuşaklar yetiştirmekten sakınmamız gerektiğini düşünüyorum. Zira tarih masal değil, derstir. Tabii ders alanlar için derstir.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol