MİLLİ MÜCADELE KAPSAMINDA ÖNCELİKLİ KAZANIMLAR

Türk Milli Mücadele Hareketi'nin öncelikli hedefleri vardı. Hareketin lideri ve önderi Mustafa Kemal Atatürk yıllar önce bunların neler olduğunu ajandasına yazmıştı. Balkan Savaşı'nda Vize cephesinde şehit olan arkadaşı Ömer Fevzi'nin eşi Corin'e Sofya'da Askeri Ateşe iken yazmıştı. Ancak kazanımları neler olacağını içimde bir sır gibi saklarım.
Milli Mücadelenin öncelikli kazanılanlarının başında "Siyasi Yönü olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni Ankara'da kurmak. Bu hedef Erzurum ve Sivas Kongreleri ile gerçekleşmiş, seçilen Milletvekillerinin Ankara'ya çağırılmaları ile Büyük Millet Meclisi’nin 23 Nisan 1920’de kuruluşu gerçekleşmiştir. Mustafa Kemal Meclis başkanlığına seçilmiş aynı zamanda Meclis Hükümeti'nin başı olmuştur. Bundan sonrası hareket askeri savaşları kazanmak, ülkeyi iç ve dış düşmanlardan kurtarmaktır. Bunun için Mustafa Kemal iki yıl sürecek bir askeri mücadele planı yapmış, bu plan gereğince düşmanlarla İnönü, Sakarya ve Başkumandanlık Meydan Muharebeleri yapılmıştır. Bu savaşların tümü Türk Ordusu’nun zaferi ile sonuçlanmış, memleket düşmanlardan temizlenmiştir.
Şüphesiz bu aşamadan sonra Askeri Zaferleri Diplomatik Zaferlerle taçlandırmak gerekiyordu. Düşmanların isteği üzerine Mudanya'da bir Ateşkes Toplantısı yapılması kararlaştırılmıştır. Bunun için Mustafa Kemal Garp (Batı) Cephesi Kumandanı İsmet İnönü'yü düşünmüştür. Mudanya'da düşman askerlerinin Anadolu ve Trakya'dan belirlenen bir süre içersinde ayrılmayı kabul etmişlerdir. Mudanya anlaşması ile Milli Mücadele’nin askeri yönü noktalanmış olmaktadır. Diplomasinin birinci aşaması geçilmiştir. Bundan sonra Lozan'da yapılacak barış görüşmelerinde Türkiye'nin uluslar arası hukuka göre tanınmasını, sınırlarının tecil edilmesidir. Ayrıca birtakım devletlere ve yabancı şirketlere tanınmış hakların geri alınması. Osmanlı borçlarının belli süreler içersinde ödeneceğini sağlamak olmuştur. Bu müzakereler çok sert ve tartışmalı geçmiş.
Türkiye'yi görüşmelerde Dışişleri Bakanı sıfatı ile İsmet İnönü temsil etmiştir. Zaman zaman müzakereler kesilmiş ise de sonunda Türkiye'nin uluslar arası hukuka göre hakları, istekleri kabul edilmiş, 24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması imzalanmıştır. Böylece milli mücadelede öngörülen hedeflere varılmıştır.
Bu mücadeleler, savaşlar, görüşmeler, anlaşmalar sonunda Türkiye özgür ve bağımsız olduğunu ilan etmiştir. İş, devrimlerin yapılmasına gelmiştir. En büyük devrim TBMM'nin Ankara'da toplanması, ulusun idaresini temsil etmesidir. Cumhuriyetin ilanı Yeni Türkiye Devleti'nin çizgilerini, yürüyeceği yolu belli etmiştir. Bütün bunlar ulusun Mustafa Kemal Atatürk Önderliğinde gerçekleştirdiği Yeni Türkiye imajıdır. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti hukukun üstünlüğü, insan haklarına dayalı, çağdaşlaşmayı hedeflemiş bir devlet olarak doğmuştur.
Türkiye'nin yönü, yörüngesi bu temel üzerindedir. Cumhuriyetin demokrasiye dönüşmesi, rejimin ve halkın demokratikleşmesi son noktadır.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol