Minsolmaz'dan Önadım'a ziyaret

Partisindeki görevinden istifa ederek AK Parti Kırklareli Belediye Başkan Aday Adaylığını geçtiğimiz günlerde parti binasında düzenlediği basın toplantısı ile kamuoyuna duyuran Selahattin Minsolmaz, Önadım Medya Grubu'nu ziyaret etti.
Önadım Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ferdi Kurtbayram ve Kırklareli Haber Sorumlu Yazı İşleri Müdürü H. Murat Taner tarafından karşılanan Minsolmaz, basın toplantısında kendisini yalnız bırakmayan Önadım Medya Grubu çalışanlarına teşekkür etti.
Kırklareli Belediye Başkan Aday Adaylığını açıklamasının ardından çeşitli görüşmelerde bulunmak, bu kapsamda Önadım Medya Grubu'nu da teşekkür etmek için ziyaret ettiğini ifade eden Minsolmaz, Kırklareli'nin bir değişime ihtiyacı olduğunu söyledi.
Kişilerle sorunumuz yok
Halkın da bu beklentide olduğuna inandığını vurgulayan Minsolmaz, Belediye Başkanlık makamına gelen herkesinde en iyi hizmeti sunabilme amacıyla bu göreve talip olduğunu belirtti. Bu görevi layıkıyla yerine getirenlerin takdir edildiğini yapamayanların ise eleştirildiğini anlatan Minsolmaz, ancak kişilerle de bir sıkıntılarının olmadığını söyledi.
Bu şehre olan borcumu siyasetle ödeyeceğim
"Ne kendi partimiz nede mevcut Belediye Başkanı ile bir sıkıntımız yok. Sonuçta hepimiz Kırklareliliyiz bu şehirde doğup bu şehirde büyüdük. Ben bu ülkeye ve bu şehre borcum olduğunu düşünüyorum. Bu borcu ödemenin en iyi yolu da siyaset olduğunu düşünüyorum" diyen Minsolmaz, siyasetin toplum için yapılması gerektiğini vurguladı.
Belediyecilik çöp toplama işi değil
Toplumun belediyecilik noktasında beklentilerinin siyasete soyunanlardan çok daha yüksekte olduğunu gözlemlediğini dile getiren Minsolmaz, "Özellikle Kırklareli insanı okuyan, eğitim düzeyi yüksek bir toplum. Bizim 2004 yılında çıkış yolumuzda buydu. Belediyecilik artık yolun yapılması, çöplerin toplanması işi değil. Dünyada da böyle değil" diye konuştu.
AK Parti'nin iktidara gelişi ile birlikte Belediye Kanunu'nda çok önemli düzenlemelerin yapıldığını dile getiren Minsolmaz, 2005'li yıllarda stratejik plan yapılması ve kent vizyonu oluşturulması gibi düzenlemelerin Belediye Kanununa girmesi ile birlikte artık belediyelerin gündelik çözümlerle üreten kurumlar değil, şehrin 20-30 yılını planlayan kurumlar haline gelmeye başladığını ifade etti.
Plansız olmaz
Buna hazırlıklı olan belediyelerin bulundukları kentlerde stratejik planlarını hazırlayarak kentle birlikte hızlı dönüşümler yaşadıklarını, hazırlıksız olanların ise yerinde saymaya devam ettiğini ifade eden Minsolmaz, "Bu stratejik planları belediye yapıyor ama kentteki tek yatırımcı kuruluş belediye değil. Kentteki tüm kurumların birbirinden haberlerinin olması gerekiyor. Aksi halde en basit örnek altyapıdan yola çıkarsak bir kurumun yer altı çalışması yapacağı yere belediye gelip kilit taşı döşüyor. Bu vizyonlardaki en temel nokta Kırklareli'nin ne olmak istediği. Çocuklarımızı sahip oldukları ilgi alanlarına göre, yeteneklerine göre yönlendiriyoruz. Müzikte çok başarılı bir çocuğu mühendis yapmak, tıbba çok eğilimi olan bir çocuğu hukukçu yapmaya çalışmak nasıl yanlış bir çaba ise şehrinde böyle analiz edilmesi gerekiyor. Stratejik planlarla kentin analiz edilmesi gerekiyor. Kentin bütün temsil organları ve karar vericileri organları uzun bir çalışma sürecine giriyor. Kentin imkanları, imkansızlıkları, avantajları nelerdir, biz ne olmalıyız, sanayi kentimi, tarım kentimi, üniversite kentimi yoksa bunların hepsinin belli bir havuzda değerlendirildiği bir yapıyı mı benimsemeliyiz. Yatırımları buna göre mi yapmalıyız. İşte bütün bunlar stratejik planda toplanıyor. Belediyeler bu planları halka deklare ediyor. Diğer etkileşim halinde olduğu kamu kurumları ile paylaşıyor. Yani örneğin Belediye yeni bir hal yapmaya çalışıyor ise bunu ticaret odası ile paylaşması gerekiyor. Ticaret borsası hayvan borsası yapmayı planlıyorsa bunu belediyenin de bilmesi gerekiyor. Ulaştırma Bakanlığı Bölge Müdürlüğü'nün yeni bir kavşak çalışması varsa bütün bunların bu plana entegre olması gerekiyor. Genel bütçeli devlet idaresinin yapmayı planladığı yatırımlarla özel sektörün yapmayı planladığı eğilimlerin tümünün bu planda olması gerekiyor. En basit örnek Kırklareli yıllarca bir üniversitesi olması için çabaladı. Binlerce imza toplandı. Bu imzalar hükümetlere iletildi. Kırklareli Üniversitesi yasalaşarak oldu fakat Kırklareli buna hazırlıklı yakalanmadı. Bir şeyi isterken onun altyapısını da kurgulamak gerekiyor. İmar Planlarımıza bir üniversite alanı koyamadık. Üniversite çıktıktan sonra bunu nereye yapacağız diye araştırmaya başladık. Bunun gibi bir plan dahilinde herkesin bilgisine açık ve şeffaf olarak paydaşları ile bunu tanımlayarak yapmamız gerekiyor. Katılımcı yönetim anlayışı, belli vizyon ortaya koyarak herkesin buna emek sarf etmesi ve bunun stratejik planının yapılması, amaçlarının, faaliyetlerinin tek tek yazılması, Kırklareli halkının, sivil toplum örgütlerinin, meslek odalarının Kırklareli Belediyesi 2015 yılında şu faaliyete başlayacak, diğer kurumlarında tamamlayıcı faaliyette şu işleri yapacak diye örgütlü planlı bir çalışma sürecine girilmesi gerekiyor. Bunun yapılmasındaki temel sebepte kaynaklar sınırlı ve kaynakların 1 lirasının bile heba edilmemesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Yönetim anlayışımız
Geleceği planlayarak hareket edecek bir yönetim anlayışı içeresin de olmayı planladıklarını söyleyen Minsolmaz, sözlerini şöyle sürdürdü;
"Bizim yönetim anlayışımızda Allah nasip ederse tam Kırklareli'nin durumuna, nüfusuna, coğrafi yapısına, doğal kaynaklarına, bütçe kaynaklarına ve gelecekte olması muhtemel olaylara göre geniş kapsamlı bir stratejik plan çalışması yapılarak olacak. Bu tüm Kırklareli'nin katılımının sağlanması ile olacak bir şey. Bu sağlanabilirse Kırklareli'deki hiçbir kaynak israf edilmeyecek, yapılan bir altyapı tesisi tekrar bozulmak zorunda kalmayacak. Bu yapılırken öncesinde kamu kurumları ve özel sektör ne yapması gerektiğini bilecek. Bir orkestra gibi hangi müzik aletinin hangi aşamada nasıl devreye gireceğini bilmesi gerekiyor."
Kentin imar sorunu
Kırklareli'deki temel sorunlardan birinin de  imar planları olduğunu dile getiren Minsolmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü;
"İmar planları kentin neredeyse yazılı anayasası gibi. Üniversite kenti olmaya doğru gidiyoruz. Eğitim için bir sürü genç ülkenin dört bir yanından geliyor. Fakat biz bunlar için yeterli eğitim alanı, spor alanı, kültürel alanlar, eğlence alanları çeşitli etkinlik alanları var mı? Bunların planlanması lazım. Tabi bu yapılırken bunu öğrencilerin kalacağı yurt yok deyip hemen inşaatlarımızı 1+1'e, 2+1'e dönüştürüp yurt yapalım buradaki olayı bir fırsata dönüştürelim gibi basit bir şekilde mi algılamak lazım yoksa bunun bütün boyutlarını düşünerek Kırklareli'de kalıcı bir gelişmeye sebep olacak, katma değer katacak bir planlamamı yapalım. Bunun içinde öğrencileri, temsilcilerini dinlemek lazım. Her olayı tüm boyutları, tarafları ve paydaşları ile konuşmak lazım. Buradan çıkacak sonuçları göz önünde bulundurmak lazım. Şehir imar planlarında yeterli yurt alanları yok. Belirli bölgelerde yurt alanları, spor alanları yaratmamız lazım ve bu Belediye Meclisinin bir gece toplanarak, hiçbir tarafı dinlemeden şu parsele yurt alanı işledik, falanca vatandaş burayı yurt yapmak istedi bizde imar planını değiştirdik demekle olmuyor. Olay sadece yurt yapmakla da olmuyor. Dolayısı ile bunun yönetilemediği şekillerde bu iş hep kaosa gitmiştir bunun kaosa gitmesinin nedeni ise karar noktalarını etkili ve paydaşların görüşlerinin alınmaması uygulayıcıların da kararları dar çerçevede alıp topluma böyle layık görmeleri, arkasından gelebilecekleri görmeden hızlıca harekete geçilmek istenmesinden kaynaklanıyor."