Yazimin basligi olan sözü 1816 yilinda Napolyan Bonabart’in söyledigi rivayet edilir. Napolyon’un bu sözü hangi vesileyle söyledigi bilinmiyor. Bugün bu sözün söylenmesinin üzerinden neredeyse 200 yil bir zaman geçmesine karsin söz hâlâ geçerlidir. Dünya bugün Napolyon’un bu sözünü konusmaktadir. “ÇIN UYANINCA YER YERINDEN OYNAR”.
Çin, Asya Kitasi’nda dünyanin en kalabalik ülkesidir. SARI IRK olarak anilmaktadir. Türkler Ortaasya’da ikenzaman zaman Çin ile savasmislardir. Binlerce kilometre ki 6500 km. tutan Meshur ÇIN SEDDI’ni (Korunma Duvari’ni) Türkler’e ve diger gruplara karsi yapmislardir. Ingiliz Türkolog Dostum Prof. Dr. Laurenc Picken 1960’li yillarin sonuna dogru bana Çin’den yazdigi bir mektupta Türkler’in Çin saraylarinda müzik çaldiklarini bildirmistir. Ingiliz bilgin ayni zamanda bir müzikologtu ve Türk Halk Çalgilari adli bir kitabin sahibi idi.
Çin için bazi tarihçiler “SARI EJDERAH” da derler. Biz yillar önce Amerikali kadin yazar Pearl Buck’un Türkçe’ye “SARI ESIRLER”, “HEP SENIN IÇIN” diye çevrilmis iki kitabini okumus, o eski Çin hakkinda azbuçuk bilgi sahibi olmustuk. Ancak bugün ortada o eski Çin yoktur. Çin, 1930’lu yillarda rejim degisikligine gitmis, bu amaçla Mao 100 bin kisi ile 12 bin km. yol yürümüstür. Bu yürüyüs 366 gün sürmüstür. Tabii yürüyüs sirasinda onlarca dag ve nehir asilmis, 82 sehir isgal edilmistir. Bu, tarihin uzun yürüyüslerinden biri olmustur. Yeri gelmisken diger uzun yürüyüsler arasinda bulunan Mogollarin, Kartaca Hükümdari Anibal’in Alp Daglarini geçisini, Napolyon’un Moskova dönüsünü, Onbinlerin Yürüyüsü’nü, Italya’da Karagömlekliler’in Yürüyüsü’nü anabiliriz. Fakat yine tekrar etmek gerekirse tarihte UZUN YÜRÜYÜS yolunu açan Çinliler olmustur.
Bugün Çin hizli bir kalkinma süreci içersindedir. Uzay’a gitmistir, Nükleer Güç haline gelmistir ve dünya ekonomistlerinin hesaplarina göre 15-20 yil içersinde dünyamizin ileri ülkelerinin sahip oldugu refah düzeyine gelecektir. Devlet Ekonomisi’nden Liberal Ekonomi’ye geçis Çin’e ufuk açmistir. Ortalama yilda yüzde on kalkinma hizi gerçeklestirmektedir. Isçilik ucuz, maliyet düsüktür. Çin de sadece sermaye (para) pahalidir ve bunun için de yabanci sirketlere inanilmaz derecede yatirim kolayliklari saglanmaktadir.
Sühhesiz Çin’in dengeli bir kalkinma içinde oldugunu söylemek mümkün degildir. Fakirlik yaygin biçimdedir. Giyimleri gibi yüzleri de birbirine benzemektedir. Yani standart insanlardir. Disiplinli bir toplum olmasi nedeniyle Çin polisleri silah tasimamaktadir. Trafik son serece düzenli, fakat yollarda modern araba görmek bir hayaldir. 15-20 metrekare evlerde oturanlar çogunluktadir. En büyük memurun aldigi maas 1.5 milyari geçmemektedir. Büyük kentlerde ticaret cadde ve sokaklara düsmüs gibidir.
Çin’i gezip gören insanlarin yayimladiklari notlardan da yararlanarak aktardigimiz bu bilgiler isiginda Çin’in tümü ile kalkinmis ülke oldugu söylenemez. Insanlar rahat degildir. Bir milyar 250 milyon nüfusu, 10 milyon kilometrekare topragi olan Çin’in komsularindan Hindistan, Pakistan ve Rusya nükleer güce sahip ülkelerdir. Bunlarin arasina sikismis olan Çin’in gelecekte ne yapacagi bilinmemektedir. Su an Amerika’nin korkulu rüyasi Çin’dir. Dünyapiyasasina çok ucuz ve oldukça da kaliteli mallar sürmek suretiyle gelismekte olan ülke ekonomilerini olumsuz yönde etkiledigi basinda yer almaktadir. Türkiye bu etkilesim içersindedir.
Türkiye Çin’i PEKIN ÖRDEÄzI’nden mi tanimistir? Hayir, piyasaya sürdügü mallardan, çekik gözlerinden tanimaktadir. Su an dünyaya kapali gibi görünmektedir. Ancak bu aldaticidir. Zira Çin, ekonomisi ve gelistirdigi teknoloji ile dünyayi fethe çikmistir. Bu ergeç olacaktir. “Çin Uyaninca Yer yerinden Oynayacaktir.” Iste o zaman dünyanin huzuru kaçacaktir. Belki o zaman Amerika kendi sinirlarina çekilecektir. Dünya Imparatorlugu, Dünya Jandarmaligi hayali bitecektir. Bugün itibariyle Çin ile Amerika Asya’nin kontrolü konusunda bir mücadelenin içersindedirler.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol