NEYZEN TEVFIK

Bugün bazan sadece Neyzen, Neyzen Tevfik diye andigimiz büyük hiciv i e ney üstadinin resmi adi Tevfik Kolayli'dir. Fakat çogu kisi onu Tevfik Kolayli olarak bilmez, ya Neyzen, ya da Neyzen Tevfik diye anar. Neyzen Tevfik, Halikarnas Balikçisi diye anilan yazar Cevat Sakir'in sürgün gittikten sonra üne kavusturdugu ve simdi sanatçilarimizin yazlik ve kislik barinagi olan Bodrum'da 24 Mart 1879 yilinda dogmustir. Bodrum o yillarda adi sani bilinmeyen küçücük bir kiyi kasabasi idi. Babasi Hasan Fehmi Efendidir. Babasi, musikiden anlayan, esprili, sanatsever, kültürlü bir hocadir. O dönemde sarikli hocalar hem Ögretmenlik, hem de hocalik ederlerdi. Içlerinde çok ileri görüslü olanlari vardi ki, Hasan Fehmi Efendi bunlardandi. Basinda sarigi, sirtinda latasi ile saz dinlemeye gittigi için bagnaz hocalar tarafindan elestirilirdi. Bir rüstiye (ortaokul) ögretmeni idi.
Neyzen Tevfik'in çocuklugu ele avuca sigmaz yaramazliklarla geçmistir. Daha okula gitmez durumda iken basak saplarindan, kamistan düdükler yapar, kendi kendine çalarmis. Sadece kendi kendine düdük çalmakla da kalmaz, mahalle çocuklarini çevresine toplar, onlari eglendirirmis.
Okul çaginda iken bir gün babasi ile kirlik yörelerde dolasiyorlarmis. Kasabanin Tepecik kahvesine kadar uzanmislar. Orada soluklanirlarken uzaktan ney sesleri duyulmus. Tevfik, babasina, «Bu sesler nedir?» diye sormus. Babasi da, «Bunlar gezginci dervislerdir, ney çaliyorlar.» demis. Ney, o günden baslayarak Tevfik'in kafasinda ve gönlünde yer etmis.
Bir süre sonra babasi Hasan Fehmi Efendi, Bodrum'dan Izmir'e yakin Urla kasabasina görevli olarak atanmis. Küçük Tevfik Urla sokaklarinda dolasirken, duydugu ney seslerini arar olmustur. Bir gün, bir berber dükkaninin önünden geçerken ney sesi duymus. Küçük Tevfik, saygiyla ceketinin önünü iliklemis, fesini düzeltmis, bir büyük adam terbiye ve nezaketi ile dükkândan içeri girmis. Bakmis ki, berber Kâzim Efendi ney çaliyor, onu dinlemeye baslamis. Kâzim Efendi çalmayi kesince de saygi ile elini öpmüs, «Bana ney dersi verir misiniz?» demis. Bu saygili çocugu çok begenen berber Neyzen, ona ders vermeyi kabul etmis. Ancak babasindan izin istemesini de önermis. Babasi da riza gösterince Neyzen ders almaya baslamis.
Ney üfleme, neyin etkili havasi onu iyiden iyiye büyülemis. Ney çalarken, sikintilar, bunalimlar, sar'a nöbetleri geçirmeye baslamis. Yakinlari onu ney çalmaktan alikoymak istemislerse de, dinlememis isi sonuna degin götürmüs. Büyükleri bakmislar ki çocugun sikintilari ve bunalimlari artiyor, onu bir süre neyden vazgeçilmisler. Okulu da birakmak zorunda kalmis.
mustafaermis@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol