Ömer Madra’nin “Persembe Sohbetleri” toplantisinda yaptigi konusmayi 5 Nisan 2006 tarihinde Salom Gazetesi’nde okumustum. Ömer Madra o yillarda Bilgi Üniverstesi Uluslararasi Iliskiler ve Uluslararasi Hukuk dallari ögretim üyesiydi.
Ömer Madra bu sohbet konusmasinda “Ne Olacak Bu Dünyanin Hali” konusuna deginiyordu. Amerikali bir bilim adaminin söyledigi “Dünya disinda hayat ve zeka yoktur” sözünü hareket noktasi yaparak söyle diyordu:
“Dünya disinda zeka sifir noktasindadir. Yani yok gibi bir seydir. Insanlarin yaptiklari zihni organizasyon ve medeniyet açisindan bakildiginda evrende (kainatta) baska medeniyet (uygarlik) kurucak zekâ yoktur. Bu durumu ortaya çikarmak için söyle bir arastirma yapmislardir.
“Dünya yüzünde, üç milyar 600 yildan beri hayat vardir. 12 milyar yillik bir geçmisi olan evren (kâinat) içinde dörtbuçuk milyar yilllik bir dünya vardir. Yani evren olustuktan yaklasik sekiz milyar yil sonra dünyada olusmustur. Dünya olustuktan 4 milyar yil sonra da dünyada hayat görülmeye baslamistir. Hayat bakterilerle baslamistir. Ilk Hayat basladigindan günümüze yakin zamana kadar yeryüzünde 50 milyar tür oldugu tespit edilmistir. Bu elli türden sadece birisi medeniyet kurmak için bir zekaya sahiptir. O tür, insandir. Elli milyar türün içinde medeniyet kurucak, bunu yasatip koruyacak zekaya kalibiyetine sahip sadece insandir.”
Dünyanin akilli ve zengin ülkeleri her alanda bir arastirmanin evreni kesfetmenin, dünyayi tanimanin çalismasi içerisindedirler. Bugün insanlik nükleer silahlarla yarattigi medeniyeti yok etme noktasina gelmistir. Bu güç dünya ve kainat kuruldugundan beri görülmeyen bir güçtür. Amerikali tarihçiler insanligin son bin yilinda insanin savasmadigi, çatisma yapmadigi sadece ONBIR GÜN oldugunu söylüyorlar. Demek ki insanoglu hep savasmis ve çatismistir. Savasi ve çatismayi kendi cinsi, soyu içinde yapmistir. Yani insan kendi soyunu yok etmek için eline silahi almis, uçak yapmis, nükleer güç haline gelmistir. Ve bundan elli yil kadar önce de bu tutum ve tavrini degistirme ihtiyacini duymustur. Savas doktrini barisi korumaya yönelik yapiya dönüstürülmüstür. Yani bugün silahlanma varsa bu savasmak için degil, barisi korumak içindir. Ancak dünya ve insanlik için günümüzde baska tehlikeler de söz konusudur. Amerikan uzay merkezi dünyayi ve insanligi tehdit eden uzayda 300 metre büyüklügünde Göktaslari tespit etmistir. Bunlarin içinde bes tanesinin dünyaya çarpma ihtimali çok yüksektir. Bu nedenle bu Göktaslar’in sürekli izlenmesi gerekmektedir. Ancak NASA’nin buna parasi yoktur. Uzay Fonu’nda para kalmamistir. Acilen 800 milyon dolara ihtiyaç vardir.
Görülüyor ki insanlik bizim hayal bile edemeyecegimiz sorunlarla, konularla mesgûldur. Uzayin derinliginde ve sinirlarinda yeni bilgiler pesindedir. Atatürk’ün “ZAFER GÖKLERDEDIR” sözü her geçen zaman içerisinde güncelligini arttirmaktadir. Bugün insanoglu bir KIRLI BOMBA’dan söz etmektedir. Dünyaya bir Kirli Bomba atildiginda bunun kirli olup olmadigini tespit için insanin sadece sekiz dakikasi vardir. Biz bu tür seylerin neresindeyiz? Yoksa hiç mi bunlardan haberimiz yok. Siz de merak etmez misiniz?
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol