ÖNCE ANLAMAYA-SONRA ANLASILMAYA ÇALISMAK

Bir gün yabanci bir tarih yazari, Atatürk'e bütün isteklerine ulasma basarisinin sirrini sormustu.
Atatürk- Durur, durur, dinlerim, dedi. Sonra tekrarladi.
-Durur, durur, dinlerim. Ve sustu.
Sonra ilave etti
- Ben her hangi bir ise giristigim zaman karsimdakinin ne yapabilecegini ve en kötü ihtimalleri düsünürüm. Ona göre tedbirlerimi alarak hareket ederim", diyordu.
Burada en etkili iletisim, insanin kendi kendine kurdugu iletisim oldugunu düsünmekteyim. Büyüklerimiz bu konuda kitaplar yazmislar anlatmislar, neyi insani ve insan degerinin çok yüce olusunu. Sevmenin ve sevilmenin ne oldugunu. "Önce anlamaya çalis, sonra anlasilmaya" ilkesini de söyle anlatabiliriz.
Gözlerinizden rahatsizsiniz ve gözcüye gidiyorsunuz. Doktor sikayetinizi dinliyor, sonrada kendi gözlügünü çikarip size uzatiyor.
Siz diyorsunuz ki "Ama nasil olur sizin gözlügünüz bana uymaz ki. Doktor sizin ne söylediginiz umursamadan devam ediyor; Bu gözlügü ben on onbes senedir takiyorum, gerçekten yararini gördüm, evde yedek bir gözlügüm daha var, siz bunu kullanabilirsiniz" der. (Kay Yasar Tükek)
Gözlügü takiyorsunuz, görüntü daha da kötülesiyor. "Bu bir felaket" diye bagiriyorsunuz. Çünkü hiç bir sey göremiyorsunuz. Gözcü "ne var ne oldu" diye soruyor. "Bu gözlük benim isime yariyor. Biraz sabredin".
Siz israr ediyorsunuz, "sabrediyorum ama hersey bulanik". Doktor olumlu düsünün" diyor. Ama siz hala kesinlikle hiç bir sey göremediginiz söylüyorsunuz.
Doktor sizin â?~nankör' oldugunuzu söylüyor. Varsayalim ki böyle bir olay yasadiniz ve yardima ihtiyaciniz var. Ayni doktora gidermiydiniz?. Biliyoruz ki hayir diyeceksiniz.
Ne yazik ki, çogumuz insan insana bir iletisimde bu örnegin tavrini sergiliyoruz. Anlamadan yargiliyoruz. Tedaviden önce teshis (yani tani) koymuyoruz. Konulara dinlemeden, anlamadan dahil oluyoruz. Ögüt vermeye çok da merakliyiz. Sorunu derinlemesine anlamadan hemen ön yargiya basvurup en büyük hatayi pesinen isliyoruz. Çagdas insan böyle yaparmi? YAPMAZ.
Insan iliskilerinde en temel kural olan, iletisim anahtari ÖNCE ANLAMAYA-SONRA ANLASILMAYA ÇALIS ilkesini unutuyoruz. Iletisimde gaye kisiler arasi iliskilerde olabildigince az sürtüsme yasayarak, sorunlari kavgaya dönüstürmeden çözebilmek, aci yerine mutluluk-kin yerine hos görü, nefret yerine, sevginin yüklendigi bir insan veya toplum ya da aile yaratmaktir. AKSI HALDE BIRILERINE MALZEME OLURSUNUZ..
Bu konuda büyük düsünürlerden Haci Bektas Veli diyor ki
Hararet nardadir, sacda degildir
Keramet hirkada, taçda degildir
Her ne arar isen kendinde ara
Kudüs'de, Mekke'de, Hac'da degildir

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol