Cumhuriyet, Osmanli Devletinden okumus bir toplum devralmamistir. Cumhuriyet, okumamis okutulmamis bir halkla yola çikmistir. Bu nedenle cumhuriyet karanligi yüzyillar boyu sürmüs bir halkin üzerine dogmustur. O, bir avuç okumus insaniyla karanligin, cehaletin üzerine yürümüstür. Atatürk'ün çevresinde parmakla sayilacak kadar az bir kitap yazar takimi vardi. Ortalikta Yakup Kadri Karaosmanoglu, Halide Edip Adivar, Falih Rifki Atay, Rusen Esref Ünaydin: Åzair ise hemen hemen hiç yok gibidir. Olanlar ise Anadolu Ihtilali'ni geregince ve de yeterince anlatmaktan uzaktilar. Bu nedenle Mustafa Kemal'in yaptigi devrimin fikriyatini hazirlayan ortalikta ne sair vardir ne de o Fransiz Ihtilali'nde görülen düsünürlere benzer kalemi güçlü, sesi gür yazar ve sair vardir.
Cumhuriyet kültürü, kitap kültürü sonradan ortaya çikmistir. Biz dahi Cumhuriyet Kültürü'nün öncüleri olan Halide Edipleri, Yakup Kadri Karaosmanoglularini, Falih Rifkilari, Rusen esrefleri okuyarak kitap dünyasina girdik. Sonra ortaya kitaplari çok satan ve çok okunan yazarlar çikti. Onlar, Kerime Nadirler, Åzuküfe Nihaller, Peyami Safalar, Resat Nuriler, Mahmut Esatlar, Etem Izzetler, Aka Gündüzler, Mahmud Yesariler ve tabi daha birçok yazar Cumhuriyet Kitap Kültürü'nün öncüleri olarak Milli Edebiyat'ta yer almislardir. Bu romancilarin, Halit Refik Karay gibi öykücülerin yaninda Milli Edebiyatin sairleri de yetisip okunmuslardir. Sözgelimi Necip Fazil Kisakürek, Halil Nihat Boztepe, Faruk Nazif Çamlibel, Kemalettin Kamu, Ömer Bedrettin Usakli, Nazim Hikmet Cumhuriyetin ilk yillarinin sairleri olarak okunmuslardir. Bunlarin yanlarinda baska sairlerde vardir. Orhan Seyfi Orhun, Fazil Hüsnü Aykaç, Yusuf Ziya Ortaç, Abdülhak Åzinasi Hisar vardir. Bu yazar ve sairler yetisen cumhuriyet kusaklarina okuma zevki vermisler, okuma kültürü yaratmislar, kitabi sevdirmede önemli rol oynamislardir.
Mesela Mahmut Karakurt'un "DAÄzLARI BEKLEYEN KIZ" kitabi, hatirlarim kahvelerde okunurdu. Trakyalilar daha çok Mükerrem Kamil Sun "ISTRANCA ETEKLERINDE" kitabini okumuslardir. Daha sonra Bulgar Sadik'in ( Sadik Pogdan'in) hatiralarina sarilmislardi. Bulgar Sadik, müslümanligi kabul etmis, Türklüge hizmet eden bir eskiyadir. Heyecanli bir hayati vardir. Faaliyet alani genelde Trakya oldugu için ilgi görmüstür.
Bu vesileyle sunu da belirtmek gerekir ki ulusal uyanis, ulusal bilinçlenme ve bilgilenme 1908 ikinci mesrutiyet devrimi ile baslamis, 1912 Balkan Savasi yillarinda hiz kazanmistir. Yurt Sevgisi, ulus bilgi ve bilinci bu yillarda filizlenip gelismis, milli mücadeleyi ateslemis, milli edebiyatin dogmasina neden olmustur. Bu dönem "Türklügün uyanis dönemi"dir. Topraklarini savunan, bilgilenen, bilinçlenen bir toplum ortaya çikmistir. Milli duygu ve heyecan, ulusal cosku doruktadir. Zira baska Mustafa Kemal vardir. Insanlar okumus, okumamis olsunlar, O'na inanmislardir. Bu inançla yeni Türkiye sekillenmistir.
Görülüyor ki KITAP KÜLTÜRÜ bir toplumu, bir ulusu hareketlendiren, heyecanlandiran, costuran bir motivasyondur. Fransa'da 1789 da fikir ve edebiyat adamlarinin yaptiklarini yillar sonra bizde Mustafa Kemal Atatürk öncülügünde Cumhuriyet Kültürünü, Cumhuriyet Åziirini ve tiyatrosunu yazanlar yapmislardir. 1950'ye kadar Milli Uyanis ve Heyecan öndeydi, toplumu ileriye götüren, daha fazla okumayi tesvik eden, daha fazla çalisip üretmeye vesile olan etkendi. Biz çok partili hayatta birbirimizden kopup dagildik ve simdilerde de sokaklarda kirip döküyoruz, kendimize zarar veriyoruz. Ülkemizin imajini bozuyor, ufkunu karartiyoruz. Ortada sagliksiz bir toplum vardir. Milli Ruh ve Heyecana ihtiyaç duymaktadir. Tekrar uyandirilmayi beklemektedir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol