ORTADOĞU'DAN SAVAŞIN AYAK SESLERİ GELİYOR

90 yıllık Cumhuriyet tarihinde karşılaştığımız en tehlikeli olayla başbaşayız. 90 yıldan beri Araplar'a mesafeli iken son yıllarda onların içine düştük. Uyuyan düşmanlıklarını uyandırdık. Arap Baharı'nı. Arapların sosyal hareketlerini yanlış değerlendirdik ve onların kendi aralarındaki, kendi içlerindeki kavgalara, çatışmalara bulaştık. Şu aşamada Ortadoğu'dan çekilip bir köşeden seyretmemiz de mümkün değildir. Belki uzun yıllardan beri Ortadoğu böyle bir savaş tehlikesi içerisine düşmemiştir. Çünkü bugün Ortadoğu ülkeleri Nükleer bir savaştan söz etmektedirler. Herkes birbirini tehdit etmekte, FÜZE SAVAŞI ile korkutmaktadır. Türkiye bu bataklıktan nasıl çıkacaktır? Gerçi bugün için Türkiye, Ortadoğu'daki bir savaşın tarafı değildir; ama Taraf olması da ihtimal dahilindedir.
Rusya'nın Delipetro'dan beri emeli, hedefi Akdeniz'e, sıcak sulara inmektir. Osmanlılarla yaptığı savaşlar hep bu yolu açık tutmak, Akdeniz'e inmektir. Nihayet Rusya bugün Akdeniz'dedir. Amerika'ya, Batılı ülkelere, "Ortadoğu'da, Akdeniz'de ben de varım" demek istemektedir. Tehlike bu sözün kendisindedir.
Türkiye bugün Suriye ile İran'ı Nükleer Savaş tehlikesi altındadır. Açık açık Türkiye'yi vuracaklarını söylemektedirler. Oysa düne kadar Türkiye bu ülkelere KARDEŞ gözü ile bakıyordu. Bu durumda bir kez daha anlaşıldı ki, ülkeler devletler arasında dostluktan önce düşmanlık vardır. Bu gerçeğin göz ardı edilmemesi lazım. Bu gerçek her zaman çıplaktır. Araplar gibi gayrı ciddi politikalar olan ülkelerin dostlukları daima kuşkuludur. Bunların ne zaman dost ne zaman düşman olacakları, hangi cephede yer alacakları belli değildir.
    Bugün itibariyle Ortadoğu'da savaş ne kadar tehlikelidir? Gerçi diplomaside çare tükenmez ama biz muhtemel bir savaş tehlikesi görmekteyiz. Çünkü savaş nedeni olacak sorunlar iç içedir. Yumak çözülmüş, manzara görülmüştür. Savaşın çığlıkları, savaşın rengi görülmektedir. Bir saldırı durumunda NATO ve Amerika Türkiye'yi koruyacaklarını söylemektedirler. Korumaları anlaşma, ittifak gereğidir ama asıl sorun Türkiye'nin kendini savunma gücündedir.
    Bugün Ortadoğu'da savaşı tehlikeli hale getiren Amerika ve Rusya'nın Ortadoğu'da silahları, savaş gemileri ve hedefleriyle oraya yerleşmiş olmalarındandır. Ortadoğu'da şu yakın günlerde savaş çıkarsa bunun nereye kadar gideceği belli değildir. Muhtemel bir savaş Ortadoğu'da haritayı değiştirir. Birçok ülkenin sınırları değişir. Birçok ülke savaştan bölünmüş, hatta yok olmuş olarak çıkabilir. Ortadoğu Savaşı'nın büyüklüğü onun gizli gücündedir. Zira Ortadoğu Savaşı şunun için, bunun için çıkmış görünse de aslında savaş bir PETROL SAVAŞI, Enerji Kaynakları'na hâkimiyet savaşı olacaktır. Dileriz ki ülkemiz 1711 de Baltacı Mehmet'in Ruslarla yaptığı savaşta elde ettiği başarı ile çıkar.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol