Tarihi dikkatle okuyanlar görmüşlerdir ki Osmanlılar Balkanlar'a büyük önem vermişlerdir. Bir sefer hariç, bütün seferlerini Balkan ülkelerine, Romalıların fethettikleri topraklara yapmışlar, bu amaçla Viyana'ya kadar gitmişlerdir. Kanuni Sultan Süleyman zamanında Osmanlı Devleti 60 milyon nüfus, 10 milyon metrekare toprağa sahipti. Osmanlı Devleti'nin ağırlıklı olarak hakim olduğu coğrafya yeryüzü Balkanlar'dı. Yukarıda da değindiğimiz gibi Romalılar'ın fethettikleri yerler Avrupa'da Osmanlılar'ındı.
Osmanlıların Avrupa seferleri genelde İslam'ı yaymak içindi. Bugün Avrupa'da İslam varsa Osmanlılar sayesindedir. Osmanlılar İslam dinini Avrupa'ya götürmüşlerdir. Ama fethettikleri yerleri VATAN yapamamışlardır. Belki Islahatçı, Yenilikçi Padişahlar buraları vatan yapmayı belki düşünmüş olabilirler. Fakat ne var ki VATAN NEDİR, BİLMİYORLARDI. Osmanlılar da VATAN arayışı devletin gerileme ve dağılma dönmelerinde akla ve gündeme gelmiştir. Nitekim okulların eğitim ve öğretimini de devletin kuruluşunda 400-500 yıl sonra düşünmüşlerdir. Devletin idari temeli ve çatısı da 1839'dan sonra gündeme gelmiştir.
Osmanlılar, Avrupa uyurken ilerlemişler, uyandıklarında DURAKLAMA ve GERİLEME süreci başlamıştır. Bu aşamada Balkanlar'ı Vatan yapmayı düşünmek için zaman kalmamıştır. Zira toprak kaybı dönemi başlamıştır. Toprak kaybı aynı zamanda nüfus kaybı demekti. Osmanlı'nın egemenliği altındaki eyaletler artık ULUS DEVLET sürecine girmişler, Osmanlı mozaiğinden kopmaya başlamışlardır.
Vatanı milli devletin toprağı olarak düşünmek son yüzyılda konuşulur olmuştur. Fakat çağdaş anlamda vatan ve devlet milli mücadele sürecinde yaşadığımız özgürlük ve Bağımsızlık Savaşı ile oluşmuştur. İstanbul'da Meclis-i Mebusan Osmanlı Devleti'nden geriye kalan toprakların sınırlarını MİSAK-I MİLLİ ile belirleyip ilan etmiş, Anadolu'da Mustafa Kemal önderliğinde düşmanla savaşan Kuvay-ı Milliye ve Müdafaa-i Hukuk Birlikleri Misak-ı Milli sınırlarını tanımışlar, onu savunmuşlar Lozan'da Yeni Türkiye'nin Türkler'in yaşadığı yer olarak uluslar arası hukuka not ettirmişler, karara bağlamışlardır. Buna göre Lozan Türkler'in yaşadığı vatanın Tapu Senedi'dir.
Vatan bilgisi, bilinci ve sevgisi, vatanı savunmanın, vatanı imar etmenin en güçlü nedenidir. Çanakkale Zaferi bunu sembolize eder. Bu nedenler Çanakkale Savaşı'nda canını verenleri, kanını akıtanları saygıyla anıyorum. Çanakkale ruhunun yıllar geçtikçe daha da önemsenmesini diliyorum.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol