Osmanlı'yı sert biçimde eleştiriyoruz. Bazıları da bu eleştiri dozuna bakarak Osmanlı Düşmanlığı yapıldığını sanıyorlar.
Osmanlı Devleti'nin yanlışlarını eleştirmek hiçbir zaman düşmanlık değildir. Çünkü buna gerek yok. Osmanlı zaten kaybetmiştir. Bundan sonra kazanacağı bir şey yoktur. Bu durumda eleştirileri Yapıcı Eleştiriler olarak algılamak lazımdır. O da ders almak için.
Her vesileyle söylüyor ve yazıyoruz. Osmanlı bizim geçmişimizdir. Dünyanın Büyük İmparatorluklarından biridir. Dünyada Çağ Değişikliği'ne yol açmış bir devlettir. Bugün birleşen Avrupa Devletleri'ni Osmanlı yıllar önce çatısı altında birleştirmiş, bugünkü Avrupa Birliği'nin ilk örneğini vermiştir. 600 yıl sonra dağılıp yok olduğunda kendi içinden 20'nin üstünde devlet çıkarmıştır. Demek ki Amerika'nın Eyalet Sistemi'ni ilk uygulayan Osmanlılar olmuştur.
Osmanlı 1700'lü yılların sonuna doğru kaybetmekte olduğu savaşların ışığında Avrupa'dan geri kaldığını anlamıştır. Geriliğin nedenini devletin zamanın gerek ve gerçeklerine göre kendini yenileyememiş, kurumlaşmamış olmasında bulmuştur. Eğitimin, okullaşmanın ihmal edildiğini görmüştür. Ancak geç kalmıştır. Medrese Kültürü ile yetişmiş olanlar çoktan devletin idaresini ele almışlardır. Bunlara tepki olarak ortaya Yeni Osmanlılar, Jöntürkler çıkmış ise de, 1876 da Anayasalı Meşruti bir devlet idaresine geçiş yapılmış olsada ve Mithat Paşa, Ali Suavi gibiler Cumhuriyet düşüncesi içerisinde yaşamış olsalar da vaziyeti kurtarmak mümkün olmamıştır. Tavşan çoktan bayırı aşmıştır. Çünkü ortada 300 yıla yakın bir kültür, bilgi ve eğitim açığı meydana gelmiştir. Bundan sonra Osmanlı Devleti yeni topraklar fethetmek şöyle dursun, sahip olduğu toprakları bile koruyamaz duruma düşmüştür. Avrupa Devletleri savaş çıkardıkça Osmanlı kendini savunmak, mevcudu korumakla yetinmiştir. Ancak zaman gelmiş devleti iki ayağından biri olan RUMELİ(BALKANLAR) elden çıkmış. Ve sonunda aldanmış, aldatılmış olan Osmanlı Devleti, Avrupa'nın BİTMEYEN OYUNLARI'na yenik düşmüştür. Mesele budur.
Tarih ders almak içindir. Tarihten, geçmişten ders almayacaksak tarihi bilmeye, tarihten söz etmeye gerek yoktur. O zaman Osmanlı'nın geriliği, Osmanlı'nın eğitimsizliği, zamanın gerisinde kalışlığı sorun değildir. "Savaşa girdi, kaybetti" demek yeterlidir. Ancak bu kedi misali bir durumdur. Ulusların, devletlerin tarihe göz yumma gibi bir şansları yoktur. Zira tarihin acı olaylarını tekrar yaşamak kaçınılmazdır.
Bu bakımdan tarihi doğru okumak, doğru anlatmak zorundayız. Aksi takdirde "ANADOLU'NUN SALGINI- İSTANBUL'UN YANGINI-RUMELİ'NİN BOZGUNU" her zaman yaşanabilir. Bu nedenle geçmişi sırtımıza kambur etmekten sakınmak gerekir. Unutmayalım, geçmiş sadece ders almak içindir. Ona özenmek, ona dönmek için değildir. Böyle biline.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol