PADISAH ONLARI KIRKLARELI'NDEN ALDI ISTANBUL'A GÖTÜRDÜ

1789 yilinda Fransa'da halk YURTTASLIK HAKLARI için ayaklandiginda ve meydan ve sokaklarda "EKMEK EKMEK" diye bagirdiginda, ülkeyi yönetenlerin onlara, "ekmek bulamiyorsaniz pasta yeyin dedikleri bir zamanda Osmanli Devletinin basinda Padisah 3. Selim bulunuyordu. O, ne yapiyordu? Saniyorum Istanbul'u ve insanlarin giydiklerini boyamayi düsünüyordu.
Ancak elinin altinda Istanbul'u ya da baska yerleri ve seyleri boyayacak boyaci yoktu. Kara kara düsünüyordu. Sinirlari Avrupa içerlerine uzanmis, Asya ve Afrika kitalarinda topraklari olan Padisah'in mülkünde ümmeti (milleti) içinde bu isi yapanlar, meslegi boyacilik olanlar var miydi? Bilmiyordu.
Padisah 3. Selim Dönemi YENILIK HAREKETLERI'nin yapildigi, buna karsi gericilerin ayaklandigi, Istanbul'da yanginlarin ortaligi kasip kavurdugu, iç ve dis düsmanlarin büyük oyunlar çevirdigi bir dönemdi. Bir yanda iyilestirmeler, düzenlemeler, güzellestirmeler, giyim ve kusamda güzellikler sergilenirken bir yanda da irtica-i hareketler çatisma ve birbirleriyle mücadele içerisindeydi. Iste böyle bir zamanda Padisah lll. Selim yerli kumas üretimine, bunlarin boyanmasina, güzel renkler kullanilmasina önem verilmesini buyurdu. Ancak kumas boyama bir ince isti ve birtakim bilgileri gerektiriyordu. Bu isi yapacak ustalari, isçileri bulmak, Istanbul'a getirtmek gerekiyordu. Ayrica boyahanelerin yer alacagi semtin bulunmasi icabediyordu. En önemlisi fes ve sayak elbise kumaslarinin boyanmasi öncelik aliyordu. Bunun için usta boyacilarin nerelerde olabilecegi arastirildi. Bu maksatla imparatorluk sinirlarina ve özellikle Rumeli'ne Boya Ustasi arayip bulacak ve bunlari Istanbul'a getirecek görevliler salindi. Nihayet bunlarin o zamanki adi ile KIRKKILISE'DE (KIRKLARELI'nde) bulunacagi düsünüldü.
O siralar Kirklareli baglariyla, saraplari ile ünlüydü. Padisah yabancilarin içki içmelerine, Istanbul disindan sarap temin etmelerine izin verince Tekirdag ve Kirklareli bu yönleriyle de öne çiktilar. Fakat Kirklareli o yillarda yalniz üzümleri, sarabi ve hardaliyesi ile meshur degildi. Kumas boyaciligi, boya üretimi ve boyaci ustalari ve isçileriyle de meshurdu. Yildiz daglari (istirancalar) boya üretiminde kullanilacak otlarla, bitki ve agaç türleri ile zengindi. Daglarin içinden geçen, Trakya Ovasina akan gür dereleri, kaynaklari vardi. Evlerde dokuma tezgâhlari çalisiyor, kumas, sayak, keçe, kebe ve aba imal ediyorlardi. Istiranca Daglari içinde yer alan Dereköy. Hediye (Armagan), Sazara, Yeniceköy, Demirköy, Sergen gibi yörelerde keçe, yasayak ve kebe kumaslarini döven su dolaplari vardi. Buralarda boyama isleri de yapiliyordu. Dereköy yöresinde DOLAPDERE büyük bir isletme kapasitesindeydi.
Padisah 3. Selim'e Kirklareli'nden haber ulastirdilar ki aradigi, Istanbul'a getirmek istedigi Boya Ustalari, Boya isçileri Kirklareli'ndedir. Istiranca Daglari içerisinde kendilerince çalisamaktadirlar. Padisah Kirklareli'nden haberi olunca ferman buyurdu ve "hemen çabuk olarak onlari arastirip bulun, Istanbul'a getirin. Burada Balta Limani Deresi, Kanlikavak Deresi gibi yerlerde boyahaneler meydana getirin, Kirkkilise ustalari bu yerlerde boyaci isçileri yetistirsinler.."
Buyruk geregince Kirklareli'nde geregi yapildi, Istiranca Daglari içerisinde kalan köylerde boyacilik ustaligi yapan 40 hane bulundu. Bunlar Türk idi, Müslüman mi idi bilinmiyor. Ancak bir kayda göre Kirklareli'nin ünlü kumas boyacilarini yetistiren KAFKARYADI adli bir aile vardi. Isminden de anlasilacagi üzere Türk degildiler. Bunlar derlendi, toparlandi ve Istanbul'a götürüldüler ve onlar daha sonra zaman içersinde Istanbul'da BOYACIKÖY'ü kurdular. Istanbul üzerine arastirmalari ile taninan Prof.Dr. Semavi Eyice bu konuyu arastirmak için Kirklareli'ne gelmistir. 1960'li yillarda bize yazdigi bir mektupta Kirklareli'nde arastirmalar yaptigini bildirmistir.
Demek oluyor ki Kirklareli yalniz Kundura Boyacilari ile degil, Kumas Boyacilari, Istanbul'daki Boyaciköy'ü kuranlari ile de meshurdur. ABD'nin Dayton Eyaleti'nde de Kirklareli kökenliler 10 bin nüfuslu bir kent kurmuslardir. Kirklareli'ni geçmiste meshur etmis daha nice seyler vardir. Onlari da biliyoruz. Bir ileri ögrenmek isterse onlari da yazip anlatiriz.