PADİŞAH ABDÜLHAMİT KIRKLARELİ HARDALİYESİNE MADALYA VERDİ

"EFSANEDEN GERÇEĞE KIRKLARELİ" adlı kitabım için araştırma yaparken Kırklareli'nin yerlilerinden (Gacal) Varyemez'lerden Nalbant Ziya (Bankacı Ziya Aksoy'dan) Kırklareli'nin meşhur aileleri ve bunların lakapları hakkında ilgi almıştım. Rahmetli Ziya Aksoy her mahallenin meşhurlarını lakapları ile yazıp vermişti. Verdiği listede yazılı aileleri saymadım ama yüzün üstündeydi. Bunlardan bir kısmını kitabıma almıştım. Aradan şunca zaman geçtikten sonra (Yaklaşık 40 yıl) sonra konuya tekrar eğilmem gerekti. Zira Nalbant Ziya'nın verdiği listede Yerli ailelerin meşhurları, Rum ve Yahudi Ailelerin meşhurları yer alıyordu. Nalbant Ziya bunları yazarken bazılarının adları yanına başka özelliklerinin notlarını da yazmış. Mesela Padişah Abdülhamit Hardaliyesi meşhur birine (ismi saklı) madalya vermiş. Bu bilgiyi EFSANEDEN GERÇEĞE KIRKLARELİ kitabıma da yazmıştım. Kitabımda olduğu gibi bu yazımda da yer alan bu bilgi şimdilik ambargoludur. Aile bilinmekte ancak ufak bir araştırma gerekmektedir.
Osmanlılar da soyadı yoktu. İnsanlar baba adları ile çağırılıyorlardı. Örneğin, Ahmetoğlu Mehmet gibi. Ancak başka karışıklığa meydan vermemek üzere ünlü ailelerin adları yanına lakapları da yazılırdı. Tapu kayıtları böyle idi. Söz gelimi, Kavaf Emin Efendi… İsimler böyle idi.
Ziya Nalbant yazdıklarının yanına bir başka bilgiyi daha yazmıştır. Yunan işgalinden hemen sonra Balkanlar'dan ünlü kişiler Kırklareli'ne gelmişler, buraya yerleşmişlerdir. Kırklareli'nin en meşhurları da bunlardır. 13 aile Türk-Yunan Savaşı sonrası gelmişlerdir. Belki bu aileler geldikleri memleketlerinde ünlü değildiler ama Kırklareli'nin meşhur aileleri arasına girmişlerdir. Örneğin, Buzhaneci Deli Şükrü, Bilal Pehlivan, Kasap Zübeyir Ağa, Kasap Rıfat Ağa, Kasap Zibeyir Ağa, Helvacıoğulları Sabri, Hamit Babalar, İbrahim Sartallar, Kasap Yakup, Ahmet Ziya Çetintaş, Kasap Hüseyin (Kurt Hüseyin), İsrail Magriso, Kasap Yakolar, Bakkal Haşim, Kasap Davitler, Şamancı Recep, Hasan Babalar, İngiliz Ali 1922'den sonra Kırklareli'ne gelip yerleşenlerdir. Bu aileler Kırklareli'ne muhtemelen Nüfus Değişimi kapsamında gelmişlerdir.
Araştırmalarım sırasında bir husus dikkatimi çekmiştir. Balkanlar'dan gelip de başka illere iskân edilen ailelerin bir çoğu sonradan Kırklareli'ne dönüş yapmışlardır. Onların Kırklareli'ni tercih etmeleri benim için hep merak konusu olmuştur. Daha sonraki yıllarda Kırklareli'nin kendi içinde de yer değiştirmeler olmuştur. Sözgelimi Demirköy'e iskan edilenler sonradan Kırklareli'ne gelip yerleşmişlerdir. Lozan Anlaşması kapsamında Yunanistan'dan Trakya'ya yüz bine yakın insan iskan edilmiş, bunlardan 20-25 bine yakını Kırklareli ve İlçelerine yerleşmişlerdir. Aslında Türk insanı bugün dahi göçmendir, hala yer değiştirmeler devam etmektedir. "Tebdili mekânda ferahlık vardır" inancı Türk insanının göçmenlik nedenidir.