KIRKLARELI "PEYNIR KENT" DEÄzIL AMA DISARIYA PEYNIR SATIYOR

Tarih içersinde Kirklareli’nde öne çikan, dis piyasalarda ünlenen, söhrete ulasan ürünleri olmustur. Bunlarin hemen hemen tümü Tarim Kökenli ürünlerdir. Ne olduklarina gelince herkes biliyor ki Kirklareli’ni dünyaya tanitan bagciligi, büyük salkimli üzümleri ve saraplari, hardaliyesi, bademleri ve de tarihte soguk ve sicak akan TEAROS KAYNAKLARI’nin sifa veren sularidir.

Süphesiz Kirklareli’ni kültür ve sanat alaninda ünlü yapan baska yanlari da vardir. Türk Gölge Oyunu’na adini veren dünyaca taninan KARAGÖZ, Bag Bozumu Senlikleri, Roma’nin Köle Düzeni’ne bas kaldiran özgürlük savasçisi SPARTAKÜS’ün Türkiye Trakyasi’ndan Kirklareli kökenli oldugu rivayetleri, Alevi- Bektasi Kültürü arastirmacisi müzikolog Vahit Lüfti Salci (Vahit Dede) ve yakin yillarda müzik dünyasinda ünlenen, Vurmali Çalgilar’da dünya müzik bariyerlerini yikan Burhan Öçal, Ingiliz müzikologlarinin anlattiklari Zurna Sanatçisi Kara Hüseyin (Hüseyin Ihnali) bizim ilk aklimiza gelenlerdir. Sayin Vali H. Avni Ços bir konusmasinda bunlarin öne çikarilmasi suretiyle Kirklareli’nin tanitilmasi gerektigini söylemistir ki söyledikleri Kirklareli’nin geçmiste yarattigi kültür-sanat degerleri ve üniversitesi ile bir KÜLTÜR ILI olacagidir. Bu görüse ve dilege biz de katiliyoruz. Sayin Vali H. Avni Ços’u kültürün, kültürü yapanlarin arkasinda görüyoruz.

Kirklareli’nin bu tarafina paralel olarak taninmasina neden olan baska ürünleri, baska degerleri de vardir. Tabii zaman içinde kaybettigi ürünler, söhrete ulastirdigi gida maddeleri de oldugunu söylemek gerekir. Örnegin geçmiste Kirklareli Kepek, Badem, Kasar Peyniri, et ihraç ederken bugün Orman Mantari, Anadolu ve Amerika’ya “GÜRKASLAR” markali Beyaz Peynir göndermektedir. Geçmiste Kirklareli’ne gelenler buradan giderken dünyaca ünlü Kivircik Hayvan eti götürürlerken bugün GÜRKASLAR’dan peynir alip götürmektedirler. Bu peynirin özelligi dogal maya ile yapilmis olmasi, koyunlarin Mayis, Haziran ve Temmuz ayi sütlerinden imal edilmesi, Gida Nizamnamesi’ne uygun olarak Özel Buzhanede 90 ila 150 gün bekletilmis olmasidir. Bildigim kadariyla CEVAT ve SERAFETTIN GÜRKAS Kardesler’in imal ettigi bu peynir Istanbul’un bütün semtlerinde, Anadolu’nun 13 Ilinde satilmaktadir. Amerika’dan da bazi özel siparisler olmaktadir. Bundan dolayi midir pek bilmiyorum ama bundan birkaç yil önce bazi kisiler Kirklareli’ne PEYNIRKENT ismini uygun görmüslerdir. Tabii burada bir zamanlar Kaynarca’dan Isveç’e gönderilen Hamit Yen kasarlari, bugün Anadolu’ya ve Amerika’ya gönderilen GÜRKASLAR’in Beyaz Peynirleri Kirklareli’ni tanitan Gida Maddeleri’dir ama bunlarin önünde Kirklareli’nin tarihten gelen, Cumhuriyet Dönemi’nde beslenip gelisen bir kültürü vardir. Zaten kaliteli peynir, kaliteli kasar, kaliteli hardaliye üretmek de bu kültürün ürünüdür. Bu nedenle Kirklareli her seye ragmen bir KÜLTÜRKENT olmaya namzettir. Onun böyle bir kent olmasina yetecek kadar Kültür Potansiyeli vardir. Kent Konseyi toplantilarina katilanlarin Kirklareli kültürüne egilmeleri, bu kültürün içinde kaybolmus alanlarin tekrar canlandirilmasi için önerilerde bulunmalari yerinde olacagini saniyorum. Dogalki kentin tabii ve tarihi dokusunun da korunmasi gerekir. Bir yerin kent olmasi insanlarinin kültürü, sanati öne koymalari ile mümkündür. Bu tarim ve hayvancilikla mesgûliyetin geride kalmasi demektir. Süphesiz bugün Kirklareli’ni çagdas anlamda bir kent kabul etmek mümkün degildir. Kentlesme süreci agir giden bir yerlesim birimi demek daha dogru olur. Bu kentte oturanlar, oturduklari yerin nasil bir sehir olmasina henüz karar vemis degildirler. Yani bir anlamda evimizin sekillenmesinden, estetik görünmesinden sehrimizin sekillenmesine, güzellesmesine gelmis degiliz. Ancak birgün bu da olacaktir. Kirklareli yeni degerleri ile söhreti bulacaktir. Kenarda kalmanin kompleksini yenecektir.

                                   nazifkaracam@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol