"SEN ZANNEDIYOR MUSUN HER BACASI TÜTEN YER AILEDIR"

Yazinin basligini olusturan cümleyi yaklasik 50 yil önce okudugum bir Fransiz yazarin "KAR IZLERI ÖRTTÜ" adli romanindan alinti yapmistim. O kitaptaki olaylar, Alp Daglari'nda yasananlar beni çok etkilemisti. Hatta ben de buna benzer böyle bir roman yazabilecegim düsüncesiyle roman çalismasina baslamistim. Sonra anladim ki roman yazmak benim için kolay degildir. Kendimi roman yazarligina hazir görmedim. Galiba hala öyle görmekteyim. Ancak "KAR IZLERI ÖRTTÜ" romani benim basucu romanimdir. Åzimdi kütüphanemin neresindedir bilmiyorum. Alinti yaptigim söz Alp Daglari'nda, bir otelde kadin ve sevgilisi arasinda geçmektedir. Kadin aglamakli bir ifade ile, "SEN ZANNEDIYOR MUSUN BACASI TÜTEN HER EV AILEDIR? TENCEREDE ET MI KAYNAR DERT MI KAYNAR, KIMSE BILMEZ."
Gerçekten toplumda aile gibi görünen beraberliklerin bazilari sagliksizdir. Temeli saglam bir aile birligi olusturulduguna inanildigi halde yine de disariya karsi Polyannacilik oynamakta yarar görülmektedir. Aile birligi kurtarilmaya çalisilmaktadir. Mesela geçen yil Türkiye'de 592 bin çift evlenirken 120 çift de bosanmistir. Yuvanin yikilmasini önleyememislerdir. Olayin önemli tarafi bosanmalarin sayisi her geçen yil artmasidir. Bosanmalarda ne gibi sebepler, ne gibi etkenler rol oynamaktadir ki çiftler bosanmakta, yuvalar dagilmakta, çocuklar perisan olmaktadir?
Türkiye Aile Saglamligi ile övünen bir ülkedir. Sosyal Devlet'in birçok görevini yapan Aile yapisi Türkiye'de vardir. Fakat buna ragmen son yillarda Aile Birligi yara almaya, temelden çürümeye meyilli görünmektedir. Bundan en büyük etkenin gelir dagilimindaki adaletsizligin aileleri vurmasi, yokluk ve yoksullugun giderek artmasidir. Bir eve sefalet ugramissa saadet pencereden kaçiyor demektir.  Beraberligin sürdürülmesi artik çok zordur. Çünkü aile yapisinin temeli çatirdamaya baslamistir. Artik onu hiçbir sey kurtaramayacaktir.
Sefaletin, geçimsizligin, anlasmazligin baska degerlere de darbe vurdugunu, yara açtigini, ahlaki yikintiya neden oldugunu unutmamak gerekir.
Birkaç defadir deginiyorum, 1950'li yillarda ilkokullarda AILE BILGISI Dersi vardi. Kitapta ailenin her alani ile ilgili bilgiler bulunuyordu. Cumhuriyeti kuranlar Saglikli bir aile yaratabilmek, bir aileyi saglikli olarak ayakta tutabilmek için yapilmasi, dikkat edilmesi gereken bilgilere, hususlara kitapta yer vermislerdi. Bu dersin neyini gördüler ki kaldirdilar? YURTTAÅzLIK BILGISI Dersini de bir gerekçeyle öyle kaldirdilar. Insanlarimizin fazla bilgilenmesinden mi korktular, bilmiyorum. Oysa bugün bunalim yasayan bazi aileleri bir takim AILE BILGISI ile aydinlatmak ne kadar iyi olurdu. Olay toplumbilimcileri ilgilendirmektedir. Hükümet aileleri etkileyen olumsuzluk nedenleri üzerine bir arastirma yapabilir. Arastirmanin yapilmasi çok da iyi olur. Belki bu arastirmalar yapiliyor da kamuoyuna açiklanmiyor. Önlemler kamuoyunun giyabinda (haberi olmadan) aliniyor olabilir. Bilmiyorum. Büyüklerimize göre de her seyi bilmemiz gerekmiyor.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol