SEZAİ ŞAFAK'IN HAVUZ MACERASI

"Eski kavaklı Yolundaki havuza gittik. Kurban bayramının birinci günüydü. Üzerimizde yeni elbiseler vardı.
Havuzda yüzdük. Havuz dönüşü sağanak yağmura yakalandık. Kaçacak bir yer yoktu. Sırıl sıklam olduk "Düdüle gibiydik" Evde büyük bir azar işittik. O zamanlar en büyük eğlencemiz havuzlara derelere gidip yüzmekti."
Mezbahanın arkasındaki İsmet Hocanın havuzu çok meşhurdu. Çok derin ve serindi. Arkadaşlarla dalıp çıkardık havuza.
SU MUHALLEBİSİ
Arasta önünde kırmızı şerbetli su muhallebisi satılırdı. Harçlık verilince, bayram olunca su muhallebisine koşardık. Ne güzeldi su muhallebisi neden yapılmıyor şimdi?
Karakaş Mahallesinde Ali Rıza Ağabey çok güzel şam tatlı yapardı. Çarşıda Şam tatlıcı Ramadan Aganında şam tatlıları güzeldi.
Bıdık Refik yeni hayat şekeri satardı sokaklarda, okul önlerinde Kahverengi kare şeklinde şekerlerdi.
Pamuk helvası satan Rıza Amca vardı. Horoz şekerleri, elma şekerleri de satardı.
BAHÇIVAN İSMAİL AĞABEY
Bahçıvan İsmail ağbi babamın arkadaşıydı. Babam Denizli horozu, kanarya ve çiçeklere çok düşkündü.
Bahçıvan İsmail ağbi sık sık babamla arka bahçede Denizli horozunun kaç saniye öttüğünü konuşurdu. Geçen gün kendisini gördüm. Biraz konuştuk.
İsmail ağabey, Eski Kırklareli'nde çiçeklerin isimlerini merak ediyorum. Söyler misin bana?
Yaz çiçekleri: Ateş çiçekleri, petunya, ayaklı mine kral kızı, sardunya, her mevsim ekilir.(Kışın kollanması gerekmektedir.) Akşam sefaları, uyku çiçeği, ayaklı mine, fesleğen, kına kına (Mekke çiçeği) ekilir.
Kış Çiçekleri: Hercai menekşeleri Ağustos ayının onbeşinde ekilir. Karanfil, Hüsnü Yusuf karanfili ekilir.
Gül hangi ayda budanır?: "Gül Mart ayının onbeşinden itibaren budanır. Meyve ağaçları da buna dahildir."
Çiçek sevgisi Türk halkında bir gelenektir. Çiçeği seven her şeyi sever… Devamlı açan çiçekleri çok severiz. Tütün çiçeğine onbir ay çiçeği derler.
Türk milleti çiçeğe sevdalıdır. Tarih boyunca bu böyledir.
ÇOCUK OYUNLARI
Futbol topumuz yoktu. Bez top yapar, onunla oynardık. Lastik top çok sonra geldi. Futbol topları üstten bağlamalıydı.
Uzun eşek, çelik çomak, kiremit oyunlarını oynamayı severdi. Küçük bir sopayı at gibi koştururduk.
Ticaret lisesinin orada, Ramazan ve Kurban bayramlarında bayram eğlenceleri için salıncaklar kurulurdu. Bayram harçlıklarımızı bayram yerinde harcamayı severdik.
Tommix, Teksas okurduk. Değiş tokuş yapardık çocuk kitaplarını. Teksas okumayı çok severdim.
Büyük camii karşısında "Atatürk'ün konuştuğu yer" diye bir tabela asılıdır. Vakıf dükkanlarının üzerinde, tam köşede kütüphane vardı. Şuan yok. Ahşap bir binaydı… Yıktılar.
Orada oturur, saatlerce pardayyanlar serisini okurdum. Michael Ziwago'nun bu şaheseri tarihi bir macera romanı idi. Anlatımı çok güzeldi.
SARI GÜL
Daracık
Avuç içi sokaklarda
Gün döner
Solar gün
Çocukluğumuz yaşar
Daracık
Avuç içi sokaklarda
Sarı gül gibi…
Selahattin Demiraco
Sarı gül gibi sokaklarda geçti çocukluğumuz. Şairlerin yüreği çocuk yüreğidir… Hiç ihtiyarlamazlar
Doğduğum sokağın şiirini yazdım.
GAZHANE SOKAĞI
Top oynardı çocuklar
Akşam üstüleri
Kara lastikle
Bazen yalınayak
Timur Saygın'ı arar gözlerim
Gazhane sokağına uğrayınca
Karşı bahçede
Olmuş innaplar, iğdeler
Canım çeker…
Gün nar çiçeği
Dalgın bakarsın geçen yıllara
Sert bir tekme atarsın
Unutulmaz anılara
İçin için ağlarsın
Küçük çocuklar gibi
Top oynardık akşam üstüleri
Kara lastikle
Bazen yalınayak…
Selahattin Demiraco