Sair Güner GÜRKAS (ÖZHAN)

Sair Güner GÜRKAS (ÖZHAN)
Öykü Denemesi
Ayse hanim, Mico Emin, Havva hanim çocuklari, Hakki, Nazmiye, Hazbiye, Sefkiye daha çok küçüktü. Zeynel çavus birgün eve on, onbir yasinda yorgun solgun siska bir çocukla gelmisti, anasi Ayse hanim, Hemen durumu anlamis, Zeynel, ana bak sana bir çocuk daha getirdim demisti. Ayse hanim çocuga sarilip öptü koktu artik sende bizim oglumuzsun diyerek çocugu rahatlamisti (Balkanlar bozulunca insanlar yollarda açsefil Trakya'ya ulasmis açlik salgin hastaliklar çogu ölmüs, ölenlerin çogu çocuklar kadinlar. Erkekler savaslarda sehit olmus geri gelenlerde hasta ve yorgundu, anasiz, babasiz, kalan çocuklari diger aileler sahip çikiyordu.) Çocugun adi Kâzimdi, birde kimsesiz bulgar çocuk Müdesti vardi. Müdesti Mico Emin, Kâzim hayvanlari bakiyor kira gidiyorlardi. Ayse hanim onlara kendi çocuklari gibi bakiyor torunlarindan ayirmiyordu. Köyü Yunan askerleri istila etmisti, çok sikintili günlerdi. Aziz Yasar arka arkaya ölüm haberler geldi. Ayse hanim iki evlâdini birden sehit vermisti bütün aile aciya gark olmustu. Ayse hanim iyice çökmüs ayakta zor duruyordu. Zeynel çavus Süloglu'nda askerdi. Çok geçmeden alti jandarma Yolageldi Köyü yakininda Rum çeteleri ile çatismada sehit olmus. Ayse hanim Mico Emin'le birlikte Süloglu'na gittiler, sehit olduklari yerde gömmüsler. Mezarini görüp geldiler. Ayse hanim üç evladini yitirdikten sonra, dayanamadi. Havva hanim kayinvalidesi Ayse hanimi, son destegini de kaybetmisti, yikilmis maf olmustu çocuklar gözlerinin içine bakiyor, eger toparlanamazsa perisan olacaklar. Bütün gücünü toplayip ayaklarinin üstünde durmayi basarmisti. Komsulari Sali agalar da Piristinali idi. Onlari akraba gibi görüyordu. Sikilinca Sali aganin karisi hala Raboya kosuyordu. Ölümler bitmiyordu, Mico Emin'i de rahmetli oldu. Köy Yunan istilasinda kurtulus savasi devam ediyordu. Müdestiyi, bekçi yapmislardi, Havva hanim sabah hayvanlarini sagip sigira götürüp dönünceye kadar bulgar kadinlar evinin esyalarini yagma ediyorlardi, Havva hanim aglamaya baslamisti, oglu Hakki kosarak gitmis Müdesti'yi bulmus, Müdesti kadinlara bulgarca birseyler söylemis, kadinlar, esyalari birakip gitmisler. Müdesti, Havva yenge ben de sizin bir evladinizim, sikilinca haber ver yardim ederim diyordu. Geceleri evlerde tahta kurusundan uyunmuyor herkes bahçelerde yatiyordu. Müdesti devriye geziyordu geçerken Haki diye bagiriyordu çocuklar onun sesini duyunca rahatliyordu, korkmuyordu.
Hala Rabo, Havva gelin Mustafa Kemal Pasa, düsmani bozguna ugratmis, düsman kaçiyormus, kaçarken yakip, yikip, insanlari öldürüyormus hayvanlari da götürüyormus. Biz Edirne'ye gidecegiz. Havva hanim, hala Rabo ben ne yaparim bizi birakmayin. Havva hanim, Sali aga ile konusmus, onlari da götüreceklerdi. Hayvanlari köyden çikarmak zordu. Müdesti yardim etmisti, Kazim, Sali aga ile hayvanlari alip gitmis, Havva hanim çocuklari Hala Rabo gelinleri torunlari oglu gecenin karanliginda, yagmur altinda Edirne'ye gitmislerdi. Düsman kaçiyordu. Anadolu'dan, Trakya'dan topladiklari hayvanlari sürüler halinde, günlerce Edirne sinirinda Yunanistan'a geçirmisler, bulduklari ondört onbes yasinda çocuklari yasli erkekleri esir aliyorlardi. Trakya'nin kurtulusu geri kalmisti, savasacak erkek mi vardi baska cephelerde sehit olmuslar, yasli kadinlar, dört bes çocuklu, dul kadinlar kalmis. Savas bitmis, sevgili Mustafa Kemal ATATÜRK , vatani düsmandan temizlemisti. Sali aga hayvanlari korumustu bir tane bile ziyan yoktu. Köye döndüler. Havva Hanim için en uygun yer Polos. Bütün köy onun gibi , kimsesiz dört bes çocuklu dul kadinlarla doluydu. Türkiye onlarindi esleri onlarin, kardesler onlarin, evlatlari onlarin babalarinin caniyla kaniyla alinmisti. YASASIN MUSTAFA KEMAL PASA, Yasasin Vatan, yasasin Cumhuriyet, çocuklar artik korkmuyor huzur bulmustular. Sali Agalar Arnavut, olduklari için Arnavutluga gitmislerdi. Müdesti'yi de bir daha görmemislerdi. Havva Hanim Kazim'i evlendirmisti. Çocuklar Kazim'i öz agabeyleri gibi seviyordu akraba olmuslardi. Havva Hanim'in torunlari Kazim'i amca biliyor Kazim'in çocuklari Havva Hanim'a büyükanne diyordu.
Zor yillar geride kalmisti bir türlü inanamiyordu, sonbahar yapraklari gibi kasirgalarin önünde yerden yere savrulup durmuslardi. Bütün sevdiklerini yitirmis çok acilar çekmislerdi. Zeynel çavusu onu Polos'ta birakmis Polos onun ikinci vatani idi. Yillar geçti içide ki aciyi bir türlü atamadi.
BABAANNEM
Küçük bir tohum
Savruldu rüzgarlarda
Uzak diyarlardan
Yer buldu istirancalarda
Gögüs gerdi
nice zorluklara
Kuru topraklara
Karlara buzlara

Gögüs gerdi kasirgalara
Erdi sabrin baharina
Kök saldi filiz verdi
Polos daglarina

Gönül verdi
Köyün tasina topragina
Vatanim dedi bu topraklara
Orada daldi ebedi uykuya
mustafaermis@gazetetrakya.com

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol