Sedefçi'den farklı mesaj

Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi, başkanlığa tekrar aday olduğunu açıklamasından kısa süre sonra dün de, "Seçime daha 14 ay var kim öle kim kala, zamanı gelince düşüneceğiz" diyerek farklı bir mesaj verdi. Böylece Sedefçi'nin cevabı kafaları karıştırmış oldu.  
Sedefçi, belediye meclis salonundaki toplantıda, gazetecilere ilk gündem maddesi olarak belediyenin 10 Kasım hazırlığını anlattı. Sedefçi, Belediye olarak Atatürk ve şehitler için Selimiye Camii'nde mevlit okutacaklarını söyledi.
"Provakasyona uğradık"
Geçtiğimiz Cuma gününden bu yana belli bölgelerde su sıkıntısı olduğunu, Edirne Belediyesi'nin son 2 aydır Kayalıköy Barajı'ndan açık kanalla su aldığını belirten Başkan Sedefçi, Süloğlu Barajı hattının ise tamiratta olduğunu kaydetti. Kayalıköy Barajından açık kanalla gelen suyun havuzda çökertilip temizlenip hatta verildiğini belirten Sedefçi, "DSİ tarafından Süloğlu Barajı hattı tamir ediliyor. Kayalıköy Barajı'nın suyunun içimi daha hoş, sertliği daha az, kaliteli bir su. Fakat Kayalıköy Barajı'ndaki ishale hattımızda maalesef geçtiğimiz Cuma günü akşamı bir tespit yapıldı. Açık ishale hattına ziftli kağıtlar ve benzeri şeyler atılması kanalda tıkanmaya ve suyun az gelmesine neden oldu. Cumartesi gününden bu yana 24 kilometrelik olan açık hatta temizlik yapılıyor. Bazı kişiler tarafından kanala, suyun akışını engelleyecek maddeler atılarak suyun gelmesine yüzde 50 engel oldular. Bazı CHP'liler ise hemen genel merkezi arayıp Edirne'de su sıkıntısı olduğu yönünde şikayette bulunmuş. Genel merkezden aradılar kendilerine bilgi verdim. Bazıları bizi genel merkezin gözünde küçük düşürmeye çalışmışlar.
"Yaptıranlar utansın"
Öte yandan II.Bayezid Külliyesi önündeki 2'nci Beyazıd Caddesine belediye tarafından yapılan kaldırımın tarihi dokuya zarar verdiği gerekçesiyle kaldırılması isteğine Sedefçi sert dille çıkıştı. Caddenin eski mezbelelik haline getirilmesi için "Kırın yıkın" talimatı verdiği belirten Sedefçi, "Yaptıranlar utansın" diyerek şöyle dedi:
"19 yıldır belediye başkanlığı dönemimde en büyük yanlışı yaptım. Bu yanlış da hepimizin gurur duyduğu Sağlık Müzesi'nin önündeki yolu asfaltladım, temellerine sular giriyordu. Bunu önlemek için kaldırım yağmur kanalları yaptırdım. 2 Mayıs 2012 tarihinde Edirne Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'na yazı yazıp külliyenin ihata duvarı boyunca bordüre kaldırım yapmak için talepte bulunduk. Bize kuruldan 18 Haziran'da yazı geliyor. Belediye 50 gün bekleyecek, kaldırım yapacağız, kurulun keyfi gelecek. Biz 26 Haziran'da kurula ihalesinin yapıldığını, fotoğraf ve plan kesitlerini gönderdik. Kurul, 2 Ekim 2012 tarihinde, bizim başvurumuzdan 5 ay sonra uygulamayı izinsiz bulup durdurulmasını istedi. Biz beyefendilerin keyfini 2 ay beklemişiz. Bize yanıt vermediler, belediye ihale yapmış, kurulu dikkate almadığımız gerekçesiyle kaldırılmasına karar vermişler. Arkadaşlara kırın yıkın, eski mezbelelik haline getirin talimatını verdim. Onlar utansınlar. Oraya tabela dikeceğim ve "Biz belediye olarak böyle yaptık, onlar yıktırıp böyle olmasını istedi" diye. Herkes gerçeği öğrensin. Neymiş tarihi duvara zarar vermişiz, çok bilmiş beyefendi. O kendisini biliyor, hemen uzman kesildi inşaat mühendisi, mimar oldu. Ben duvarı korumuş, yağmur sularını engellemişim. Oradaki pisliği kaldırmışım. Tarihi dokuya zarar verildiği gerekçesiyle kaldırın deniyor. Kaldırmayan namerttir, kaldıracağım. Eski haline getireceğim. Yaptıranlar utansınlar. Tarihi eseri korumaya çalışıyorum birilerine batıyor yaptığımız hizmetler. 150- 200 milyar para harcadım o paramı da geri alacağım. Ama verilen hizmettir, günah!"
"Rektör bu işe karşı"
Bir gazetecinin "Kaldırımları yıkmadan önce vali, rektörle görüşüp, kamuoyu oluşturulması daha iyi olmaz mıydı?" sorusuna da Sedefçi, "Belli yerlerden izin almasaydım bunu yapmazdım her halde. Bu konuda bir nabız yoklaması yapmışımdır ki bu kararı aldım. Sayın rektörümüz de bu işe karşı. Rektörümüz, "Tarihi duvarı mahvettiniz, yanlış yaptınız" diyor. Rektörün uzmanlık alanıdır, saygı duyarım. Rektörü üzmemek için kaldırıyorum" dedi.
"UNESCO'nun "Evet" dediği projeyi engellemesinler""
Kurul'un Selimiye Meydan Projesi'nin UNESCO'nun "Evet" dediği projeye "Evet" demesini beklediğini ifade eden Sedefçi, "Bilindiği gibi Selimiye Meydan Projemiz UNESCO'dan kabul gördü. Bu alana ne yapılacağına karar verecek olan tek kurum UNESCO'dur.
Proje Anıtlar Kurulu'nda ve görüşülmesi umarım 6 ay sürmez. Kurul, "UNESCO kabul etse bile ben kabul etmiyorum" diyebilir. Derler mi derler, 6 ay sürer mi sürer. Ben deklare ediyorum. Lütfen kurul, Selimiye Meydanını UNESCO'nun kabul ettiği proje dâhilinde düzenleme hakkımızı elimizden almasın. Müzede engel oldular da Selimiye'de engel olmasınlar. UNESCO'nun "Evet" dediği projeye de "Evet" demelerini bekliyorum" dedi.
Turizm içerikli bir toplantıyla ilgili katkı istenen belediyenin adının organizasyonda geçmemesini de eleştiren Sedefçi,"Profesyonel Turizm Yöneticileri Birliği'nin Edirne toplantısı için bize gelip katkı istediler. Hepsine "Evet" dedik. Davet yazısında belediye başkanlığının adı yok. Edirne ve turizm için katkı yapmaya çalışıyorum. Belediye dikkate alınmamış, toplantıya katılmayacağım. Bando, folklor haricinde bir şey yapmıyoruz. Sonuçta üzüldüm" dedi.
"Ceza davasından da beraat edeceğim"
Edirne eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı ile süren ceza davasına ilişkin de Sedefçi, adalete güvendiğini yineledi ve şöyle devam etti:
"Hanefi Avcı denen, emniyet müdürlüğü yapan bir arkadaşla davalarımız vardı. Ceza davası sürüyor, tazminat davası bitti. Bu basit bir olay değil ama ulusal basında yer almadı. Avcı suç yaratarak yarattığı suçla kendini bir yere getiren insandır. Ceza davasından da aslan gibi beraat edeceğim, kimse umutlanmasın" dedi.
"Kim öle kim kala"
Daha önce belediye başkanlığına aday olduğunu açıklayan Sedefçi bu konuyla ilgili de konuştu. "Daha önce adayım demiştim, ama daha 14 ay var. Kim öle kim kala. Öncelikle sağlık önemli. Zamanı gelince düşünüp konuşacağız. Benim ölümün üzerine basarak kimse buraya gelemez. Hanefi Avcı onu yapmaya çalıştı. Avcı, beni öldürüp üstüme basarak yükselmek istedi. Gördük, Avcı nerede ben neredeyim? Partililerim de benim ölümümü bekleyerek bir yere gelmek istiyorlarsa akıllı olsunlar. Allah'ın adaleti çok büyük" dedi.