Sinema keyfine devam

Cine Plaza bu hafta yine Kirklarelili sinemaseverlere keyifli bir seyri garanti ediyor. Vizyondaki filmlerin arasinda bu hafta korku ve gerilim türlerinin yogunlugu dikkat çekiyor. Havalarin sogumasi ile birlikte ilimizde vakit geçirmenin en iyi alternatiflerinden birisi olan Cine Plaza, filmi sinema salonunda izlemenin ayricaligini da izleyicilere sonuna kadar yasatiyor. Åzimdi filmlere ve konularina bir göz atalim.

(*) Ayla, kocasi Serkan ile mutlu bir çifttir. Ayla 11 yasinda öteki alemden gelen bir varligin musallat olmasi ile kabus dolu bir 3 gün yasamistir. O günlerden bu günlere en önemli koruyucusu olan muskasini önceki gün kaybettigi için kendini korumasiz ve çaresiz hissetmektedir. Serkan yeni bir muska yazmasi ve Ayla'yi rahatlatmasi için bu konularda ismi bilinen Izzet Hoca'yi o aksam eve davet eder. Aksam yakin arkadaslari Meltem ve Cem de geleceklerdir. Ayla'nin yeniden baslayan kabuslari ile herkesin ayni gece Ayla ve Serkan'in evinde yasayacagi kabus dolu dakikalar öteki alemden gelen varligin gücünü ve zalimligini herkese gösterecektir.

(*) Sadie (LUCY LIU) bir arastirmaci gazetecidir ve arastirmalari sirasinda Los Angeles’in genç ve modern insanlarini içine çeken gizli bir tarikata denk gelir. Ortadan kaybolan bu gençlerin öldügü anlasilinca, Sadie bunun nedenini anlamak ister. Arastirmasinin ortasinda bu hunharca cinayetlerin ardindaki kisinin eline düser. Artik hiçbir sey eskisi gibi olmayacaktir. Sadie karanlik bir yerde uyanip aydinliga çikmaya çalisinca, artik yasamadigini ama ölü de olmadigini fark eder.

(*) Ailesi yillar önce Bosna'dan Istanbul'a göç etmis olan SEMAHAT (Semahat Gorusanin), ilerlemis yasina ragmen ata topraklarina seyahate karar verir. Yönetmen olan FATIH (Mesut Akusta), kadini ilginç bulur ve yolculugunu filme almak ister:  Fatih'in arkadasi UFUK (Kemal Okur),  hayatindaki karisikliklardan uzaklasmak isin bu yolculugu firsat olarak görür ve yardim etmek için onlara katilir. Yolda Semahat aile hikayesini anlatirken Fatih bunlari kaydeder. Sarajevo'ya varinca Semahat'in ailesini bulmak için yaptiklari arastirma yasanan son savasin tüyler ürpertici gerçekleriyle yüzlesmelerini saglayacaktir.Sonunda Semahat'in  82 yasindaki kuzeni MUHAMMED'i (Muhammed Gorusanin) bulurlar. Almanya'da dogup büyümüs olan SELIM (Atilla Öner), bir yildir Istanbul'da LIDYA (Deniz Çakir) ile yasamaktadir. Selim'in ailesini ziyaret için birlikte Almanya'ya yola çikarlar. Yolda, bir cinayete tanik olurlar, arabalari ellerinden alinir. Bir köye siginirlar. Selim arabalarini bulmaya çalisirken etnik bir çatismanin ortasinda kalir. Hayatta kalma mücadelesi veren insanlar için geçmisin ve gelecek umudunun bir anlami yoktur. Insanlari ayiran bir yer vardir. Tam oradadirlar.

(*) Güven, bir muhasebe sirketinde sef olarak çalisan kendi halinde bir insandir. Mutlu bir evliligi, her seyden çok sevdigi bir kizi vardir.Siradan bir is gününün ardindan evine gider. Ama evde kimse yoktur.

(*) Royce adli bir parali askerin öncülügünde kurulan özel bir tim, savas sanatlari konusunda uzmanlasmistir. Aralarinda yakuzalarin, dövüs ustalarinin, parali askerlerin yer aldigi bu  birlik, en az kendileri kadar acimasiz uzaylilarla çarpismak zorundadir. Yokedici uzaylara karsi bu mücadelede, bir süre sonra kendilerinin yem oldugunu anlayacaklardir.

(*) Jeff Kinney, bir web sitesi için küçük bir çocugun günlüklerini çizdiginde tüm dünyadan milyonlarca okuyucu kazanacaginin farkinda degildi. Diary of a Wimpy Kid yogun ilgi görünce kitap da kaçinilmaz oldu. Åzimdi ise bu matrak günlükler sinema filmi oluyor. Pek sevimli kahranimiz Greg Heffly, orta okul siralarinda çektigi sikintilari bize günlügü araciligi ile bazen de çizimleri ile anlatiyor olacak.