TRAKYA’DA ÖYKÜSÜ BİTMEYEN SAVAŞ BALKAN HARBİ VE BOZGUN -26-

İleri harekât eski hududa kadardır. İleri geçilmeyecektir.
Çorlu, Keşan, Gelibolu, Saray, Vize üzerinden Kırklareli ve Edirne'ye yönelik Osmanlı Ordusu Harekât'ı hızla gelişti. Fahrettin Altay Komutasındaki Aşiret ve Suvarı Tugayı Yıldızdağları (Istırancalar)güney yamaçlarında kalan kasaba ve köyler üzerinden Kırklareli'ne hareket etti. Türk birlikleri Vize'ye sabaha karşı vardılar. Fahrettin Altay Paşa'nın naklettiğine göre, birlikler Vize'de herhangi bir karşı koyma durumu ile karşılaşmamışlardır. Oysa Vize'de o sıra bir tabur Bulgar askeri bulunuyordu. Fahrettin Paşa, derhal Bulgarları silahsız duruma getirdi ve ileri yürüyüşe devam etti. Balkan Savaşında 3. Kolordu Komutanı Mahmut Muhtar Paşa'ya çok zor durumlara düşüren, bozguna sebebiyet veren Vize, Bulgarlardan çok kolay alınmış oldu. İleri harekâtlarına devam eden Türk birlikleri Pazarlı, poyralı köyleri üzerinden Pınarhisar'a geldi. Pınarhisar, daha önce Bulgarlar tarafından boşaltılmıştı. Birliklerimiz Kaynarca (Yene), Üsküpdere, Kızılcıkdere Köylerine uğrayarak Kırklareli'nin Büyükdere(Şeytandere) nin doğu sırtında durdu. Şehre nasıl girileceği planlanırken şehirden birisi Bulgarların şehri terk ettiklerini haber verdi. Bulgarlar Kırklareli'nden kaçarken Taş ve Seyfioğlu Tabyalarındaki cephanelikleri havaya uçurmuşlardı. Şehrin Batısı ile Kuzeybatısında yangınlar vardı.
Balkan Harbinde Osmanlı Ordusunun feci şekilde bozguna uğradığı "Kırklareli halkı Türk askerini alkışlarla, evlerden atılan çiçek yağmuru ve yol kenarlarına kurulan ayran kazanlarından ayran ikram etmek suretiyle karşıladı. Sonraki gün Fahrettin Paşa komutasındaki Suvarı birlikleri Kofçaz üzerinden Devletliağaç'ın Kuzey Batısında ve Bulgar toprakları içinde bulunan Gaipler'e kadar uzandılar.
Çorlu ve Gelibolu, Keşan'dan hareket eden Osmanlı Kolorduları 21 Temmuz 1913 yılında Edirne'ye girdiler. Bolayır'dan gelen ve Edirne'ye ilk giren Mustafa Kemal Komutasındaki Süvari birlikleri olmuştur. Edirne'ye giren genç komutanlar arasında Enver Paşa'da bulunmaktaydı.
Edirne'nin alınması Osmanlı Devleti sınırları içinde ve özellikle Türkler arasında kıvançla karşılandı. Türk soyundan olanlarda manevi bir diriliş görüldü. Türkler zan vehmettiler ki artık Trakya'ya düşman ayağı basmaz. Türkün gönlü böyle istedi. Fakat bozuk düzen yöneticileri Türk'ü rahat bırakmadılar, I. Dünya Savaşına girdiler.
BALKAN SAVAŞINDA YİTİRDİKLERİMİZ
1912 Yılının Ekim ayında Balkan Savaşı başladğnda Osmanlı İmparatorluğunun üç kıtadaki topraklarının yüzölçümü 7.213.239 Km. idi. İmparatorluk sınırları içinde 55 milyon insan yaşıyordu. Bu nücüsün 17 milyonu Türk soyundan olmayan insanlardan meydana geliyordu. Osmanlı Devleti Balkan Savaşı gibi iddialı bir böyle ulusal birlik ve beraberlikten yoksun girmişti. Ne ırk, ne din, ne dil, ne kültür ve nede ekonomik birlik vardı. Balkan Savaşı Batı Cephesinde 8Ekim 1912 de Karadağ 'ın saldırıya geçmesiyle başlamıştı. Bunu 17 EKİM 1912 de Bulgarların saldırısı izlemişti. Savaş çıktıktan, Osmanlı Orduları bozgun ve yenilgiye uğradıktan sonra, "2.200 yıllık Türk Tarihinin en sayılı felaketlerinden biri olan Balkan Savaşı'ndan Türkler Anadolu'dan sonra ikinci Anayurt haline gelmiş olan Rumeli'ni bıraktılar. Bu Rumeli, 550 yıldır. Türk Yurdu idi. Birçok bölgede Türkler, ezici ekseriyet halindeydiler. Türkiye, hemen hemen bir Avrupa Devleti olmak durumundan çıktı"
"93 Harbi'nde (1877-1878) görülen göç ve göçmen felaketinin Daha şiddetlisi, Balkan Harbi'nde cereyan etti.
(Devamı yarın)