TÜRKLERİN VE DÜNYANIN ÖĞRETMENİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Dün Türkiye'de ÖĞRETMENLER GÜNÜ idi. Mustafa Kemal'in "BAŞÖĞRETMEN" olduğu gündü. Yaptığı YAZI DEVRİMİ dolayısıyla ulusu ona Başöğretmenliği vermişti. Seneler sonra Mustafa Kemal Atatürk uluslar arası bir kuruluş tarafından "DÜNYA ÖĞRETMENİ" olarak ilan edilmişti. Bu uluslar arası Kuruluşun yaptığı toplantıda Türkiye'yi Kültür Bakanı Prof. Ahmet Taner Kışlalı ve Prof. Suna Kili temsil ediyordu. Oturumun konusu "BATILI BAKIŞ AÇISINDAN ATATÜRK ve DEVRİM"di. Konuşmacılardan Kaliforniya Üniversitesinden Prof. Leslie Lipson da vardı. Toplantı uluslar arası bir konferanstı.
Prof. Leslie Lipson konferansta bir konuşma yaparak Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşından sonra ülkenin sosyal sorunlarını ele aldığını, bunu için bir seri devrim yaptığını belirterek, şunları söyledi:
"Devrimleri kendi içlerinde farklılıkları vardır. Türk Devrimi, yeni bir güç geliştirmiştir. Kişiler muhafazakârdırlar ve değişmek istemezler. Devrim yapmak, hükümet kurmak gibi değildir, çok zordur. Ancak cesur liderler bunu başarabilirler. Değişimlerin arkasında entelektüel ve etik felsefe vardır. Bütün devrimlerde güç ve yetki değişimi vardır. Mustafa Kemal de bu yetkiyi Padişahtan halka aktardı. O büyük insan, sadece ülkenin değil, DÜNYANIN ÖĞRETMENİ "oldu" demiştir.
Gelmiş geçmiş bütün zamanlarda DÜNYA ÖĞRETMENİ "olan bir kişi var mıdır bilmiyorum. Yazı tahtasın başına geçecek, eline tebeşiri alacak, okuma yazmadan mahrum bırakılmış yurttaşlarına yazıyı öğretecek. Dünyada yok böyle bir lider.
Öğretmenler Günü'nde Dünya Öğretmeni Mustafa Kemal'i nasıl anlattılar? Yoksa anlatmadan mı günü geçiştirdiler bilmiyorum. Harf Devrimi günlerinde Başbakan İnönü, Ankara'dan Anadolu'nun içlerine "ÖĞRETMEN OLARAK GİDİYORUM" derken Cumhurbaşkanı ATATÜRK, yazı tahtasının başında yurttaşlarına Yeni Yazı'yı öğretiyordu. Ülkenin bütün insanları öğrenci olmuştu. MİLLET MEKTEPLERİ'NE koşuyorlardı. Dünyada bir Önderin arkasından bu denli koşan bir ulus yoktur. Bu durum bize mahsustur. "ÖĞRETMENLER GÜNÜ" münasebetiyle ülkenin eğitim durumunun gözden geçirilmesi, bir DURUM MUHAKEMESİ yapılması gerektiğini düşündüm. Günlerin önce böyle değerlendirilmesi gerektir. Ancak biz bunları tartışmıyoruz. Tartışmaktan kaçınıyoruz. "ÖĞRETMNLER GÜNÜ" için verilmiştir. Gün öğretmeni sevmek, Başöğretmen Mustafa Kemal'i anlamak içindir. Bir KURTARICI'nın, DEVRİMCİ'nin, DEVLET KURUCUSU'nun öğretmen olması ne anlama gelmektedir? Sorunun açıklaması, yorumlanması gerekir. Mustafa Kemal meslektaşları öğretmenlerden bir çelenk bekler ama Mustafa Kemal O'na ait bir günde okuma yazma öğrenmişlerin durumu hakkında bilgi ister. Okumayı ilerletmişler mi yoksa unutmuşlar mı? Ceplerinde, evlerinde kendilerine ait bir kitap, bir kağıt ve kalem var mı yok mu? Bunu bilmek ister. Bunları söyleyebildik mi Öğretmenler Günü'nde? Sanmıyorum. Çünkü böyle bir geleneğimiz yoktur.
Mustafa Kemal'in Türkiye ve Dünya Öğretmenliği Kutlu Olsun.

Yorum Yazın

Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol