Geçen gün caddede beni taniyan bir vatandasla karsilastim. Birkaç sözden sonra vatandas, “Hocam be sana bir sey sormak istiyorum. Türkiye’de halkin en çok güvendigi Silahli Kuvvetler degil mi? Ben öyle biliyorum. Sen ne dersin” dedi.
“Dogru biliyorsun” dedim. Ben de öyle biliyorum. Evet. Türk halki Cumhuriyet kurum ve kuruluslari içerisinde en fazle Silahli Kuvvetlere güvenmektedir. Son yapilan anket arastirmalarinda bir kere daha görülmüs ve anlasilmistir ki halkin yüzde 80’i Silahli Kuvvetlere güvenmektedir. Diger kurum ve kuruluslar, ki bunun içinde Millet Meclisi de vardir, halkin orduya güvenin çok altinda bir yere sahip olduklari anlasilmistir. Ama bu öteden beri böyledir. Ordu Türk Halkinin onur, gurur ve güven kaynagidir.
Daha geçenlerde Cumhuriyetin “Bilim ve Teknoloji” ekinde Prof. Dr. Celal Sengör’ün yazisinda Silahli Kuvvetlerimizin Dünya ordulari arasinda seçkin yeri hakkinda gurur verici bilgiler vardi. Bu vesileyle Prof. Dr. Celal Sengör’ün de siradan bir bilim adami olmadigini söylemek lazimdir. Celal Sengör, dünya çapinda Yerbilimleri (Jeoloji) Bilginidir. Amerikan Bilimler Akademisine seçilmis tek Türk Ilim adamidir. O yazisinda dünya ordular klasmaninda Silahli Kuvvetlerimizin yeriyle ilgili uluslararasi bilgileri aktariyordu. Bu bilgilere göre:
“Türk Silahli Kuvvetleri dünya ordulari içinde savas gelenekleri, tecrübesi egitim ve dayanikliligi yönünden 10 üzerinden 9 alan iki ülkeden biridir. Diger ülke Ingilteredir. Bu alanda 10 alan ülke yoktur. Türkiye’ye yaklasan ülkeler Almanya (8), Israil (8), Finlandiya (8), Amerika 7 puan almistir.
Türk Silahli Kuvvetleri Rusya’nin da içinde bulundugu Avrupa Bölgesi’nde üç büyük güçten biridir.
Türk Silahli Kuvvetleri çarpisma gücü yönünden dünya ordulari içinde 972 puan ile üçüncüdür. Ancak bu alanda 972 puanin üstünde puan yoktur.
Türk Silahli Kuvvetleri subay ve astsubaylarin niteliklerinin ölçüldügü LIDERLIK alaninda dünyada Ingiltere’den sonra ikinci gelmektedir.”
Türk Silahli Kuvvetleri dünya tarihinde DEVLET KURAN ender ordularin basinda gelir. Mesela Osmanli Devletini GAZILER kurmustur. Osman Gazi’yi, Orhan Gazi’yi, hatirlatmak yeterlidir saniyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devletini de ATATÜRK ve arkadaslari yani askerler kurmuslardir. Bin yillik tarihimizde sivillerin devlet kurduklari yoktur. Böylesine üstünlükleri olan bu ordu yani bugünkü Türk Silahli Kuvvetleri milli mücadele döneminde Inönü Muharebelerinden sonra kurulmus, iç ve dis düsmanlari yenmis, 30 Agustos zaferini kazanmis, bugünkü Türkiye’nin sinirlarini uluslar topluluguna kabul ettirmis ve Cumhuriyetin ilaninda çok partili hayata geçtigimiz 1950’ye kadar ülkeyi 27 yil askerler yönetmislerdir. yani Atatürk, Ismet Inönü’yü ve Marasal Fevzi Çakmak milli mücadele komutanlari basinda gelirler. Yasalar ve Anayasa Cumhuriyeti ve vatani Kollama, koruma görevini Silahli Kuvvetlere vermistir. Bu yönüyle Silahli Kuvvetler sivil yöneticilerin Laik Cumhuriyeti ve ülke bütünlügünü tehlikeye sokacak karar ve tasarruflarinda uyarici olmustur. Ancak 1950’den sonra Demokrat Parti iktidari zamaninda siyasilerden Silahli Kuvvetlere elestiriler ve hakaretler gelmeye baslamistir. Adnan Menderes, bir konusmasinda “Ben bu orduyu astsubaylarla, tegmenlerle de idare ederim” diyrek komutanlari rencide etmis, küçük düsürmüstür. 1960’tan sonra da Çankaya’ya bir sivil Cumhurbaskani oturtmak için mücadele baslamistir. Bugün ise askerleri tamamen susturmaya yönelik organize bir kampanya süreci baslatilmistir. Bu sürecin Silahli Kuvvetleri yipratmadan sonuçlandirilmasinda sayisiz yarar vardir.
Bu Habere Henüz Yorum Yapılmadı. İlk Sen Ol